Doha İlk İntiba: Şaşırttı!

Uçaktan kuşbakışı görüntüsü daha da merak uyandırdı. Çöl, insan yapımı adacıklar, petrol rafinerileri, devasa gökdelenler,... Uçaktan iniyoruz. Her şey çok düzenli görünüyor. Pasaport kontrol noktasına geldiğimizde bizden önce sadece 1 kişi vardı. Katar’a girerken kişi başı 100 Katar Riyali yani 40 TL ödeyerek vize alıyorsunuz. Ama bunun için form doldurmanıza falan gerek yok. Görevli memura ne için geldiğinizi, hangi adreste kalacağınızı söylemeniz ve dönüş biletinizi göstermeniz yeterli.

Pasaporttan geçtik, valizleri bekleyeceğimizi zannediyoruz ama bir bakıyoruz ki valizler bizi bekliyor. Valizleri banttan bile indirip dizmişler. Bu ne hız? Hani Arap milleti yavaştı, tembeldi? Gerçi Katar’da çalışan kısım genelde Kenya, Hindistan, Sri Lanka, Tanzanya, Endonezya gibi ülkelerden geliyor. Şirketlerde çalışanlardan bahsetmiyorum, oraları Amerikalılar ve Avrupalılar mesken tutmuş. Benim bahsettiğim hizmet sektörü. Peki Katarlı ne yapıyor? Kısa zamanda gördüğüm kadarıyla son model arabaları ile volta atıp, alışveriş merkezleri arasında piyasa yaparak paraları nereye harcasam diye düşünüyor.

Havaalanı ile şehir merkezi arası yaklaşık 7 km. Taksiye biniyoruz. Her şey çok düzenli. Taksimetrenin kaç paradan açıldığı, km başına ne kadar yazdığı taksilerin pencerelerindeki etiketlerde yazıyor. Biz otele kadar 23 Katar Riyali yani yaklaşık 9 TL para ödedik. Otelimiz Al Mouruj Inn. 3 gece bu otelde kalacağız. Otelin gecelik oda fiyatı 86 TL’ye denk geliyor. Ancak burada aldığınız her şey için %15 Hizmet bedeli ve %5 Şehir vergisi ödüyorsunuz. Dolayısı ile otelin gecelik ücreti 104 TL’ye geliyor. Otelimiz oldukça merkezi. Kornişin bir ucunda. Ama kornişin toplam uzunluğu 7 km. Bizim otelimiz. Ulusal müze ve İslamiyet müzesine yakın olan tarafta. Yani şehrin doğu tarafında.

Katar Basra körfezinde bir yarımada ve tek sınırı Suudi Arabistan ile. Ülkenin toplam nüfusu 940.000 kişi ama bunların sadece %20’si aslen Katar’lı. Katarlılar arasında şöyle bir durum var: 100 kadına 310 erkek düşüyor.

Ortadoğu’nun yeni Dubai’si olmayı hedeflediğinden halen yoğun bir şekilde inşaat sektörü devam etmekte. Bu sektörde de yabancı uyruklu işçiler yoğun olarak çalışıyor. İnşaat çalışmaları 2000’li yıllarda başlamış ve halen de devam ediyor. Sadece şehri değil, Doha havaalanını da genişletiyorlar. Bu sayede Ortadoğu’nun en büyük havaalanı olarak Ortadoğu’nun yeni aktarma ve bakım merkezi olması hedefleniyormuş.

İlk olarak kornişe doğru yürüyerek, oradan taksi bulmaya çalışıyoruz. Ancak bu şehirde sokakta taksi bulmak zor. Herkesin arabası var. Hem de öyle böyle arabalar değil, en kötüsü Land Cruiser. Sokakta turuncu, eflatun Bentleyler bile görebiliyorsunuz. Biz tam beklerken yanımıza bir araç yaklaştı ve durdu. 75 yaşlarında bir amca... “Nereye gidiyorsunuz?” dedi. “Şehir Merkezi’ne” dedik. “Atlayın bırakayım sizi” dedi.

Yolda dikkat ettim benim sorduğum sorulara cevap vermiyor. Ama eşimle muhabbeti koyulaştırdı. Aaaa, yine Alışveriş Merkezine geldik. Adı da “City Center” Eee, bu kadar geldik gezelim bari.

Arabasına bindiğimiz adama soruyoruz “ne kadar” diye, “yok önemli değil” diyor önce, ama biz ısrar edince “normalde kaç yazıyor bilmiyorum ki” diyor. 5$ veriyoruz, hemen torpidodan hesap makinası çıkartıyor hesaplama yapıyor ve “bu fazla” diyerek 2$’a denk gelecek Katar Riyali geri veriyor. Bu beni çok şaşırttı işte. İlk defa bir Arap vatandaşı bizi kazıklamaya çalışmadı. Üstüne üstlük biz kalsın dediğimiz halde ısrarla para üstünü verdi. Evet, ben Katar’ı sevdim...

TUĞÇE YILMAZ

Yazar Hakkında

TUĞÇE YILMAZ

 Yaklaşık 15 sene Medya satın alma ve Planlama sektöründe çok uluslu şirketler ile çalıştıktan sonra kendi tutkusu olan gezi ve seyahate yönelerek Gezimanya.com’u kurmuştur.1997 - 1999 İstanbul Üni