Hani hep sorulur, dünyanın en küçük ülkesi neresi? Hatta bazen siyasi tartışmalara bile dönen “Orası ülke sayılmaz abi şehir, yok yok orası şehir devleti’’ gibi sonu olmayan tartışmaların baş aktörü Vatikan’ı tüm ayrıntıları ile bu yazımda okuyacak ve gitmeden orayı yaşayacaksınız. Siz okuyucularımı baştan uyarıyorum, buram buram tarih kokan bir mekânda arada tarihi bilgiler vereceğim, kızmak yok ancak bunun yanında orada işinizi kolaylaştıracak tüyoları da bulacaksınız. Nasıl gidilir? Ne zaman gidilir? Ne yapılır? Nasıl gezilmeli? Nelere dikkat edilmeli ve daha aklınızda olan deli soruların cevapları burada.
Şimdi hafif bir giriş yapalım. Roma’yı ziyaret ettiğinizde mutlaka zaman ayırmanız ve görmeniz gereken bir yer Vatikan. Roma şehir merkezinde yer alıyor ve sadece yüksek duvarlar ile ayrılmış bu küçük bir mahalle kıvamındaki yeri gezdikten sonra “tek seferde iki ülke gördük’’ hissine kapılıyor, havanız bir kat daha artıyor. Unutmadan hemen ilk tavsiye mi yapayım: Vatikan için 1 tam gün ayırmanızı şiddetle tavsiye ediyorum hatta 2 gün bile olabilir.
Nasıl Gidilir?
Roma’ya geldiniz, şehri gezmeye başladınız (şehir için tüm ayrıntılar Roma yazımda) gezi planınız içine Vatikan’ı yerleştirdiniz. Eğer metro ile gideyim derseniz A metro hattına yani kırmızı hatta binip Batitstini yönüne gidecek ve Ottaviano ya da Cipro metro istasyonlarında inerek buraya rahatlıkla ulaşacaksınız. Sonra ise çılgın kalabalıkların içine karışacak “Ben nereye geldim böyle” diyeceksiniz. Otobüs ile gelmek isterseniz Vatikan müzelerinin olduğu giriş kısmına kadar giden 49 numaralı otobüsü tercih etmelisiniz.
Ne zaman gidilir?
Ben kasım ayının son haftası gittim. Giderken yaz kadar çok kalabalık olmaz hissi ile yüzümde kurnazca bir gülümseme vardı fakat şehre geldiğimde ve Vatikan ziyaretimde nasıl yanıldığımı anladım. Tek artısı vardı bu sezonun, o çok bahsedilen bunaltıcı sıcağı yaşamadım. Tavsiyem gezi için bahar ayları başta olmak üzere kış ayları da tercih edilebilir çünkü Akdeniz ikliminin hakim olduğu Roma’da öyle aman aman bir soğukla karşılaşmaz, sadece yağmura denk gelirsiniz. Ancak yaz için gitmeyi düşünüyorsanız bir kez daha düşünün derim. Ben kasım ayında o mahşeri kalabalığı gördükten sonra 35 derece sıcaklıkta bu ziyaret nasıl bir kabusa dönüşürdü diye düşünmeden edemedim.
Nerede kalınır?
Üzgünüm, Vatikan vatandaşı değilseniz böyle bir şansınız yok ama Saint Pietro Bazilikası’na yakın bir çok otel, hostel bulmak mümkün.
Ne giyilir?
Dini bir mabet olması nedeniyle ve Hristiyanlık yasalarına göre yönetilen bir yerde olduğunuz için özellikle hanımların daha dikkatli olması isteniyor. Yaz aylarında gittiyseniz şort, askılı giysiler ile buraya girmeniz mümkün değil. Görevliler sizi uyaracak ve uzun önlük tarzı kıyafetler vereceklerdir. Kış ayları veya sonbahar için zaten sorun yok. Bizde olan genel kanının aksine Katolik Hristiyanlar oldukça katı kuralları olan insanlar. O yüzden giyim konusunda hazırlıklı gitmekte fayda var.
Tarihte Vatikan: Hristiyanlık tarihi için çok önemli bu merkez tabi Papa tarafından yönetiliyor. Dünyada yaklaşık 1,5 milyar Katolik’in dini ve ruhani lideri Papa ve Vatikan olunca olayın ciddiyetini anlayabiliyorsunuz. Bu teokrasi ile yönetilen şehir devleti Ortaçağ dünyasına tam manasıyla damga vurmuş bir yer. Eskiden toprakları oldukça büyük olan nüfusu 4 milyona yaklaşan bu devlet daha sonraları İtalya şehir devletlerine topraklarını kaptırmış. İtalya Krallığı kurulunca 1929 yılında bugünkü mevcut sınırları tanınmış. Katoliklik mezhebinin kurucusu havari Petrus kabul ediliyor. O nedenle seçilen Papa onun vekili sayılıyor. Katolikler kutsal ruh meselesi yüzünden Ortodokslar ile fikren ayrılıyorlar. Hatta bu ayrım öyle bir davaya dönüşmüş ki birbirlerini sapkın olmakla bile suçlamamışlar. 1054 yılında Roma Kilisesi Ayasofya’ya gönderdiği belge ile burayı aforoz etmiş. Asıl derin ayrılıklara hatta tarihte Ortodoksların Katolikleri affetmemesine neden olan olay IV. Haçlı Seferi sırasında 1204’te yaşanıyor. Bizans’a gelen Katolikler Ayasofya Kilisesi’ni yağmalayıp, akla hayale gelmedik saygısızlıkları bu kutsal mabet içinde yapıyorlar. Burayı bir dönem ahıra çevirip içinde fuhuş yapacak kadar ileri gidiyorlar. Ayasofya’da bulunan kutsal emanetleri de yerlerinden söküp veya çalıp Avrupa’ya kaçırıyorlar. Tabi bu kin ve nefret İstanbul’un Fethi sırasında Ortodoks Patrik’in sözlerine yansıyor. “İstanbul’da Latin külahı görmektense Türk sarığı görmeği tercih ederim.” Bu ayrılık durumu 1964’te yumuşama dönemine giriyor. İki taraf karşılıklı aforoz durumunu kaldırıyorlar.
Vatikan’a ait ilginç bilgiler:
Şimdi bu şehir devleti hakkında ilginç bilgiler vereyim. Gezim sırasında edindiğim Vatikan kitapçığı ve rehberin anlattıkları benim için hayli şaşırtıcı olmuştu. Bakalım sizin hoşunuza gidecek mi?
- Papa İsa’nın havarisi Petrus’un vekilidir. Dini konularda asla yanılmaz.
- Vatikan Devleti yaklaşık 44 hektarlık bir alanı kapsar. Yani bizim Taksim Meydan’ından 10 kat büyük.
- Nüfusu yaklaşık bin kişi.
- Ordusu 100 kişilik İsviçre Muhafızları’ndan oluşur.
- Papa uygun görürse size vatandaşlık verir, isterse geri alır.
- Ülkenin resmi adı yabancı dilde Holy See (Vatican City), yerel ismi ise Santa Sede (Stato della Citta del Vaticano)
- Resmi para birimi Euro.
- Karayolu, su yolu, hava yolu, deniz ve demir yoluna sahip olmayan bir ülke.
- Nüfusu belki çok az olan bu ülkenin 150 kadar radyo kanalı, 200 kadar basılı yayını, 49 TV kanalı mevcut.
- Bu devlet dünyada yer alan 1,5 milyar Katolik’in bağışları, reklam yayın hakları, aidatlar, faiz, bono, hisse senedi gibi güçlü finans ağına sahip ve tahminlere göre 500 milyar Euro parası olan bir devlet. (Arkasına aldığı manevi gücü söylemiyorum bile)
- Dünya da ender kare şekilli bayrağa sahip bir ülke.
- İsviçre Muhafızları en az 1,75 boyunda ve Katolik olmak zorunda.
- Neden İsviçre Muhafızları, sorusunun cevabı ise şu: Tarihte sadece İsviçre, Papalık devleti için tehdit oluşturmamış da ondan.
Nasıl gezmeli?
İşte burası önemli. Gezinize ana meydandan yani Saint Pietro Meydanı’ndan başlamayın. Buradan sadece meydanı ve ana bazilikayı ziyaret edebilirsiniz. Eğer yoğun sezonda gitmeyi planlıyorsanız resmi internet sitesinden bilet almakta fayda var. https://biglietteriamusei.vatican.va/musei/tickets/do?do Buradan istediğiniz turu kapsayan bileti alabilirsiniz. Öncelikle Vatikan Müzeleri'nin girişinin olduğu yan kapıya gidin. Burada stadyuma giriş gibi iki sıra hâlinde ilerleyen bir sıra göreceksiniz. Eğer biletinizi önceden aldıysanız burada beklemenize gerek yok. İkinci seçeneğiniz ise diyelim bilet almadınız, uzayıp giden kuyruklar gözünüzü korkuttu. O zaman elinde küçük broşürler ile size teklifte bulunan genelde Asya kökenli delikanlıları gözünüze kestireceksiniz. Bunlar çevrede yer alan Turizm Bakanlığınca onaylı tur satanlar. Etrafta küçük dükkânları var. Yanınıza gelip tur satmaya çalışacaklar. İngilizce, İspanyolca, Rusça rehberli turlardan işinize yarayanı alabilir, hiç sıra beklemeden 15-20 kişilik gruplar hâlinde içeri girebilirsiniz ama mutlaka pazarlık yapın. 5-10 Euro indirseniz kârdır.
Tur Seçenekleri
Hidden Vatican Museums: 20 kişilik bir grup olursanız oldukça anlamlı bir tur. Size ait özel rehberiniz ile VIP kıvamında bir gezi yapıyorsunuz. Kendim bu tura katılmadım, tamamen arkadaşımın yalancısıyım. Kendisi sanat tarihçisi olduğu için bu turu deneyimlemiş bir arkadaş. Fiyat 2016 Kasım itibari ile kişi başı 30 Euro.
Vatikan Müzeleri ve Sistine Şapeli Turu: İşte ben bu tura katıldım. Bence ziyadesiyle sanat tarihine doymanızı sağlayan gayet güzel bir tur. Sıra beklemiyor, 15-20 kişilik gruplar hâlinde rehberiniz ile sindire sindire Vatikan’ın bahçelerinde müzelerinde geziyor ve Sistine Şapeli’ne geliyorsunuz. Buradan da arka taraftan ayrı bir yoldan büyük meydan ve Bazilica’nın içini dolaşıyorsunuz. Yine Kasım 2016 itibari ile fiyat kişi başı 22 Euro. Tabi bu fiyatlara 4 Euro online rezervasyon parası ekliyorsunuz. Bu paraya hiç acımayın. Gidince anlarsınız.
Görülecek Yerler
Vatikan Müzeleri: Vatikan Müzeleri yaklaşık 54 tane müze ve galeriden oluşuyor. Pazar günleri hariç her gün 09.00-18.00 arası açık. Girişte yalnız iseniz sesli rehber de alabiliyorsunuz. Yetişkinlere 9 Euro. Rehberli veya yalnız turunuza başladınız. Şimdi derin bir soluk alın ve kendinizi mükemmel bir yolculuğa bırakın. Korkmayın kaybolmazsınız çünkü kalabalık akıntıya kapılmış hissi ile sizi görmeniz gereken yerlere götürecek.
Pinatoceta: Bu başlangıç resim galerisi için. Ünlü sanatçı Rafael’in mükemmel duvar resimleri ağzınız açık boynunuz tutuk dolaşmanıza neden olacak. Sonra tarihe damga vurmuş çeşitli uygarlıkların eserlerinin sergilendiği koridorlara geleceksiniz. Roma, Yunan, Mısır medeniyetleri sizi tarihe ve sanata doyuracak.
Sistine Şapeli: Belki gezinizin en etkileyici yeri burası olacak. Papa IV Sixtus tarafından restore edilen Şapel 1483 yılında açılmış. Michelangelo’nun sanatını konuşturduğu duvarların adeta dili var ve size tarihi anları fısıldıyor. “Son Hüküm”de Tanrı’nın Hz Adem’in yaratılışı resmedilirken yine duvarlarda Meryem’in göğe yükselişi gösteriliyor. Ağzım açık, tavanlara duvarlara bakıyorum. İçeride mahşeri bir kalabalık. Görevliler sürekli ‘’Şişşttt… Sessiz olun’’ diye uyarıyorlar. Resim çekmek kesinlikle yasak ama herkes gibi ben de gizlice çekiyorum birkaç kare. Buranın ayrı bir özelliği ise hâlâ Papa seçimleri kardinaller tarafından burada yapılan toplantılarla belirleniyor. Seçim için toplanan kardinaller eğer yeni Papa’yı belirledilerse oy kullandıkları kâğıtlar içeride yakılıyor ve bacadan gri bir duman yükseliyor. Bunu gören halk yeni Papa’nın seçildiğini anlıyor.
San Pietro Bazilikası: Müzeleri dolaştınız ve işte Katolik dünyasının merkezinde en büyük bazilikasındasınız. Yaklaşık 60 bin kişinin aynı anda ibadet yapabildiği 23 bin metrekarelik bu muazzam bazilika İsa’nın havarilerinden en meşhuru Aziz Petrus’a adanmış. Klasik haç planlı kilisenin tüm Roma’dan görülen devasa kubbesi ve süslemeleri Michelangelo’ya ait. Kubbeyi özel kılan bir başka neden buraya merdiven ya da asansör ile çıkılabilmesi. Ben o inanılmaz kuyruğu görünce vazgeçtim ki pişman mıyım evet dibine kadar fakat o kadar yorulmuş ve bitmiştim ki 320 +230 basamaklı merdiveni göze alamadım. Merdivenle çıkış 6 Euro asansör ile çıkış 7 Euro. Manzara için değer mi? Değer ama bol bol vaktiniz olmalı. Bazilikanın baş kısmında dört ayak üzerine konmuş bir yapı göreceksiniz. Burası tam Aziz Petrus’un mezarının olduğu kısım buna Baldaken deniyor ve bu eser Bernini tarafından yapılmış.
San Pietro Meydanı: İşte dünyanın belki de en tanınmış meydanındasınız. Papa’nın Pazar ayinlerinde konuştuğu binlerce insanın toplandığı bu devasa meydan yine Roma’ya imzasını atmış ünlü sanatçı Bernini tarafından yapılmış. İnsanlığı kucaklayan iki kol şeklinde yapılmış meydan 240 sütundan oluşuyor ve meydanın ortasında Mısır’dan getirilmiş 25,5 metre uzunluğunda bir dikilitaş bulunuyor.
Kısa Kısa
Vatikan için ayrıca vize gerekmiyor. Schengen’in varsa içerdesin.
Pazar günleri müzeler kapalı, ayrıca kutsal günler de meydan özel misafirler için kapanabilir.
Online bilet al, rahat et.
Biletin çıktısını almayı unutma.
Gitmeden mutlaka göreceğin eserler hakkında bilgi topla.Mevsime göre değişir ama muazzam kalabalıklara hazırlıklı ol.