Simi Adası Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Simi Adası’nın 14. yüzyıla kadar olan geçmişi hakkında çok az şey biliniyor olsa da antik Yunan tarihçilerinin eserleri, Yunan mitolojileri ve adadaki arkeolojik kalıntılar adanın köklü bir geçmişe sahip olduğunu kanıtlar niteliktedir. Ada, şuanda Yunanistan egemenliğinde bulunan Oniki Adalar zincirinin bir parçasıdır.
Tarih boyunca Roma ve Bizans imparatorluklarının egemenliği altına giren Simi Adası, 1373 senesinde St. John Şövalyeleri tarafından ele geçirilmiştir. 1522 yılında Osmanlı İmparatorluğu’nun Rodos’u fethi ile Osmanlı egemenliği altına girmiş ve Rodos sancağına bağlı bir kaza olarak kabul edilmeye başlanmıştır. Dört asır boyunca, 1912 yılına kadar Osmanlı egemenliği altında kalan ada 1912’de dahil olduğu Oniki Adalar ile İtalyanlara bırakılmıştır. Son olarak ise 1948 yılında Yunanistan sınırları içerisine dahil edilmiştir. Geçen süreç içerisinde ada Aigli, Metapontis, Kariki, Sömbek gibi farklı isimler ile anılmıştır.
Ada bilinen tarihinin yanında mitolojide de ilginç bir geçmişe sahiptir. Mitolojiye göre ada ismini ‘Nymph Syme’ isimli su perisinden almıştır. Bu su perisinin ve denizlerin tanrısı Poesidon’un ilişkilerinden doğan Hthonios adanın ilk yerleşimcilerinin lideri sayılmaktadır.
Yüzyıllar boyunca sünger ticareti ve gemi üreticiliği ile geçimini sağlayan ada günümüzde gittikçe popülerleşen bir turizm noktası haline geliyor. Oniki Adalar arasında en küçüklerinden biri olan ada, İtalyan kasabalarını andıran farklı mimarisi ve sıcakkanlı halkı ile oldukça ilgi çekmektedir. Simi’de huzur, eğlence, lezzet, kültür ve tarih her şeyi bulabilirsiniz. Adaya –özellikle adanın en güzel zamanları olan bahar veya yaz aylarında- programınıza göre ayıracağınız 2 ya da 3 gün ile keyifli bir tatil yaşayabilirsiniz.
Tanıtım Videosu: