Güney Kore İle İlgili Temel Bilgiler

Dünyanın öbür ucundaki Asya ülkesi Güney Kore; tarihte yollarımızın kesiştiği Kore Savaşı (Busan'da bulunan şehitlik), 2002 Dünya Kupası'nda maç sonunda kardeş ülkelerin centilmenliği ve kültürel benzerlikler ile benim için her zaman özel bir yere sahip... Tabii Korece öğrenmem ve yemeklerine olan düşkünlüğüm ayrı bir önem taşıyor : ) İlk yazım olduğu için en azından Güney Kore ile ilgili bilinmesi gereken temel bilgiler ile samimi bir başlangıç olsun istedim...

2011 senesinde ilk kez Güney Kore'ye gitme kararı aldım ve tam 20 günlük bir tatil planladım. Yaşadığım aksiliklerden dolayı istediğim heryere gidemesem de Seul, Busan ve Gyeongju'da zaman geçirme şansım oldu. 2013'te ikinci seyahatim daha kısa ve biraz daha yakınlarımla görüşebilmek amaçlıydı. Yine de Seul ve çevresinde gezebilme şansım oldu. Fotoğrafçı olduğum için çektiğim görsellerden de yazılarıma ekleyeceğim. Bunun dışında yemek, içki kültürü ve alışveriş konusunda da tavsiyelerde bulunacağım. Kore'nin dünya tarafından son zamanlarda iyice tanınmasının sebepleri K-pop denen Kore Müziği akımı ve Kore Dramaları'dır ve tabii ki bütün dünyanın bildiği Gangnam Style PSY : )

Gyeongbokgung Sarayı içerisinde yer alan PavilyonFotoğraf: Ece Yıldırım 2011

Güney Kore'ye Asiana Airlines, Korean Air ve aktarmalı uçuşlerla gidebilirsiniz. Direkt uçuşlarda 10 saatte Incheon Havaalanı'na ulaşmak mümkün. Aktarmalı uçuşlarla gittiğinizde 19 saat gibi sürelerde varıyorsunuz ve bu biraz yorucu bir yöntem. Uçakta koridor tarafına check-in yapmanızı öneririm Koreliler uyudu mu sizin çıkıp dolaşmak, tuvalete gitmek şansınız olmaz. Bir de tuvalet sırası oluyor, her an diş fırçalama ve bakım yapma gibi alışkanlıkları olduğundan. Uçakta 2 çeşit yemek veriliyor; bir Kore menüsü, bir Avrupa menüsü. Hiç Kore yemeği yemediyseniz denemeyin beğenmeyip aç kalabilirsiniz (yosun çorbası ve bibimbap oluyor genelde). İçecek sürekli isteyebilirsiniz (alkol dahil).

İndikten sonra giriş yaparken göz, el izi taraması ve birtakım sorular heryerde olduğu gibi... Paranızı havaalanında bir miktar çevirmenizi tavsiye ederim, ATM'leri biraz karışık olduğu için zorlanabilirsiniz. Ama gördüğünüz herhangi bir bankadan da zorluk çekmeden paranızı KRW yani Kore WON'una çevirebilrisiniz. 1 KRW, 1 Dolar ile eş değerde gibi diyebilriz. Havalanı In-cheon bölgesinde olduğundan Seul'e geçmek için ya metro hattını ya da havaalanı otobüslerini kullanabilrisiniz. Ben otobüsü tavsiye ederim metro hattında bazı çıkışlarda yürüyen merdiven olmadığından ağır bir bavul ile gerçekten sıkıntılı olabiliyor (tecrübe ile sabit). Havaalanı otobüslerini de bölgelere göre ayırdıkları için numarasına dikkat edin, isim benzerliğinden yanlış bir yere gitmeyin. Ücreti 10.000 KRW'du değişmediyse. Bunun dışında gezerken metro sistemini tabii ki kullanın, yerin altında ikinci bir şehir var diyebiliriz. Bunun içinde otomatlardan ya da her köşe başında görebileceğiniz 7/24 Smart marketlerden Seoul Metro kart (bizim akbilin muadili) alıp istediğiniz miktarda doldurabilirsiniz. İnternet konusunda Kore bir cennet diyebiliriz. Havaalanında indiğiniz anda Wi-Fi otomatikman bağlanır ve sevdiklerinize anında haber verirsiniz. Bunun dışında wi-fi zone'lar ve kahve dükkanlarında'da free wi-fi bulmanız mümkün. Yine de başka zamanlarda ihtiyacınız varsa OLLEH denen telefon firması 1 günlük veya 7 günlük wi-fi kartlar hazırlamış çok makul fiyata bu kartı alıp OLLEH olan her yerde internete bağlanabilirsiniz (Kore'de 4G internet kullanıldığını düşünürsek). Wi-fi egg veya telefon da kiralayabilirsiniz ama bu gereksiz masraf olur bence kaldığınız her yerde internet olacağı için.

