12 bin yıllık geçmişiyle dünya üzerindeki en eski ve en büyük ibadet merkezi olarak bilinen Göbeklitepe insanlık tarihinde yeni bir sayfa açmıştır. Göbeklitepe Mısır Piramitlerinden 7.500 yıl, İngiltere’de bulunan Stonehenge’den 7.000 yıl daha eskidir. 1995 yılından bu yana kazıların devam edildiği Göbeklitepe’nin içerisinde 20 tapınak tespit edilmiş ancak sadece 6 tanesi gün yüzüne çıkartılabilmiştir. 2018 yılının temmuz ayı itibariyle UNESCO Dünya Mirası Kalıcı Listesi’ne girmeye hak kazanan Göbeklitepe dünyanın en eski arkeolojik keşfi olarak ülkemizin en önemli miraslarından biridir.
Göbeklitepe Nerede?
Göbeklitepe, Güneydoğu Anadolu bölgesinde yer alan Şanlıurfa’nın 15 kilometre kuzeydoğusundaki Örencik köyü yakınlarındadır. Deniz seviyesinden yaklaşık 750 metre yüksekte bulunan Göbeklitepe 1. derecede arkeolojik sit alanı ilan edilmiştir.
Göbeklitepe’ye Nasıl Gidilir?
Şanlıurfa’ya haftanın her günü İstanbul, Ankara ve İzmir’den aktarmasız olarak uçuşlar yapılmaktadır. Ortalama 1 saat 45 dakikalık uçuşun ardından araç kiralayarak Göbeklitepe’ye ulaşabilir veya bölgeye özel olarak düzenlenen turlara katılabilirsiniz. Göbeklitepe’ye taksi ile gelmek isteyenler için ücret yaklaşık 150 TL civarındadır. Şanlıurfa Belediyesi eylül ayından itibaren Göbeklitepe’ye otobüs seferleri başlatmıştır. Her gün 10.00-18.00 saatleri arasında iki seferle hizmete giren 100 numaralı otobüsün kalkış noktası kent merkezindeki Abide durağıdır. 10.00 ve 16.00 saatlerinde Abide durağından Göbeklitepe’ye hareket eden otobüs yolculuğu yaklaşık iki saat sürmektedir. Bilet ücreti tam 5 TL, öğrenci ise 3 TL’dir. (Fiyatlar 2018 Eylül ayına aittir)
Göbeklitepe’nin Tarihi
Bu zamana kadar bilinen en eski yapıttan 7.500 yıl daha eskiye ait olan Göbeklitepe’de çanak - çömlek kullanılmayan Neolitik Çağ’a ait kalıntılar bulunmuştur. Burada yerleşim MÖ 10000’lerde başlamış, MÖ 8000 civarı son bulmuştur. 200.000 metrekare araziye sahip olan Göbeklitepe kült ve inanç merkezi olarak bilinmekle birlikte 20 adet tapınağın olduğu tespit edilmiştir.
Yapılan araştırmalara göre Göbeklitepe’nin sadece dünyanın en eski ibadet merkezi değil, buğdayın atası olduğu da tespit edilmiştir. Tarihteki ilk buğday tarımı Göbeklitepe’de yapılmıştır.
Göbeklitepe Nasıl Keşfedildi?
İlk olarak 1963 yılında keşfedilen Göbeklitepe’de yapılan araştırmalar sonucu bölgedeki mezar taşlarının Roma Dönemi’ne ait olabileceği öne sürülmüştür. 1983 yılında tarlasını süren bir çiftçinin bulduğu oymalı taş ile hareke geçilmiş ve Göbeklitepe’de ilk kazı çalışmaları 1995 yılında başlatılmıştır. Şanlıurfa Müzesi başkanlığında, Alman arkeolog Klaus Schmidt danışmanlığı ile yapılan kazılarla ortaya çıkartılan dikilitaş ve heykellerin sanılanın aksine Roma Dönemi’ne değil çok daha eskilere, Neolitik Çağ’a ait olduğu kanıtlanmıştır. 2007 yılından itibaren kazı başkanlığına Klaus Schmidt getirilmiş ve tarihin en önemli arkeolojik buluntuları ortaya çıkarılmaya başlanmıştır.
Göbeklitepe’nin Özellikleri
İnsanlık tarihi hakkında bilinenleri baştan yazan ve dinler tarihini sorgulatan Göbeklitepe yeryüzündeki ilk inanç merkezi olması ile oldukça önemli bir yere sahiptir. Bu nedenle Göbeklitepe bir yerleşim yeri değil kült merkezi olarak tanımlanmaktadır. Kazılarda her biri 5 - 6 ton ağırlığında ve 6 metre yüksekliğinde T şeklinde taşanıtlar bulunmuştur. Bu taş anıtların üzerlerinde yılan, aslan, balık, yabani ördek, boğa, tilki gibi figürlere rastlanmıştır. Yüzlerce taş anıtın toprak altından çıkarılmayı beklediği Göbeklitepe’de şimdiye kadar altı tapınak gün yüzüne çıkartılmış, radarlarla yapılan incelemeler sonucu bölgede 20 tane daha tapınak olduğu tespit edilmiştir.
Göbeklitepe ve çevresinde çok sayıda heykele de rastlanmıştır. Bölgedeki yapıların çoğunluğunda kireçtaşı kullanılmıştır. Dikilitaş ve heykelleri yontmak, ağırlığı tonları bulan heykelleri kilometrelerce uzağa taşımak ve bunlarla tapınaklar inşa etmek burada işgücünün ve birlikte çalışmanın göstergesidir. Henüz şehir hayatına geçiş yapmamış olan avcı - toplayıcı toplulukların böylesine bir yapıyı inşa etmiş olmaları bu zamana kadar bilinenlerin baştan sorgulanmasına neden olmuştur.
Göbeklitepe’deki yapıların günümüze kadar sağlam gelebilmesinin nedeniyse gömülmüş olmasıdır. Ömrünün tamamlandığına kanaat getirilerek gömülen yapılara daha önce de rastlanmıştır. MÖ 8000 civarlarında Göbeklitepe tamamen terk edilmiş ve bir daha kullanılmamıştır. Göbeklitepe’de kazı çalışmaları hâlâ devam etmekte olup yeni tapınakların ortaya çıkarılmasının yaklaşık 50 yılı bulması tahmin edilmektedir. Bugüne kadar yalnızca % 5’lik bir kısmı gün yüzüne çıkartılabilen Göbeklitepe görülmeye değer eşsiz bir yerdir.
Göbeklitepe Ziyaret Saatleri
15 Nisan/2 Ekim tarihleri arasında saat 08.00-19.00
3 Ekim/14 Nisan tarihleri arasında saat 08.00-17.00
Göbeklitepe Giriş Ücreti
Göbeklitepe’ye giriş ücreti 30 TL’dir. Müzekart sahipleri ücretsiz olarak giriş yapabilir.