Kaliforniya eyaletinin en güneybatı kısmında Meksika sınırında sahil boyunca yer alan San Diego, aynı zamanda Kaliforniya eyaletinin en büyük ikinci şehri. Dünya standartlarında tiyatroları, müzeleri, galerileri, film dünyası ile zengin bir kültüre sahip. San Diego senfoni orkestrası ve Kaliforniya balesi ise dünyaca ünlü.

Amerika’nın yedinci büyük kenti olan San Diego, dev bir deniz üssüne sahip. İklim yaşamaya çok elverişli olduğundan ve de mükemmel plajlara sahip olduğundan Amerika’nın cazibe merkezi durumunda.

Mission Körfezi'ndeki Sea World San Diego’nun olmazsa olmazlarından. Biz de bugün Sea World’e geliyoruz. Biletlerimizi indirimli olarak 53 $’a aldık.

Mayıs ayının son haftası Memorial Weekend dedikleri savaş gazilerini anma haftası. Bizim burada olduğumuz zamana rastladı. Onun için her yer çok kalabalıktı.

Sea World’de ilk olarak fok balıklarının gösterilerine gidiyoruz. Fok balığının veya denizaslanının o ağır vücuduna rağmen müzik ritmine uygun dans etmesi hayret vericiydi.

Ancak daha da hayret verici olan Fok balığının top ile olan oyunuydu. Burnunun ucundaki topla yüzüyor, yüzerken suda gerilmiş ipe gelince topu havaya atıyor ve ipi geçtiği gibi topu yine burnunun ucu ile yakalıyor. Bu gerçekten görülmeye değer mükemmel bir show.

Buradan sonra yunusların muhteşem gösterilerine gidiyoruz. 4 yunusun birlikte yaptıkları ritmik atlayışlar muhteşemdi. İnsan düşünmeden edemiyor; Dört insanı yıllarca çalıştırsanız bile hata olabiliyor, bu yunuslar ise hatasız biçimde gösterilerini sergiliyor. Nasıl?

Sırada flamingolar ve akvaryum gezisi var. Özellikle flamingolar görülmeye değer.

Sıradaki gösteri balina show ve katil balina Shamu. Bu show da mükemmel. 2 ton ağırlığındaki balinaların bu şekilde eğitilebilmiş olması çok şaşırtıcı. Bakıcıları küçük balık verdiğinde balığı geri tükürmeleri, balıkları kova ile gösterdiklerinde sevinerek kafa sallamaları, iki balinanın aynı anda birlikte sudan zıplayarak dönmeleri yaptıkları numaralardan sadece birkaçı.

En etkileyici numaraları ise izleyicileri baştan aşağıya ıslatmaları. Eğitmenlerinden seyircileri ıslatma komutu aldıkları anda, havuz kenarına gelip önce “bak geliyor şimdi...” der gibi, kuyruk sallayıp sonra o kuyruğu kuvvetle suya vurmak suretiyle yaklaşık 50 metre ötede oturan seyircilere kadar ıslatmaları muhteşemdi. Show sonunda neredeyse yirminci sıraya kadar oturan herkes sırılsıklam oldu. Tabii biz de bundan nasibimizi aldık.

Show çıkışında ise 4$ karşılığında dev bir kurutma makinasının içine giriyoruz. Bu makinalar 3-4 kişilik olup, önü açık 3 tarafı kapalı kabinler… Aynı saç kurutma makinesi gibi sıcak hava veriyor. Biz de burada kurutulma işlemimizi tamamladıktan sonra akrobasi gösterisine doğru geçiyoruz.

Akrobasi gösterisi tam bir festival havasında. Rengarenk giyinmiş akrobatlar kendi yeteneklerini sergiliyorlardı. Evet bu gösteri de etkileyici ama fokların ve balinaların gösterisinden sonra izleyince kişide “vay be..” etkisi yaratmıyor. Bu gösteriden daha fazla etkilenmek isteyenler önce akrobasi gösterisini izlemeli, ardından foklar ve balinaları izlemeli.

Ardından dönen kuleye geliyoruz. Döne döne yukarıya çıkıp tüm Sea World’u kuşbakışı izliyoruz. 7’den 70’e hitap eden çok güzel bir park burası.

Bir önceki geldiğimde binmeye cesaret edemediğim rolling coaster’a biniyoruz. Heyecan  ve adrenalin yaş kaç olursa olsun güzel şey. Adrenalin resmen tavan yaptı. Sea World’de çok eğlendik. Sıra keyifli bir akşam yemeğinde. Bunu da Old Town’da almaya karar veriyoruz.

Old Town 1825’te San Diego’nun ilk yerleşiminin olduğu bölge. Burada tamamen Meksika kültürü hakim. Bu bölgede 1800’lerden kalan eski binalar aslına sadık kalınarak restore edilmiş. Tüm binalar bir ya da iki katlı. Trafiğe kapalı olan bu küçük bölge, eski kovboy kasabalarını andırıyor. Bu bölge Kuzey Amerika’lılar gelmeden önce boğa güreşi arenası olarak kullanılıyormuş.

Old Town Market ise bu bölgenin en eski hediyelik eşya marketi. İçinde bol çeşit var. Bundan başka pek çok hediyelik eşya satan dükkanlar, çok sevimli Mexico tarzı cafe ve restoranlar bulunuyor.

Yemek yemek için biz tercihimizi Fiesta da Reyes’ten yana kullandık, çok da iyi bir tercih yapmışız. Restoranın yanında halka açık olacak şekilde Mexico müziği çalınıyor. Atmosfer güzel, yemekler harika… Ve de çok büyük kadehlerde sunulan Margaritalar. Bu Margarita kadehleri 2 kişilik içine 2 pipet koyuyorlar, eşinizle tek kadehten içiyorsunuz. Bunu sunum şekline San Diego’da pek çok yerde rastlamak mümkün.

Ertesi sabah Downtown bölgesini geziyoruz. Downtown’dan güneye doğru inince Gaslamp Quarter ve limana ulaşıyorsunuz. Bu bölgedeki 4. 5. ve 6. caddeler en popüler caddeleri. Burada daha önce hiç görmediğim bir şey görüyorum. 4 tekerlekli küçük çocuk otomobilinin üstünde bir köpek oturuyor. Aynı çocuk gibi bu köpek de arabası ile gezintiye çıkmış, müziğini de açmış. Sanırım uzaktan kumandalı bir araba idi. Ama öyle hoş bir görüntüydü ki… Sahipleri bir marketin önüne gelince içeri girdiler. Sevimli köpek arabasını park ederek onları bekledi. San Diego gezimizin son anısı da bu oldu.

San Diego’dan Meksika’nın Tijuana şehrine gitmek mümkün, ama bence değmez. Yaklaşık on sene önce geldiğimde gitmiş ve pişman olmuştum. Dünyanın en kalabalık sınırında geçiş için saatlerce beklemeye değmiyor doğrusu. Ancak “uygun fiyata alışveriş yapmak istiyorum” derseniz o zaman başka…

Sea World’ün yakınında bulunan Mission Beach’te kalabileceğiniz çeşitli tatil otelleri bulunmakta. Sea World’e birkaç dakika uzaklıkta ve okyanusa yakın bir konumda bulunan Hyatt Regency Mission Bay konaklayabileceğiniz güzel otellerden. Ayrıca otelde su sporlarıyla ilgili birçok etkinlikte düzenleniyor. Bu otelin hemen yanında bulunan The Dana on Mission Bay, konum olarak uygun, ancak fiyat olarak cüzi bir şey arayanlar için düşünülmesi gereken yerlerden biri.

Mission Bay’da ki Vacation Adası’nda bulunan Paradise Point Resort oteli ise tropikal bahçeleriyle ünlü bir yer. Sea World’e yaklaşık 5 dakikalık bir sürüş uzaklığında. Eğer Mission Bay’de çok lüks bir tatil düşünüyorsanız okyanusa sıfır kiralık villalar bulunuyor. Bunlar arasından South Beach Penthouse, San Gabriel Delight, Ocean Front Escape 1 ve Mission Sands villalarını tercih edebilirsiniz. Daha fazla otel önerisi almak istiyorsanız buradan Booking.com Mission Bay otellerine göz atabilirsiniz.

 

NURHAN YILMAZ

Yazar Hakkında

NURHAN YILMAZ

1951 İstanbul doğumluyum. Yıl içinde dönüşümlü olarak Sinop, Bodrum ve İstanbul’da yaşamaktayım.Küçük yaşlarda babamın mesleği gereği, Türkiye’nin pek çok farklı şehirlerinde yaşadım.