Kiliseler Kenti: Vilnius

Vilnius Havaalanı oldukça küçük ve sakin. 20 Euro karşılığında taksi ile şehir merkezine gidebiliyorsunuz. Yemyeşil yollardan geçtikten sonra bir anda kendimizi şehrin merkezinde buluyoruz.

Kış aylarında Vilnius sokakaları oldukça boş. Bu nedenle gitmek için en doğru zaman bahar ve yaz ayları. Hem gün ışığından da maksimum yararlanabilme avantajı var.

Kiraladığımız evin sahibi Maria, bizi kapıda bekliyor. Kalacağımız evi upgrade etmiş. İki kişi 40 Euro 45 metrekarelik stüdyo kiralamıştık ama şimdi aynı ücret ile dubleks bir evde kalacağız. Maria, bir harita üzerinden bize şehri anlatıyor. Ve ilk olarak şehri tepeden görmemiz gerektiğini ve bizi oraya bırakabileceğini söylüyor. Maria gerçekten bize en direk yoldan Litvanya misafirperverliğini gösterdi.

Litvanya, 11 Mart 1990 yılında Sovyet’lerden bağımsızlığını kazanan ilk ülke. Ülkede çok fazla şarkı festivali düzenlendiğinden, bu festivaller aracılığı ile bağımsızlık fikrini diğer Baltık ülkelerine de yaymışlar.

Bağımsızlıktan sonra komünizm de çökmüş tabi. Bu rejimden piyasa ekonomisine geçmeleri hiçte kolay olamış, özellikle de işsizler ve emekliler için. Ama kendilerini kısa sürede toparlamışlar.

Litvanya 3,5 milyonluk nüfusu ile Baltık ülkelerinin en büyüğü. Başkenti olan Vilnius, 2009 Avrupa Kültür başkenti seçilmiş. Çok geniş caddeleri olan bu kentte trafik yok denecek kadar az. Vilnius caddelerinde hayat çok yavaş akıyor, çok sakin ve sessiz bir şehir.

Litvanyalılar’ın kökeni MÖ 2500 yılında bölgeye ilk yerleşen Baltık halkıdır. Litvanyalılar 13. yy’a kadar doğaya tapıyorlar. Yani aslında Paganlar. Pagan dininde ıhlamur ağacı kadını temsil ediyormuş.

13.yy’da Litvanya Grandüklüğü kurulduktan sonra Hristiyanlığı kabul ediyorlar. Litvanya kralı Polonya kraliçesi ile evlenince, 2 ülke kader birliği yapmış oluyor ve 17. yy’da Lehistan imparatorluğuna dönüşüyorlar.

18. yy’da Rusya Lehistan’ı bozguna uğratınca, Lehistan toprakları da Rusya’ya katılıyor. Litvanya, 1918’de ilk olarak bağımsızlığına kavuşuyor ama aynı Letonya ve Estonya’da olduğu gibi bu bağımsızlık çok kısa sürüyor ve önce Nazi sonra Sovyet işgalini yaşıyor. Sovyetlerin dağılmasından sonra 1990’da ilk ayrılan ülke olarak bağımsızlığını ilan ediyor.

Vilnius şehri adını ortasından geçen Vilnia nehrinden almış. Bu nehrin karşısında da 3 Haç tepesi bulunuyor. Bu tepe, şehrin umut ve umutsuzluğunu sembolize ediyormuş. Bu tepeye ilk haç 17.yy’da dikilmiş ama Stalin döneminde kaldırılmış. Bağımsızlıktan sonra tüm haçlar yeniden yerlerine konulmuş.

Vilnius Gezilecek Yerler

Gedimino Kalesi

Maria'nın verdiği tavsiyeler doğrultusunda ilk olarak Gedimino Kalesine gidiyoruz. Gedimino kalesi küçük bir parkın ortasında 48 metre yükseklikte olan bir kale. Buradan şehrin görüntüsü müthiş. Aslında Vilnius genel anlamda düz bir şehir. Bu nedenle kale tepede kaldığı için de kent manzarası fotoğraflamak için oldukça ideal.

Hristiyanlığın kabulünden sonra şehrin her yerine kiliseler yapılmaya başlanıyor. Bu nedenle Vilnius şimdilerin kiliseler kenti... Adım başı kilise görüyorsunuz; Yunan Ortodoks kilisesi, yanında Rus Ortodoks kilisesi yanında yunan Katolik kilisesi diye sıra sıra birçok kilise var. Şehrin sessizliğini kiliselerden yükselen çan sesleri bozuyor sadece.

