Çin Seddi ve Ming Mezarları, Pekin

Çin Seddi’ne gideceğimiz günün bir gece öncesi sabaha kadar uyuyamadım. Bir gece önce çok güzel bir Thai restoranına gittik. Papaya salatası, bir çeşit kızartılmış tatlı soslu balık ve bir tabak da çeşitli sebze ve mantarlardan oluşan enfes bir yemek yedik.

Yedik yemesine ama gece benim için tam bir kâbusa döndü. Neden olduğunu anlamadığım bir şekilde durup dururken kaşınmaya başladım. Ama anlatılacak gibi değil. Sanki derimi yüzsem rahatlayacağım. Girdim soğuk duş aldım yok. Her yerim kırmızı kırmızı kabardı. Bir ara eşim de ben de epey endişe ettik. Tabii ben aklımdan diyorum ki “Umarım sebep mantar değildir. Çünkü dönüşü yok.” Acaba hastaneye mi gitsek dedik ama Çin’de de hastaneye gidilmez ki… Neyse kaşına kaşına sabahı ettim. Sabaha karşı uyudum ama sabah kalktığımda hiçbir şey yoktu. Sadece bir gece önce kaşıyıp yara yaptığım bölgeler dışında. Bunu neden anlattım; eğer benim gibi alerjik bir bünyeniz varsa, özellikle Uzakdoğu’da yediğiniz bazı şeyler alerji yapabilir buna karşı yanınızda mutlaka alerjiye karşı hap ve kaşıntı için Fenistil merhem bulundurun. Çünkü Çin’de hastaneye gitmeyi pek tercih etmeyebilirsiniz. Sağlık sistemleri çok kötü.

Sabah resepsiyondaki görevli aracılığı ile bugün tüm gün bizimle birlikte olacak bir araç ve bir de şoför ayarladık. Normal turlara göre yaklaşık % 20 civarında pahalıya geldi ancak buradaki avantajımızda zamandan kazanmak olacak. Araç bizi önce Çin Seddi’ne sonra da Ming Mezarlarına götürecek.

Kahvaltımızı yaptık. Hemen ardından hazırlandık ve çıktık. Bir de baktık ki gelen araç son model bir Mercedes ve şoför son derece temiz bir takım elbise giyiyor. Açıkçası biz hiç böyle bir araç beklemiyorduk. Murat’ın da benim de üstümüzde kot ve üzerinde de gayet eski penyeler var. Adam jilet gibi gelince bir an birbirimize bakıp “doğru yere mi gidiyoruz” diye düşündük.

Adam çok saygılı. Araba tertemiz. Tek sorum şoförümüz İngilizce, biz de Çince bilmiyoruz. Ama işaret dili her yerde geçerli ne de olsa : ) “Tuvalet geldi, mola verelim”i bile rahatça anlattık sonuçta : )

Yaklaşık 1-1,5 saat süren yolculuk sonunda Mutianyu kasabasına ulaştık.

1987 senesinde UNESCO Dünya Mirasları Listesi’ne eklenmiş. Çin Seddi’nin yapımına MÖ 5. yüzyılda başlanmış ve ahşaptan yapılmış ancak ahşap doğa şartlarına dayanamamış. Çin Seddi’nin günümüze kadar kalan büyük kısmı Ming Hanedanlığı zamanında (1368-1644)  inşa edilmiş ve bazı bölümleri yine bu dönemde genişletilmiş.

Güneydoğu kuzeybatı doğrultusunda uzanan Çin Seddi’nin uzunluğu konusunda sürekli bir belirsizlik ve farklı rakamlar telaffuz edilse de bence Çin Halk Cumhuriyeti Devlet Kültürel Miraslar İdaresi ile Devlet Ölçme ve Haritalama Dairesi'nin 18 Nisan 2009 tarihli açıklamasını baz alabiliriz. Buna göre Çin Seddi’nin uzunluğu 8.851,8 kilometredir.

Çin Seddi’nin Pekin’e yakın olan bölümleri restore edilerek turizme açılmış. Pekin’in kuzeyinde 4 ayrı kısım gezilebiliyor. Bunlar arasında en çok ziyaret edileni Pekin’e 67 km uzaklıktaki Budaling. Ancak biz Mutianyu bölümüne gittik. Mutianyu, Pekin’in Huairou bölgesinde yer alıyor. Ming Hanedanlığı’ndan imparator Zhu Yuanzhang tarafından restore ediliyor. Burası 2002 senesinde Pekin’in en güzel manzaralı 16 yerinden biri olarak seçilmiş. Özellikle de ilkbahar zamanında gelirseniz buranın manzarası çiçeklerle daha da bir güzelleşiyormuş.

