Viyana-Budapeşte ve Prag turu, her seyahatseverin göz bebeği olan turlardan biridir. Orta Avrupa sonuçta; her insanda ister istemez bir merak uyandırıyor. Bu anlamda merakı uyanmış kişilerden biri olarak; bende bir haftalık tatilimi bu turla değerlendirdim :)
Tura bu muhteşem üçlünün ilk ayağı olan Prag ile başladım. Prag, gerçekten bambaşka bir şehir. Henüz çarpık kentleşmeyle tanışmamış, buram buram tarih kokan ve masalımsı… Her yerinden tarihi bir güzellik fışkırıyor sanki… Aynı zamanda da ağır başlı ve naif. Başkent olmasının verdiği bir ağırlık olacak ki şehirde değişik bir durağanlık hissediyorsunuz.
Prag’ı karış karış gezebilmek için bence en az dört güne ihtiyaç var. Bu şehir öyle üç günde kesmez sizi. Doya doya bu şehre karışmak, bu şehirle bir bütün olmak istiyor insan…
Prag'la ilgili Pratik Bilgiler
Çek Cumhuriyeti, Türkiye’den bir saat önde. Yani Türkiye’de saat 15:00 ise Çek Cumhuriyeti'nde 14:00.
Prag'da Para Hesabı
Çek Cumhuriyeti'nde para birimi olarak Çek Kronu kullanılıyor. Euro kullanılan yerleri çok nadir görürsünüz. Bu arada parayı da Cafe Kralov diye bir cafenin içerisindeki dövizci de bozdurduk. Para bozduracağınız yerlere dikkat; sizi kandırmasınlar. Bahsettiğim yeri para bozdurmak için tavsiye edebilirim.
Prag'da Gezilecek Yerler
Başta da dediğim gibi bu şehre doymak mümkün değil ama kısıtlı gününüz varsa şehri yaşayacağınız belli noktalarla bu doyum noktasına kısmen ulaşabilirsiniz.
Franz Kafka Müzesi
Franz Kafka’ya olan hayranlık durumunuzu bilmiyorum fakat yolunuz Prag’a düşmüşse mutlaka bu müzeye uğramalısınız. İçerisinde Franz Kafka’ya ait el yazıları ile yazılmış günlükler, onun babasına, Milena’ya yazdığı mektuplar vb. bir çok şey bulacaksınız. Müzeye giriş öğrenciler için 120 Çek Kronu. Bu arada birçok yerde yapıldığı gibi; "AB öğrencisi değilsiniz sizden normal ücret alacağız." durumu yok Prag’da. Her yerde öğrenci indiriminden rahatça faydalanabilirsiniz.
Seks Makineleri Müzesi
Müzeye girmekten, müzeyi incelemekten çekinmeyin. Gerçekten çok değişik aletlerin bulunduğu bir müze. Amsterdam’daki Seks Müzesi’nin daha bilimsel bir türevi gibi düşünün. Öğrenciler için 120 Kron'du.
Prag Kalesi
Prag kalesinin şöyle bir ayrıcalığı var; altına sayacağım birçok yapı bu bölgede yer alıyor. Ayrıca kale Guiness Rekorlar kitabına girmeyi başarmış en eski antik kale.
Kraliyet Bahçesi
Prag kalesine giriş bu bahçeden başlıyor. Asıl bahçe kısmı kapalı olunca bu bölüm ile yetindik. Girer girmez karşınızda çeşme, Cumhurbaşkanı Miloš Zeman’ın görev yaptığı bina, çeşme vb. yapılar çıkıyor.
Bu arada çekmeyi unutmuşum ya da araya kaynamış ama bu bölümde bir de kuyu vardı. Çevresi demirlenmiş ve zamanında kadınlar orada cezalandırılmış.
