Bundan yıllar önce gittiğim Jakarta’yla tekrar buluşmak kısmetmiş :) Bu kez Endonezya Turizm Ofisi ve Türk Hava Yolları’nın ortaklaşa düzenlediği bir influencer gezisine davetli olarak Jakarta’yı gezeceğiz. Bu kez Jakarta’ya THY ile ‘Business Class’ uçtuk. Uzun uçuşlarda Business Class’ın çok büyük avantajı var. Kesin ve net uçuşumuz tam 10 saat 33 dakika sürdü ama nasıl geçtiğini anlamadım bile. Film, yemek, uyku derken kendimizi Jakarta’da bulduk.
Endonezya’nın en büyük kenti ve başkenti olan Jakarta, Endonezya’nın en büyük adalarından bir olan Java Adası’nda bulunuyor. Nüfus yoğunluğu yüksek olduğundan trafik kentin en büyük sorunlarından biri. Ama trafikte takılmak istemeyene de çözüm var. Motosikletli polis eskort kiraladığınızda önden gidip size yol açıyor :) Biz önce Endonezya Turizm Ofisi davetlisi olduğumuz için bize özel sağlanan bir hizmet zannettik ama meğerse normal bir turist olarak gittiğinizde de kendiniz kiralayabiliyormuşsunuz :)
Evet efendim, eskortlar eşliğinde trafiği atlatarak vardık otele. Saat farkından dolayı uçağa gece yarısı binmemize rağmen akşam saatlerinde indik. Bu sefer otelimiz Pullman’dı. Bu otel grubunda daha önce de Azerbaycan’da kalmıştık ve kesinlikle öneririm. Odaları oldukça geniş ve çok konforlu. Ayrıca Jakarta’daki Pullman Otel son derece merkezi bir konumda. Otelin tam karşısında Jakarta’nın en büyük alışveriş merkezlerinden biri olan Plaza Indonesia var. Bu oteli tercih etmek isterseniz şu linkten ulaşabilirsiniz: Pullman Jakarta Indonesia
İlk akşam vardığımız gibi hem THY yetkilileri hem de Endonezya Turizm yetkilileriyle buluşarak otelde yemeğe geçtik. İşte özlediğim lezzet: Nasi goreng.
Yemek yerken influencer grubumuzun tüm üyeleriyle tanıştık. Rusya’dan, İspanya’dan, Fransa’dan, Ukrayna’dan, Almanya’dan, Avusturya’dan, İtalya’dan, Sırbistan’dan ve Fransa’dan katılımcıların olduğu çok renkli bir grubuz. İlk akşam tanışma faslı sonrası jetlag nedeniyle erken bir uyku. Asıl gezi şimdi başlıyor.
Jakarta Ulusal Müzesi (Fil Müzesi)
Jakarta’daki ilk durağımız Jakarta Ulusal Müzesi. Müzenin girişindeki 2012 senesinde Balili sanatçı Nyoman Nuarta tarafından yapılan helezonik bronz heykel oldukça dikkat çekici. Heykelin ismi: “Oraya Varacağıma İnanıyorum”. Üzerindeki insan figürlerinin postürlerine bakınca sanatçının ne anlatmak istediği sanıyorum anlaşılıyordur :)
Jakarta Ulusal Müzesi aynı zamanda Fil Müzesi olarak da biliniyor. Bunun nedeniyse zamanında Tayland Kralı tarafından hediye edilen filin müzenin girişinde bulunması.
Ulusal Müze seyahate başlamak için çok ideal bir nokta. Biz gezinin bu noktasından sonra Endonezya’nın farklı bölgelerine gideceğimiz için önden tüm Endonezya hakkında bilgi edinme fırsatı bulduk. Eğer siz de Jakarta ziyaretinizden sonra Endonezya’yı gezecekseniz, önceden müzeyi gezmek iyi bir gezi hazırlığı oluyor.
Endonezya toplam 17.200 adadan oluşuyor. Bunlar arasında en büyük olanlar: Java, Sumatra, Sulawesi, Kalimantan ve Papua. Yüz ölçümü olarak oldukça geniş bir alana yayıldığı ve zaman içinde pek çok farklı kültüre de ev sahipliği yaptığı için bu kültürel çeşitliliği çok net görebileceğiniz bir ülke Endonezya.