Çin Seddi girişine teleferikler ile çıkıyoruz.

Ardından Çin Seddi üzerinde başlıyoruz yürümeye. Ancak ucu bucağı görünmüyor. Ne kadar yürüsek de bitecek gibi değil : )

Üzerinde belli aralıklarla kuleler yer alıyor. Bu kuleleri zamanında okçular kullanıyormuş. Aynı zamanda da haberleşme kulesi gibi görev görüyor.

Kulelerden birinin içinde geçiyoruz. Her gelen bu kuleye isim yazmış. Biz de Gezimanya Sticker’ı yapıştırıp, yolumuza devam ediyoruz.

Moğollardan korunmak amacı ile yapılan seddin Moğol tarafının yüksekliği 10 metreyi bulurken, Çin tarafının yüksekliği 5 metre civarında.

Dünyanın 7. Harikası olan Çin Seddi’ni de gördükten sonra buradaki kurulmuş tezgâhlara bakarak tekrar aracımıza biniyoruz. Sırada Ming Mezarları var.

Biz gelmeden önce birbirine yakın pek çok anıt mezar bulacağımızı umuyorduk. Ama tahminimden çok daha geniş bir alan. Bir günde dolaşmak mümkün değil.

Girişte “Yaşam Kapısı”ndan geçiliyor. Burada kaplumbağa figürü çok kullanılmış. Çünkü kaplumbağa uzun yaşamı simgeliyor. Herkes kaplumbağanın başını okşamak için sıraya girmiş. Bu sayede uzun bir yaşama kavuşacaklarını düşünüyorlar.

Yaşam kapısından geçtiğimizde 13. imparatorun kullandığı kişisel eşyaların sergilendiği müzeye geliyoruz.

Buradan sonra isterseniz Ming hanedanlığının en önemli imparatoru Yongle’nin yerin 27 metre altında bulunan mezarına inebilirsiniz. Burada sadece imparator gömülü değil. Yanında eşinin ve cariyelerinin de mezarları var. Ayrıca Çinliler ölümden sonrada yaşam olduğuna inandıkları için imparator Yongle, rüzgârı ve suyu bol olan bir yere gömülmek istemiş. Bu nedenle mezarlar için bu vadi seçilmiş.

Biz tam çıkmadan ise burada çok etkileyici bir gösteri başladı. Ming Hanedanlığı dönemindeki taç giyme törenlerinin bir canlandırmasını yaptılar. Oldukça etkileyici ve renkliydi.

Pekin’de konaklama şehrin imkanlarına, turistik mekanlarına ve ulaşım ağlarına göre oldukça önemli. Bu çerçeve de otel önerilerinde bulunmak gerekirse, kentin en büyük alışveriş caddesi Wangfujing Caddesi’ne 800 metre mesafede bulunan Inner Mongolia Grand Hotel’de tercih listenizde olması gereken otellerden biri. Otel konum olarak birçok turistik mekana da yakın. Bu otelin yanında The Opposite House otelide listenizde bulunması gereken oteller arasında yer alıyor. Otel konum olarak, Sanlitun’da bulunuyor ve buradan birçok tarihi ve modern turistik mekanlara kolaylıkla ulaşabiliyorsunuz. Bu iki otele alternatif olarak ise en önemli alışveriş caddesi olan Wangfujing Caddesi'nde bulunan ve Pekin Sanat Müzesine sadece 1-2 dakikalık bir yürüme uzaklığında ki  Inner Mongolia Grand Hotel’i de listenize ekleyebilirsiniz. Pekin’de ki diğer otel seçenekleri için isterseniz buradan booking.com’a girebilir ve rezervasyon yapabilirsiniz.

Artık Pekin’e de veda vakti geldi. Çin’deki bir sonraki durakta görüşmek üzere…

TUĞÇE YILMAZ

Yazar Hakkında

TUĞÇE YILMAZ

 Yaklaşık 15 sene Medya satın alma ve Planlama sektöründe çok uluslu şirketler ile çalıştıktan sonra kendi tutkusu olan gezi ve seyahate yönelerek Gezimanya.com’u kurmuştur.1997 - 1999 İstanbul Üni