Macau, Çin’e bağlı özel idare bölgesidir ve Çin’in Guangdong eyaleti içinde yer alır. Hong Kong gibi Macau da Çin’den tamamen bağımsız değildir ancak içişlerinde özerktir. Macau adı burada bulunan A-Ma Tapınağı’nın isminden türetilmiştir ve “Ayna denizi” manasına geldiği düşünülmektedir. Macau’nun ekonomisi ve dolayısıyla turizmi yoğun olarak kumarhanelerine bağlıdır. Bu yüzden Macau, Uzak Doğu’nun Las Vegas’ı olarak bilinir. ABD için Las Vegas, Fransa için Monako ne ise Çin için Macau odur. Koloni döneminden sonra 1999 yılında Portekiz yönetiminden kurtulan Macau Çin’e bağlanarak Uzak Doğu’nun kumarhane ve eğlence merkezi haline getirilmiştir. Hem Çin hem Portekiz kültürünün ağır bastığı Macau’da Patua dili başta olmak üzere yerel dillerin hepsi yok olmaya yüz tutmuştur.
Macau’ya ilk yerleşimcilerin MÖ 3. yüzyılda Moğol istilacılardan kaçanlar olduğu belirlenmiştir. Macau’da 16. yüzyıla kadar hiçbir gelişme görülmez. 1557 yılında Çin yönetiminin izniyle Portekizliler Macau’ya yerleşmeye başlar. Cizvit tarikatından Katolik misyonerler de kaçınılmaz olarak Macau’ya gönderilir. Çin’in bu yerleşimcilere izin vermesinin sebebi o dönemde denizcilikte ilerledikleri için Portekizlilerin bölgeyi korsanlardan temizleyeceğine inanmasıdır. Öte yandan Portekizliler ile Macau’nun ekonomisi gelişmeye başlar. Ancak zaman içinde Macau bir Portekiz şehrinden farksız olur. Şehirde Portekizli nüfusu patlaması yaşanır. Nihayetinde 1887 yılında Çing Hanedanı Macau’yu Portekiz’e devreder; Macau artık Portekiz sömürgesidir. Macau bir ticaret limanı olarak öyle gelişir ki Hollandalılar bile 1622 yılında Macau’yu Portekizlilerin elinden almaya yeltenir. Portekizliler Macau’yu Afrika’dan getirttiği kölelerin insanüstü çabası sayesinde elinde tutar. Öyle ki, Hollandalı kumandan Jan Coen anılarında savaş sırasında Portekizlilerle değil siyahilerle karşı karşıya kaldığını anlatmaktadır. 1800’lü yıllarda İngiliz ve Hollandalıların Asya’nın tamamını sömürgeleştirmesiyle Macau’nun parlak günleri son bulur. Zira artık Hong Kong gibi şehirler yükseliştedir ve Macau kabul etmeleri zaman alsa da Portekiz için bir yük olmaya başlar. 1911 yılında Çin’de patlak veren devrim ile imparatorluk son bulur ve cumhuriyet kurulur. Elbette bunun Macau’da da yankısı olacaktır zira Macau’nun koloni olmasına sebep Çing Hanedanı’dır. Ancak Macau’nun yeniden Çin’e bağlanabilmek için 20 Aralık 1999’u beklemesi gerekecektir. 1999’da yapılan anlaşma ile Macau’nun 2049 yılına kadar yani 50 yıl boyunca özerkliğine karar verilir.
2. Dünya Savaşı sırasında Japonların savaş uçakları için gereken yakıtın Macau’dan temin edeceği tespit edilince ABD Macau’yu bombalar. Çin iç savaşı 1949’da bitene kadar Macau tüm imkânsızlıklara ve 2. Dünya Savaşı’nın izlerini silememiş olmasına rağmen çok sayıda Çinli mülteciye ev sahipliği yapar. 1960’lı yıllar Macauluların Portekiz’den ayrılma talebi kaynaklı olaylarla geçer. 1960’lı yıllar aynı zamanda Macau’da kumarhaneciliğin başladığı yıllardır. 1974 yılında devrime sahne olan Portekiz içişlerindeki karmaşıklıklara odaklandığı için denizaşırı topraklarındaki hak iddiasını yavaş yavaş bırakmaya başlayacaktır. Macau önce “Portekiz yönetimindeki Çin toprağı” sonra da “geçici Portekiz yönetimindeki Çin toprağı” olarak anılır. Nihayetinde Macau 1999 yılının 20 Aralık günü yüzyıllar sonra yeniden Çin’e bağlanacaktır.
Macau günümüzde Çin nüfusu ağırlıklı bir şehir olsa da yüzyılların alışkanlığı gereği hala nüfusunun büyük kısmı Portekizce bilir, Macau yemeklerinin yarısı Portekiz yemekleridir ve kamusal alanların isimleri Portekizcedir. Macau’nun kendine ait para birimi vardır ve kendisi gibi Çin’den özerk olan Hong Kong’un para birimi ile neredeyse denktir. Macau’nun ekonomisi ve turizmi kumarhaneler üzerine kuruludur ve bu sistem sayesinde kişi başı yıllık gelir son 10 yılda patlama yapmıştır. Sırf kumar sektörü ile Macau 2016’da tam 45 milyar $ gelir elde etmiştir. Refah seviyesindeki artış sebebiyle olacak ki günümüzde Macau dünyanın yaşam süresi en uzun olan şehirlerinden biridir. Macau sadece kumar ve eğlence sektöründe değil elektronik, tekstil, mobilya sektörlerinde de gelişme göstermektedir.
Macau aklınızı başınızdan alacak gece hayatı, köklü geçmişinin tanıkları olan yapıları ve renkli caddeleri ile karşılayacak. Macau’dayken kendinizi Las Vegas’a gelmiş gibi hissedeceksiniz. Macau’ya ayak bastığınız ilk andan itibaren bambaşka bir dünyaya girdiğinizi fark edeceksiniz. Uzak Doğu’da bir şehirde insanların nasıl anadilleri gibi Portekizce konuştuğuna hayret edecek, yemeklerine doyamayacak, Katolik ve Budist inancının nasıl bir arada yaşadığına şahit olacaksınız.
Tanıtım Videosu: