Doğu Afrika’da konuşulan Svahili dilindeki ‘kusafiri’ kelimesi, zamanla safari olarak anılmaya başlanıyor. Kelime anlamı seyahat etmek. Eskiden vahşi hayvanları avlamak için başlayan safari, günümüzde onları doğal yaşamlarında gözlemlemek için yapılıyor.
Safari yapmak için Afrika’da çeşitli alternatifler var. Kenya’daki 1,500 kilometrekarelik Masai Mara, Tanzanya’daki 15,000 kilometrekarelik Serengeti ise bunu yapabileceğiniz en iyi yerler. Aslında bu, aynı milli parkı kullanan iki ülkenin turizm yarışından ibaret. Her yıl, milyonlarca hayvanın hayatta kalabilmek için yaptığı büyük göç, bu topraklarda yaşanıyor. Su bulabilmek için, Serengeti’deki Grumeti Nehri’ni ve Kenya’daki Mara Nehri’ni geçmek isteyen pek çok hayvan, nehirlerde onları yemek için bekleyen timsahlara yem oluyor.
Daha az popüler olan Güney Afrika Cumhuriyeti ise Kruger ve Sabi Sand Milli Parkları ile bu yarışa ortak olmak istiyor.
Ne Zaman?
Safariyi yapacağınız yer kadar önemli olan bir nokta varki o da safarinin zamanı. Çünkü büyük göçe tanık olmak ve hayvanların koşuşmasını izlemek istiyorsanız; Serengeti’ye Mayıs sonundan Temmuz ortasına, Kenya’ya ise Temmuz sonundan Ağustos ortasına kadar gitmeniz gerekiyor. Kalan zamanlarda da safari yapmak için önemli ipucu ise şu; kuzeye, Masai Mara’ya göç eden hayvanların Kenya’dan Tanzanya’ya dönüşü Ekim sonunda tamamlanıyor. Yani zebra ve gnuların küçük gruplarının göç etmesini Kenya’da görebilme ihtimalinin son tarihi Ekim sonu. Kalan zamanlarda da tabiki bu hayvanları küçük gruplar halinde heryerde görebilirsiniz. Sadece koşarken değil, otlarken.:)
Ocak-MartSerengeti’nin güneyinden büyük göçün başlangıcı.
Nisan-Mayıs
Serengeti’de kuraklık kendini gösteriyor ve hayvanlar Serengeti’nin batısındaki Grumeti Nehrine doğru koşuyor.
Haziran-Temmuz
Grumeti Nehri’nin suyu kuraklıktan çekilmeye başlıyor. Hayvanlar Serengeti’den Masai Mara’ya göç etmeye başlıyor.
Ağustos-Eylül
Hayvanlar sonunda Kenya’daki Masai Mara’ya ulaşıyor ve yağmurları yakalıyor.
Ekim-Aralık
Kuraklık nedeni ile hayvanlar tekrar Serengeti’ye doğru yol almaya başlıyor.
Masai Mara Milli Rezervi
Eminim herkesin bir safari yapma hayali vardır. Bazen de o kadar uzaktır ki hayal bile kurdurmaz. Ben o hayali gerçekleştirmeye kalktım Kenya'ya geldim. Hatta diğerleri gibi sırf bunu yapmaya da gelmedim. Fakat safariden sonra kendimi başka bir dünyada buldum. Karen Blixen’in dediği gibi ‘Safari hakkında bir şey var ki, sizi tüm dertlerinizden uzaklaştırıp, yarım şişe şampanya ile sarhoş olmuş hissi veriyor. Tüm kalbinizle hissedeceğiniz bir şükür ile hayatta olduğunuzu hatırlatıyor.’
Masai Mara, Swahili dilinde ‘benekli bölge’ anlamına geliyor. Tam kelime ile harika bir yer. 1,500 kilometrekare olan bu reserv, o kadar uçsuz bucaksız ki, 15,000 kilometrekare olan Serengeti’yi düşünemiyorum bile.
Ben toplamda 3 gün geçirdiğim Masai Mara'da safariye 360$ ödüyorum. Turu, evinde kaldığım Kenyalı ev sahibim aracılığı ile, ‘Terminal Tours’ isimli şirketinden alıyorum.
Masai MaraKonaklama
Ben, Masai Mara kabilesine 10 dakika yürüyüş mesafesinde Lenchada isimli kamp alanında çadırda kalıyorum. Çadır dediğime bakmayın, bunlar büyük askeri çadırlar ve arkalarında beton tuvalet kısmına bağlanmış. Kamp alanında jeneratör var ve bu jeneratör saat akşam 18:00-22:30 sabah 5:00-7:00 arası çalışıyor. Zaten sabah kalkış ve akşam yatış saatleri hep bu saatler olduğu için hiç sorun yaşamıyorum.
Günlük Plan
Safari dediğiniz şey, turistlerin bir araca doluşup, şoförlerin telsizlerinden aldıkları duyumlara göre hayvan gözlemine çıktıkları etkinlik bir nevi. Orada olduğum sadece üç günde aslanların özel hayatından, çitanın zebrayı yiyişine, geyiğin işemesine kadar bir çok şeye tanık oluyorum.:) Hatta özel hayatlarına o kadar dalıyoruz ki onlar adına gerçekten üzülüyorum.
Şimdi gelelim günlük detaylı plana; İlk gün akşam gün batımına yetişebiliyoruz ve sadece bir iki saat Masai Mara içinde kalabiliyoruz. İlk gün girişte pasaportlarımız isteniyor ve sonraki günler bir daha sorulmuyor.
İkinci gün sabah 6:30'dan 16:00'ya kadar parkta kalıyoruz. Öğlen park içinde yaptığımız piknik, tek kelimeyle harikay. Normalde park içinde araçtan inmek yasak. Ama sürücüler, nerenin tehlikeli olduğunu çok ama çok iyi biliyor. Hele bizim şoförümüz Aizak, sık sık araçtan inip, çişini yapmak ve sigara içmek için uuuzun molalar vermeye hiç çekinmiyor. Pikniğimiz lunch box’dan ibaret. Yani içinde muz, elma, sandiviç, meyve suyu, cips olan sevimli bir kutu.
Son gün ise sabah 5:30'dan 8:30'a kadar gün doğumunda parka gidebiliyoruz. Sonra Nairobiye uzun ve rahatsız bir yolda yol alıyoruz.
Masai Mara'daHangi Hayvanları Gördük?
Beş büyük denilen; aslan, leopar, bufalo, fil ve gergedan görmek istediklerimizin başında geliyor. Neyseki hepsini görüyoruz. Bunun dışında zebra, zürafa, yaban domuzu, su aygırı, deve kuşu, çeşitli rengarenk kuşlar, su aygırı da hediyesi oluyor.
Safari'yi Kenya'da Yapmanın Avantajları
Kenya'da hayvanların dibine kadar giriyoruz. Bazı arkadaşlarım sadece telefonlarının kameralarıyla bile harika fotoğraflar çekiyor. Tanzanya'da ise bu tür hayvanlara doğal ortamlarında bu kadar yaklaşmak kesinlikle yasak. Bu size keyifi kaçırmaktan öte, zoom lens maliyeti olarak geri dönüyor. En az 1000-3000 TL vererek lens almak zorunda kalıyorsunuz.
Aynı zamanda Tanzanya'da safari 950$'dan başlarken, bu fiyat Kenya'da 360$'a kadar düşüyor. (3 günlük tur) Bu benim verdiğim para! Daha ucuza giden olmuş mudur bilmiyorum ama araştırmalarım sonucu, günlük 120$ safari, parka giriş, araç, üç günlük sabah, öğle, akşam yemeği, konaklama ve rehberlik için gerçekten harika bir tutar. Milli rezerve girmenin günlük ücretinin kişi başı 80$ olduğunu düşünürsek hele...
Araştırmalarıma dayanarak, safari sırasında Tanzanya çok popüler olduğu için inanılmaz bir araç kalabalığı var(mış). Kenya'da sadece son gün çok kalabalık oluyor ve yaklaşık 7 araç görüyoruz.
Sonuçta bahsettiğimiz iki ülkeyi de kapsayan aynı park; Serengeti. İnanın bana aynı hayvanları, aynı sıklıkta görecekseniz, seçiminiz Kenya olmalı. Siz de biraz araştırırsanız az parayla çok yer gezen gezginlerin; Tanzanya'ya değil, Kenya'ya gittiğini fark edersiniz.
Yap
- Sizi; Nairobi'den bir buçuk iki saat asfalt yol sonrası kalanı taşlı ve topraklı bir bekliyor. Eğer sizi de benim gibi yol tutarsa, yanınıza mutlaka ilaç almakta yarar var.
- Gündüz sıtma riski olmasa da akşam için tehlike büyük. Hele de doğa içindeyken. Doksisiklin haplarını almayı unutma!