St. Vitus Katedrali
1344 yılında bir Fransız mimar sayesinde bu katedralin yapımına başlanmış ve katedral anca 1929 yılında bitebilmiş. Yaklaşık 585 sene yani :) Yapı, gotik ve barok yapımının bir araya gelmesiyle oluşmuş. Bir de katedralin üzerinde çirkin yüzlü heykeller bulunuyor. Normalde bu heykeller yağmurdan korunmak içinmiş fakat şeytan girmesin diye konulduğuna da inananlar varmış. Aslında bu yapı ile ilgili daha birçok teknik bilgi var; ama o kadarına gerek yok :) Sadece şunu diyeyim; St. Vitus Katedrali sizi Prag’a aşık eder. (Bu arada maalesef ki içine giremedik.)
Kralovsky Sarayı
Saray, 16. yüzyıla kadar bohem kral ve prensesler tarafından kullanılmış.
Maria Theresia Kadın Sığınma Evi
St. Vitus Katedrali'nin arka bölümlerine doğru ilerledikçe daha farklı yapılar görmeye devam edeceksiniz. Bunlardan biri de Maria Theresia kadın sığınma evi. Maria Theresia 16 çocuğa sahip :) Evet, yanlış duymadınız 16. Tabi 16 çocuğunun olması kadar önemli başka bir özelliği daha var; o da Habsburg hanedanından devleti yöneten tek imparatoriçesi olması.
St. George Bazilikası
Bazilika 920 yılında inşa edilmiş.
Altın Yol-Zlatá Ulička
Kadın sığınma evinin bulunduğu yolun aşağısı sizi bu yola çıkaracaktır. Gerçekten adı gibi altın olan bir yol olan Zlatá ulička’da insanın kendini kaybedesi geliyor. Ayrıca yolun üzerinde oyuncak müzesi ve Lobkowiczký Sarayı bulunuyor.
Oyuncak Müzesi
Prag’da bulunan oyuncak müzesi, Avrupa’nın en büyük ikinci oyuncak müzesiymiş. Müzenin ilk katında tren, ayıcık ve bebek gibi oyuncaklar bulunuyor. Üst katında ise Barbie’ler :)
Jelení Příkop
Prag’a doymak istiyorsanız bu güzel şehre bir kere de buradan bakın! Bu arada Jelení Příkop altın yolun sonunda çıkacağınız bölüm.
Petrin Tepesi
Tepe, Prag’ın Eyfeli sayılıyor. Eğer tepeye çıkmak isterseniz finiküler kullanmanız gerekiyor ama bu dönem çalışmıyormuş. Yokuş yolları bir güzel tırmanmak durumundasınız yani. Eğer benim gibi Petrin’i uzaktan sevmek aşkların en güzeli diyorsanız; jelení příkop’dan da Petrin’i izleyebilirsiniz.
Charles Köprüsü
Muhteşem heykellerin bulunduğu bu köprüyü ziyaret etmeden turunuzu bitirmeyin. Çünkü hem o heykelleri görmek hem de Vltava Nehri'ni izlemek paha biçilemez. Ayrıca mutlaka Vltava Nehri'nin yakınlarına da gidin. Zaten Charles Köprüsü'ne ulaşmak için o yoldan geçmeniz gerekiyor.
Köprünün üzerinde ayrıca Osmanlı heykeli bulunuyor. Heykel, Osmanlı’ya karşı duyulan korkuları temsil ediyor.
Narodni Müzesi
Narodni müzesinde çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Biz gittiğimizde mesela ”Noah’s Art” vardı. Her saat başı müzeyi gezebilirsiniz. Öğrencilere 100 Çek Kronu olan müze güzel görünüyordu ama maalesef uzun bir süre orada beklemek istemediğim için müzeye giremedim. Ayrıca, müze Muzeum durağına yakın.
St. Nicholas Kilisesi
Prag’ın önemli kiliselerinden biri olan St. Nicholas, eski şehirde bulunan en eski kiliseler arasında bulunuyor. Gotik ve romantik esintiler taşıyan bu müzenin, 12. yüzyılın sonunda yapıldığı düşünülüyor.
Eski Şehir
Eski şehir dedikleri bölümde, astronomik saat kulesi ve Tyn kilisesi gibi Prag’ın en önemli yapıları bulunuyor.
Astronomik saatin en dikkatimi çeken özelliği; her saat başı İsa’nın on iki havarisinin açılan pencerelerden görünmesi.
