İlk yurt dışı seyahatiniz nereye oldu?
2015, şubat ayında ilk yurt dışı seyahatim Türkmenistan’aydı. Türkiye’nin de içinde bulunduğu bağımsız yedi Türk devletinden biri olan Türkmenistan dünyanın en ilginç ülkelerinden bir tanesi. İşe yeni başladığım zamanlarda, çalıştığım firma Aşkabat’ta düzenlenen “Türk İhraç Ürünleri Fuarı”na son anda katılmaya karar verince ilk yurt dışı seyahatim Türkmenistan’a oldu. Türkmenistan’ı görmek istiyorsanız ülkeye giriş yapmak için geçerli sebepleriniz olması gerekiyor. Ben ticari vize ile gitmiştim onda dahi sıkı bir süreç geçirdik. Olur da yolunuz düşerse size ufak notlarım var.
Türkmenistan'da hayat dış dünyaya kapalı. Ülkede internet kullanımı sınırlı. Ulusal kanallar yayında yok (ben öyle biliyorum, epey zap yaptım). Aaa demeyin, Türkmenistan dünyadan soyutlamış resmen kendini.
Sigara kullanan arkadaşlar gitmeden önce sigara içmenin yasak olduğuna dair duyumlar almışlarsa “Türkmenistan’da sigara içmek yasak mı ?” diye çoktan sorgulamışlardır bile. Evet, topluma açık yerlerde sigara içmek “yasak”.
Devlete ait herhangi bir yapının fotoğrafını çekmek “yasak”. DİKKAT DİKKAT! Burası önemli arkadaşlar, olur da seyahat ederseniz çıkırt çıkırt fotoğraf çekmeyin ulu orta. Özellikle de sarayı. Öyle istediğiniz her yerde #bidebenitekcek diyemiyorsunuz. Yoksa vallahi polislere yakalanırsınız. Sizi de o fotoğrafı sildirmeden bırakmazlar. Dahası ceza ödemek durumunda dahi kalabilirsiniz (Not: Bir dost).
Saat 22.00’den sonra restoranların açık olması “yasak”.
Sokakta sevdiceğiyle el ele gezen sevgilileri göremezsiniz, belirli bir saatten sonra genç kız ve erkeklerin sokakta dolaştığını da.
Yoldan geçen arabaları çevirip tereddütsüz binebilirsiniz. İlk duyduğumda çok ilginç gelmişti çünkü bizim bildiğimizin dışında çok enteresan bir taksi kültürleri var, ya da yok. Hemen hemen hepsi durur. Almadan geçen varsa şayet mutlaka acelesi vardır. Burada taksiye bile tedirgin binerken orada gönül rahatlığıyla herhangi bir araca binebilirsiniz. Siz bir şey sormadıkça da konuşmazlar. 5 - 20 manat aralığında mesafeye göre ücret değişiyor. Yani yaklaşık 10 - 50 TL civarı.
İlginç gelen başka bir şey ise, bazı kadınların farklı bir eşarp takma tarzının olmasıydı. Birkaç gün sonra merak edip sordum. Meğerse Türkmenistan’da kadınlar medeni halinin göstergesi olarak evliler ise eşarp takıyorlar. Bekârlar ise takke. O kabarık görünümü içine sünger koyarak yapıyorlarmış. O değil de bunlardan almak çok istemiştim. Desenleri aşşşırı beğendim.
Genç kızlar ise süslü minik takkeler takıyorlar. Genellikle saçları da iki yandan örülü oluyor. Çok da güzel ve alımlılar Türkmen kızları. Genel olarak ince ve uzunlar. Hoş bir fizikleri var. Bi maşallahınızı alırlar.
Kısaca Türkmenistan;
Sokaklar, caddeler, parklar, bahçeler o kadar temiz ki… Pırıl pırıl. Çevre düzeni ve temizlik ayakta alkışlanmalı. Şehre inanılmaz derecede düzen hâkim. Hemen hemen her yapı bembeyaz Aşkabat’ta. Türk inşaat firmaları tarafından inşa edilmiş çok fazla yapı var. Tabelalar tek tip. Işıklı, sade yazılar ile hazırlanmış tabelalar. İlk başlarda neresi market neresi mağaza nerede ne var pek anlaşılamayabiliyor. Market demişken Yimpaş’tan alışveriş yapabilirsiniz.
Yemek yemek için tercih edebileceğiniz çok sayıda Türk lokantası var. İsimlerini hatırlamıyorum maalesef fakat AVM’lerin üst katında mutlaka ki bir Türk restoranı bulursunuz.
Bir başka gezi notunda buluşmak üzere...