Hem Tarih Hem Doğa: Side

SideAntalya ili Manavgat ilçesine bağlı, cennetten bir köşe. Adını "nar"dan alır, hani Anadolu’da bereketin ve zenginliğin sembolü olan nardan. Bu küçük belde hem tarih hem doğa tutkunlarının gözdelerinden, bu nedenle de tam bir turizm cenneti.Kasım'da iş için Side’deydik. Buluşma kasımda olunca denize yeterince doyamadık ama inceden özlem giderdik elbette. Gerçi ne kadar uzun kalınırsa kalınsın denize; o mavi çoşkuya doyulmaz ya, o da ayrı konu tabi.

Vakit sıkıntısından gidemediğimiz göremediğimiz yerler oldu ama olsun göremediklerimi bir sonraki plana dâhil ederken gördüklerimi yazıp paylaşmalıyım şimdi. E hadi!

Side Antik Kenti, sadece Side’nin değil bu bölgenin hatta Türkiye’nin önemli antik kentlerinden bir tanesi. Tarihi M.Ö. 7. yüzyıllara dayanıyor. Önemli bir liman kenti halini alması Romalılar döneminde oluyor.

Liman yolu boyunca antik kent eserleri eşliğinde keyifli bir yürüyüş yapıyoruz. Yer yer sütunları, oda yapıları, agora ve tiyatrosu ile adeta bir açık hava müzesi burası.

Side Tiyatrosu tipik Roma devri özelliklerini taşıyor. Aynı zamanda desteksiz bir tiyatro örneği. Yaklaşık 15.000 kişilik kapasiteye sahip.

Side Tiyatrosu’nun hemen karşısında Side Müzesi yer alıyor. Onarılmış bir hamam kompleksine kurulan müzede, çevre kazılarından elde edilen eserler sergileniyormuş. İşte burası yazımın başında bahsettiğim görüp ama vakitten dolayı giremediğim yerlerden.

Aşağıda gördüğünüz fotoğraf, Side Şehir Kapısı’na ait. Bugün bile ihtişamlı. Sol tarafındaki ise Vespasianus Anıtı. Önemli Roma imparatorlarından biri olan Vespasian 9-79 yılları arasında yaşıyor, Titus’un babası, önemli bir komutan.

Şehir kapısından geçiyoruz ve limana inen cadde boyunca yürüyoruz. Bu cadde aynı zamanda bolca dükkâna ev sahipliği yapıyor. Klasik bir sahil beldesi çarşısı denebilir.

Sıradaki durağımız; Apollon Tapınağı. Apollon tapınağına geçmeden önce biraz Apollon hakkında konuşmak gerekir sanırım.

Sanatın, ışığın, güneşin,  şiirin tanrısı Apollon… Aslında Yunan Mitolojisi’nde asıl güneş tanrısı Helios iken Romalılar döneminde Apollon güneşle özdeşleştirilir olmuş. Zeus ve Leto'nun oğlu, Artemis'in ikiz kardeşi. Sarışın ve çok yakışıklı.

Okların tanrısı; gümüş yayıyla oku en uzağa o atabilir.
Hekimliğin tanrısı; Tıbbı insanlara o öğretmiştir.
Işığın ve gerçeğin tanrısı; Asla yalan söylemez.Lakapları "okçu", "Likya'lı" ve Latince'de yırtıcı kuşlara ilişkin olarak kullanılan, "yırtıcı" anlamına gelen "Vulturus"dur.

Aynı güneş ışınları gibi Apollon'un okları da hem hasta edici hem de iyileştiricidir (kaynak: http://tr.wikipedia.org/wiki/Apollon). Gelelim Apollon Tapınağı’na; M.S. 150'li yıllarına dayanan bir Roma dönemi eseridir. Oldukça büyük bir yapı, sütun başlıkları korint.

Adına yakışır şekilde özellikle akşam vakti ışık saçıyor sanki etrafa. Tamam tamam kabul ediyorum, çevresindeki aydınlatma düzeneğininde etkisi vardır muhakkak :)

Tapınağın ucu deniz... Kokusunu çekiyorum içime.

Buralara kadar geldik bir de Titreyen Göl’e uğramayalım mı ama? Manavgat sınırları içerisinde kalan Titreyen Göl, Side’ye 15 dakikalık bir minübüs yolcuğu kadar yakın, o da minibüs yavaş gittiği için yani aslında çok daha yakın.

Titreyen Göl, rüzgâr nedeni ile yüzeyi sürekli dalgalanma halinde olduğu için bu ismi almış, özel bir de hikâyesi var; zamanın birinde yaşlı bir adam hayatını bu gölde yüzen ördekleri beslemekle geçirirmiş. Günlerden bir gün avlanmak için bu göle gelen avcılar ördeklerden bir kaçını vurmuş, yaşlı adam onlara engel olmaya çalışınca onu da göle itmişler. Avcılar vurdukları ördekleri toplamaya koyulmuşlar ki tam bu sırada sağ kalan ördekler gölde büyük bir hareket oluşturup korkutarak kaçırmışlar avcıları. Hikâye bu ya ondan beri de hüznünden titrer olmuş göl .

Titreyen Göl'ün ucu da hemen deniz. Bugün bir hayli hırçın… Kime, neye kızdıysa çarpıyor şiddetle dalgaları kıyıya…

Titreyen Göl mevkinden görüntüler ile yazıma burada son veriyorum. Bol fotoğraflı bir yazı oldu, keyifle okumanız dileğiyle...

Tuğba CEBECİ BENLİ

Yazar Hakkında

Tuğba CEBECİ BENLİ

hayat gezince güzel.. bide sevince..en güzeli de sevdiğinle gezince :)