Tyn Kilisesi
14. yüzyıldan beridir şehrin bu bölümünün ana kilisesi olma özelliğini taşıyor. Uzunluğu da 80 metre. Bu muhteşem kiliseyi gece görmenizi şiddetle tavsiye ediyorum.
Arkamdaki bölüm Tyn Kilisesi :)
Ayrıca bu bölümde birçok kafeye de rastlamanız mümkün. Dediğim gibi, gece bu bölümün eşsiz bir manzarası olduğu için, bu kafelerden birinde oturup şehre doyabilirsiniz. Prag’ın hem tarihi hemde büyülü havasını yaşamak için paha biçilemez bir yer.
Yeni Şehir
Adından da anlaşılacağı üzere şehrin diğerine göre daha günümüze uyarlanmış bölümü diyebiliriz. Burada da birçok kafe, mağaza ve Komedi Müzesi bulunuyor.
Komedi Müzesi
Altı bar üstü müze olarak kullanılan bu yapıda, Çek asıllı bir komedi yazarı olan Kaja Saudek’in çizimleri gösteriliyor. Yaşanılan birçok olayı mizahi çizimleri ile eleştiren bir üstatmış kendisi. Müze hakkında sarışın ve uzun saçlı bir rehber arkadaş bilgi verdi.
Wenceslas Meydanı
Birçok alışveriş mağazasının bulunduğu bu meydana girmeden Narodni müzesini de görebilirsiniz. Meydana girişte sizi St. Wenceslas’ın heykeli karşılıyor. Ayrıca bu meydan da Svatý Václav heykelini de göreceksiniz.
Statni Opera
Binanın dış görüntüsü muhteşem; fakat içerisinde oynanan oyunların 700-720 Çek Kronu olduğunu gördüğünüzde sadece dış görüntüsü yeterli diyorsunuz ya da ben sadece öyle dedim.
Ulusal Müze
Biz gittiğimizde maalesef ki tadilattaydı; o yüzden giremedik. Fakat; ulusal müze en önemli rotalardan biri. Mutlaka Prag gezi rehberinize ekleyin yani :)
Havelska Çarşısı
Küçük ve şirin bir çarşı olan Havelska’da hediyelik eşyadan meyveye kadar birçok şeyi bulabilirsiniz. Fiyatları da piyasa düzeyindeydi.
Cumhuriyet Meydanı (Namesti Republiky)
Alabildiğine geniş bu cadde de birçok mağaza, Palladium gibi geniş bir alışveriş merkezi ve casinolar bulunuyor.
Jerusalem Sinagogu
Bu olağan üstü yapıyı görmeden geçmeyin. O kadar ihtişamlı, rengarenk ve göz alıcı ki ara sokaklardan giderken birden sizi kendine çekiyor. Bu arada maalesef ki 31 Mart'a kadar kapalı.
Municipal House
Bu muhteşem yapı da, konser tarzı etkinlikler düzenleniyormuş. Yetişkinler için 290 Çek Kronu, öğrenciler için ise 240 Çek Kronuna tekabül ediyor.
Powder Kulesi
Harry Potter filmlerinden fırlamış gibi duran bu eşsiz eser, Gotik bir yapıya sahip. Kule, Prag’a kuşbakışı bakmanızı sağlıyor.
Parizska Caddesi
Prag’ın Nişantaşı ve Bağdat caddesi bölümü burası oluyor. En pahalı markalar burada konumlanmış durumda.
John Lennon Duvarı
Çok gitmek istedim ama gidemedim. Eğer yolunuz Prag’a düşerse ben gidemedim ama benim yerime mutlaka siz gidin.
Prag'da Yeme-İçme
Çek mutfağı maalesef ki çok başarılı değil. Bu yüzden Çek yemeklerini sadece deniyor ardından da kendi bildiğiniz yemeklerden devam ediyorsunuz. Bende yeme-içme anlamında kendi tecrübe ettiğim şeyleri aktarayım.