Yeme-içme konusunda Uzakdoğu dediğinizde insanların suratı buruşup ayy böcek falan yeme gibi tepkiler vermesine hala tebessüm ile karşılık veriyorum : ) Evet Kore'de yenen böcek, köpek eti vb. hikayeleri ben de biliyorum ama bu çok tercih edilmiyor (en azından bir Çin veya Tayland gibi değil). Güney Kore'de tavuk eti BBQ, dana eti, gomuz eti, deniz ürünleri (denizden ne çıksa yeniyor denebilir) tüketilmekte ve genellikle bizdeki ocakbaşı kültürü şeklindeki restoranlarda masanın ortasında pişiyor. Hem yemek pişiyor hem sohbet muhabbet eşliğinde keyifli ve gerçekten lezzetli yemekler yiyebiliyorsunuz. Yemek yemeye gittiğiniz restoranlarda su ücretsiz ve bir sürü meze ana yemek gelene kadar kimi zaman karnınızı doyurmaya yetiyor : ) Pastanelerde çeşit çeşit rengarenk pastalar görüyorsunuz ama tuzlu yiyecekler genelde değişik bir tatta, bizim alışmadığımız gibi. Mesela ben sarımsaklı ekmek aldım diye sevinirken şekerli sarımsak tadı saniyede beni mutsuz etmişti. Aama kruvasanlar çok lezzetliydi. Dondurmaları çok çeşitli, özellikle yaz dönemlerinde Bingsu denen altı buz parçaları üzerinde dondurma ve kırmızı fasulye (ya da başka malzemeler) ile süslenen dondurma çok tüketiliyor. Alkol Kore'de gerçekten çok tüketiliyor genelde iş çıkışlarında sosyalleşmek için ya da ofis olarak çıkıp eğlenmek için... Geleneksel içkileri Soju ve Makgeolli (Pirinç Rakısı), kendi bira ve şarapları da var. Akşamları restoranlarda içki tüketen çok kişi görebilirsiniz, daha geç saatlerde sokaklarda uyuyakalmış olanlar ya da kız arkadaşlarını sırtında taşıyanlar ile de karşılaşabilirsiniz.

Kore'nin meşhur aktivitelerinden biri de Karaoke'ler.. Eğlencenin olduğu her bölgede bir sürü karaoke ile karşılaşabilirsiniz tabii bu da parasına göre lüks ve ortalama mekan olarak ayrılıyor. Bir kez olsun deneyimlemenizi tavsiye ederim.Yiyecek ve içeceğinizi alıp sadece odayı kiralayıp eğlenmeniz de mümkün. Eğlence parkları da görmeye değer Everland ve Lotte World'den birini mutlaka görmeli. Kedi ve köpekleri seviyorsanız da böyle kafeler mevcut. İçeri girerken gerekli talimatlara uyuyorsunuz ve bir sürü ked'nin ya da köpeğin olduğu bir kafede onları severek oynayarak zaman geçirebiliyorsunuz (giriş ücreti+içecek parası ile). En son olarak yakın zamanda Türkiye Vialand'de açılmış olan Trick Eye Müzesi'nin çok farklı çeşitlerde olanlarını Kore'de ziyaret edebilirsiniz.