Çok sayıda etnik grubun yaşadığı ülkede 300 farklı dil konuşuluyor. Mesela Kalimantan yani Borneo Adası’nda bazı kabilelerde uzun ve geniş kulak memesi pek makbul. Hal böyle olunca da kabilenin bütün kadınları kulak memelerini büyütmek için büyük halkalar takıyorlar kulaklarına.
Dahası da var, mesela Borneo Adası’ndaki Dayag kabilesinin de çok ilginç bir geleneği var. Bundan belki 50-60 sene önceye kadar buradaki savaşçılar düşmanını yenip kafasını kestikten sonra hatıra olarak saklıyormuş.
Müzenin en üst katındaysa hazineler var. Fotoğraf çekmenin yasak olduğu bu bölümde pek çok obje ya som altından yapılmış ya da altın kaplamalı.
Müze gerçekten etkileyici eserlerle dolu. Oldukça iyi zaman geçirdik diyebilirim. Bir de bizimle aynı anda müzeyi gezen miniklere de denk gelip neşeli fotoğraflar çektirince :) kesinlikle harcadığımıza değer bir zaman oldu.
Eski Kent Meydanı
Bir sonraki durağımız Jakarta Eski Kent Meydanı. Bu meydan o kadar renkliydi ki... Küçük büyük demeden herkes meydanda kiraladığı mavi, beyaz, pembe bisikletlerle bisiklete uyumlu şapkalarla tur atıyordu. Biz de eksik kalmadık tabii.
Jakarta Eski Kent bölgesinin en popüler ve tarihi kafesi Bavaria Cafe yemek yemek için en güzel noktalardan biri. Hem dekoru hem de lezzetleri müthiş. Ama kafede yemeği tercih etmezseniz bu çevredeki sokak lezzetlerinin de tadına bakabilirsiniz.
Jakarta sokak lezzetleri açısından bir hayli zengin. Çünkü evde yemek yeme alışkanlığı çok fazla yok, insanlar dışarıda yemeyi tercih ediyor. Bu nedenle de sokakta yiyebileceğiniz lezzetli seçenekler oldukça fazla. Klepon diye bir tatlıları var ki ben müptelası oldum. Dışı yumuşacık jöle gibi bir şey. İçindeyse tatlı, jölemsi bir sıvı var. Denenmeli! :)
Merdeka Meydanı
Merdeka Meydanı ise tam orta yerindeki 132 metrelik MONAS Anıtı'yla dikkat çekiyor. 1961’de yapımına başlanıp 1975’te tamamlanan anıt, Endonezya’nın kurtuluşunu ve bağımsızlığını simgeliyor. Anıtın giriş katı Endonezya tarihini anlatan bir müze olarak hizmet veriyor. Anıtın tam tepesinde yer alan alev formundaki bronz heykel ise tam 14,5 ton. İsterseniz üst katına da çıkıp kenti fotoğraflayabiliyorsunuz. Ancak girişinde kuyruk olduğunu unutmayın.
İstiklal Cami
Bizim bu kez fırsatımız olmadı ancak benim daha önceki Jakarta seyahatimde ziyaret ettiğim bir yer de Masjid Istiqlal yani İstiklal Cami. Endonezyalı Hristiyan bir mimar tarafından yapılan ve yapımı 17 sene süren bu camii 1978’de hizmete girmiş. Aynı anda 120 bin kişinin ibadet edebileceği cami, fırsatınız olursa görülebilecek noktalardan.
Jakarta'da Alışveriş
Jakarta’dan alınabilecekler arasındaysa batik kumaşlardan yapılmış geleneksel kıyafetler var. Bu kıyafetleri alabileceğiniz merkezlerden biri Thamrin City Alışveriş Merkezi. Farklı bir şey arıyorsanız ahşaptan yapılmış maske ve kuklalara göz atabilirsiniz. Alışveriş yapılabilecek yerlerden biri de açık bir alışveriş merkezi formundaki Pasar Baru. Ama modern AVM’ler bu klasik alışveriş noktalarının eski popülaritesini sekteye uğratmış.
Jakarta bu gezide bizim Endonezya’ya giriş kapımızdı. Hem gezdik hem de bir sonraki durağımız Papua Bölgesi için dinlendik. Şimdi sırada Papua var :)