Gulaş Çorbası
Biber, soğan ve patatesi bir araya getirip gulaş çorbasını oluşturmuşlar. Çorba ekmeğin içinde servis ediliyor. Tadını beğendim ama özleyeceğim bir tat olacağını sanmıyorum.
Trdelnik
Prag'a dair özleyeceğim şeylerden biri Trdelnik. Hamurun şekere batırılmasıyla yapılıyor bu tatlı. Pişirilirken kokoreç gibi bir görüntüsü var :))
Ballı Kek (Medovik)
Çekler normal yemeklerde ne kadar başarısızsa; tatlılarda da bir o kadar başarılı. Bir ballı kekin tadı bu kadar mı güzel olur? Yemelere doyamadım.
Patates
Ben sadece Hollanda da patates olayını meşhur bilirdim ama Çeklerin de patatesleri meşhurmuş. Denemeye fırsatım olmadı gerçi; ama siz giderseniz benim yerime de deneyin mutlaka :)
İçecek faslına gelecek olursak Prag biraları ile meşhurmuş. Fakat ben denediğim hiçbir birayı beğenmedim. (Denediğim biralar: Staropramen, Budweiser)
Ayrıca bira dedim ama temel içeceğimiz su kısmını atladım :) Prag'da musluk suyu içebilirsiniz. Herhangi bir sıkıntı yok. (Denedim) Musluk suyu içmek istemeyenler de marketten su alabilir. Mavi kapaklılar gazsız, yeşil kapaklılar yarı gazlı ve kırmızı kapaklılar da gazlı.
Prag'da restoran önerileri
Cafe Klarov
Burada bir şeyler yiyip içmesem de kafenin için de fiilen bulundum ve fiyatlarını inceledim :) Bence fiyatlar idare eder. Kafe de merkezi bir konumda. Ayrıca sigara severler içerisinde rahat rahat sigara içebilir.
Potrefena Husa
Gulaş çorbasını denediğim yer burasıydı. Fiyat olarak normal diyebileceğimiz bir yer. Çorbası da güzeldi; fakat makarnası için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Suyun içinde sallandırıp gelmişler sanki; tatsız, tuzsuz.
U Prince
Bir otele ait olan bu restoran da (bir otele bağlı olmasına rağmen) fiyatları bakımından idare eder. İlk Prag biramı da burada tatmıştım. Staropramen birasını :) Dediğim gibi birayı pek beğenmedim ama bunun mekanla ilgisi yok tabi. Bir de Americano'nun tadına baktım. O şahaneydi mesela.
Hotel Modra Ruza
Şimdi ''Parayı bol buldun galiba hep otel restoranlarındasın.'' diyeceksiniz ama alakası yok :) Züğürdün önde gideni olmama rağmen ''Aaa bura güzelmiş!'' diye direkt dalınca bir yerlere, otel restoranı olduğunu geç fark ediyorum.
Neyse, bu restoran da ballı keki denediğim restorandı :) Kekleri gerçekten muhteşem. Ayrıca sandviç tarzı şeyler isterseniz de tabaklar kocaman. Hani hem lezzetli hem de porsiyonları büyük.
Prag'da Ulaşım
Prag'da ulaşımı metro, otobüs ve tramvay gibi ulaşım araçlarıyla sağlayabilirsiniz. 24 saat için 110 Kronluk bilet alırsanız bütün gün biletinizi tüm ulaşım araçlarında kullanabilirsiniz. Ben bir kontrole yakalanmadım gerçi; ama her ihtimale karşı da biletinizi otobüs veya tramvayın içinde, metronun ise girişinde bulunan bilet okuma gişelerinde okutun. Sonra ceza yazılmasın.
Prag'dan Hediyelik Eşya Ne Alınır?
Prag'da cam sanatı anlamında muhteşem ürünler vardı. Tabi, getirirken kırarım korkusuyla alamıyor insan ama kırmayacağınıza inanıyorsanız alın mutlaka. Kar küresi ve magnet alınabilir. Çek birası hediye edilebilir.Ayrıca Prag'da bir çok kukla bulunuyor. Bunlardan biri de hediye olarak ve ya kendinize anı olarak alınabilir.