Kalacak yer konusunda lüks bir yer değil de güvenli, sıcak suyu ve temiz çarşafı olsun sadece uyuyacağım diye düşünüyorsanız Kore'nin guest house'ları hem fiyat olarak hem de bu isteklerinizi direkt karşılayabilecek şekilde. Tek kişilik, 2 kişilik ve 4 kişilik odaların yanı sıra daha fazla kişinin kalabileceği ranza sistemli odalar da oluyor ki bu odalar hepsinden daha ucuza denk geliyor. Genelde sabah kahvaltısı da bu paraya dahil oluyor ama bizim gibi bir kahvaltı sofrası beklentiniz olmasın :) Oteller de mevcut ama gerçekten pahalı olduğunu düşünüyorum. 

Kore'de gezerken turist info noktalarından bulunduğunuz şehir ile ilgili çeşitli broşürleri ücretsiz şekilde temin edebilirsiniz (neredeyse her dilde var). Bu kitapçıklar bence gezerken çok faydalı, gideceğiniz yer ile ilgili detaylı bilgi, nasıl gideceğiniz, hangi hat hangi çıkışı kullanmanız gerektiğini yazıyor (Kore Turizm Organizasyon'nun Türkiye temsilciliğinden Türkçe ve İnglizce tanıtım kitapçıklarını temin edebilirsiniz. http://www.ktoturkey.com/ Sadece kargo ücretini siz veriyorsunuz). Kitapçıklar dışında tabii ki Seul Metro haritasını da yanınızda bulundurmanızı tavsiye ederim : ) 10 hat olan bir metroda kafanız ister istemez karışabiliyor. Şehirlerarası yolculuklarda KTX hızlı tren ile Seul'den Busan'a 2 saatte gitmeniz mümkün ama normal otobüs hattından daha pahalıya geliyor. Otobüs hattı ile giderseniz 5 saat gibi bir süre daha makul bir fiyat... Geze geze gidecek birisi için bu yol daha keyifli olacaktır.

Bisikletli gezginler içinde keyifli olabilecek bir yer Kore, çünkü özel bisiklet yolları ile baştan başa gezebilirsiniz. Üstelik bisiklet pasaportu ile belirli noktalardan damgalar toplayıp gezinize renk katarsınız.

Dünya'nın Yeni 7 Harikası arasına giren, doğal güzellikleriyle dikkatleri üzerine çeken Jeju Adası da gözde bir nokta. Buraya da Jeju Air uçakları ile ya da güneyden gemi ile ulaşabilirsiniz (yaşanan SEWOL Gemi faciasından sonra ben bu yolu tercih edemem gibi geliyor).

En son olarak hangi mevsimde gitmeniz doğru olur?

Bahar aylarında kiraz çiçekleri açıyor ve harika bir görüntü ortaya çıkıyor. Eylül, Ekim, Kasım dönemi çok keyifli festivaller oluyor "Lantern Fest" gibi (gerçi Kore'de her mevsim festival var, bu açıdan çok aktifler). Yaz dönemi yağmur mevsiminden dolayı Ağustos'un ortalarına kadar yağışlar devam edebiliyor. Kışın da gerçekten soğuk geçtiği için gezmek biraz zorlayabilir.

Kore ile ilgili tecrübelerimde ilk aklıma gelenler bunlar, gidecek olan arkadaşlara umarım yol gösterir. Gezi yazılarım ile devam edeceğim ; )

#Makedonyadan yazılar alanında göster
Kapalı