Vilnius Katedralinin ilk yapımı taa Pagan zamanlara kadar ulaşmakta. Daha sonra Hristiyanlığın kabulü ile katedrale çevrilmiş, şu anki görüntüsüne ise 18.yy’da yapılan yenilemeler ile kavuşmuş. Sovyet döneminde ise bu katedrali galeri olarak kullanmışlar.

Vilnius Eski Şehir Merkezi

Eski şehir meydanındaki Barok tarzındaki St John’s Kilise’si, St. Anne Kilisesi, St Casimir kilisesi,St Teresa ve Holy Spirit Kilisesi gezilebilir. Çünkü bu şehir tam bir kiliseler şehri. Bunun yanında Ulusal Müze, KGB Müzesi ve Yahudi müzesi de ilginizi çekebilir.

Kiliseler arasında en fazla dikkat çekenlerden biri St. Anne Kilisesi. Vilnius'ta çok sayıda kilise olsa da giden sayısı oldukça az.

Eski şehir çevresinde el sanatları satan bir çok mağaza ve tezgah görebilirsiniz. Eğer Riga’dan Amber almadıysanız Vilnius’tan mutlaka alın. 7.yy’dan beri Litvanya’da çıkan amberin ticareti yapılıyormuş.

Vilnius'un İstiklal Caddesi

Vilnius’un yeni şehir yani modern tarafında ise ana cadde üzerindeki mağazaları, bankaları, iş merkezlerini görebilirsiniz. Bu bulvar üzerinde Üniversite, Televizyon binası ve Bağımsızlık Anıtını da görebilirsiniz. Sağda solda mağazalar, restoranlar, kafeler dolu. Aynı bizim İstiklal Caddesi'ni andırıyor. Gayet muntazam ve tarih kokan bir cadde. 

Vilnius'ta Yeme- İçme ve Gece Hayatı

Vilnius’un en hareketli bölgesi Eski Şehir bölgesi. Plius caddesi ve çevresinde çok sayıda restoran ve kafe var ama neredeyse tamamı akşam saat 23:00 gibi kapanıyor. Yemek için geleneksel Litvanya lezzetleri sunan restoranları deneyimleyebilirsiniz. Mutfakları et ağırlıklı ve yemekler biraz yağlı. ama dilerseniz her adım başı pizza restoranı da bulabilirsiniz.

İlk akşam bir bara gittik. Giriş yaklaşık 5 Euro civarında idi. Çok yüksek tavanlı güzel bir kulüp. Bu sırada içeri maçtan galibiyetle çıkmış olan Vilnius Basketbol takımı oyuncuları ve kız arkadaşları geldi. Buraya maçın sonucunu kutlamaya gelmişler. Bir anda ortalık kalabalıklaştı etrafı uzun boylu iri yapılı sporcular sardı. Biz de burada biraz eğlendikten sonra ayaklarının altında daha fazla dolaşmayalım diyerek eve döndük.

Bu arada alkollü içki fiyatları Türkiye ile kıyaslandığında çok çok ucuz.

Bana kalırsa Vilnius’ta eski şehir meydanı ve çevresindeki kiliseler gezildikten sonra şehir turunu tamamlamış oluyorsunuz.

Vilnius’un içinde çok farklı bir yapılanma var. Vilnius'un adını aldığı Vilnia nehrinin kenarında 1 Nisan 1997'de yepyeni bir cumhuriyet kurulmuş. Adı da, “Uzupis Cumhuriyeti” Uzipis, nehrin öteki tarafı demekmiş. Burası aslında bir mahalle ama 1997’de kendi anayasalarını hazırlayıp Cumhuriyetlerini ilan etmişler. Kendi cumhurbaşkanı ve ordusu bile varmış. Ütopik bir konu. Aslında Uzupis, Vilnius’lu bir sanatçının doğduğu köymüş. Burada çok fazla galeri ve kafe var. Bu şaka gibi cumhuriyete de uğrayın derim. Kilise, tarih ve mimari için en uygun konumda bulunan Sofijos apartamentai Old Town ve alışveriş, yürüyüş ve ambians için en çok tercih edilen Rmc Apartment Rent otelleri konaklamak için birer seçenek.