Paris gezimizin üçüncü günü aynı zamanda uçağımızın kalkacağı gün olduğu için daha rahat bir plan yaptık.
Latin Mahallesi, Pantheon ve Luxembourg Bahçesi hem konum olarak birbirine ve otelimize yakın hem de temposu daha düşük bir gezi alanı olarak son gün için bize çok uygundu. Ancak Paris'deki diğer yerler için buraya ve pratik bilgiler için buraya
Latin Mahallesi ressamların ve üniversteye yakın konumundan olsa gerek öğrencilerin oturduğu entellektüel bir bölge.Rue Mouffetard buranın en hareketli caddesi. Burada bulunan sevimli kafelerin birinde kahvaltınızı yapabilirsiniz. Ayrıca bu bölgede Avrupa'nın en büyük camisi olan Grande Mosquée de Paris bulunuyor. Fas mimarisinin izlerini taşıyan cami bizim alıştığımızın dışında kare minaresiyle farklı bir görünüme sahip. Bu civarda bulunan Curle Müzesini'de bilim meraklılarına tavsiye ederim.
Pantheon ve Luxemburg Bahçesi ise hem turistik bölgenin biraz olsun uzağına çıkmak ve farklı hava solumak için gidilesi yerlerden.
Pantheon dışardan oldukça büyüleyici bir yapı.Ünlü fizikçi Léon Foucault 1851'de, Panthéon'un kubbesinden aşağı sarkıttığı ve dünyanın kendi ekseni çevresinde dönüşünü kanıtladığı ünlü Foucault Sarkacı'nı görebilirsiniz. 1789 da kilise olarak hizmete açılmış ama Fransız Devrimi sonrasında kilise olarak kullanılmasına izin verilmemiş ve Fransa'nin önde gelen insanlarının mezarları için bir anıt yapı olarak kullanılmasına karar verilmiş. Voltaire, J.J. Rousseau, Victor Hugo, Émile Zola, Madame Curie gibi önemli kişilerin mezarları da burada bulunuyor. Vaktiniz varsa meydanın solunda bulunan Sainte Geneviève Kütüphanesi ise turistik geziye kapalı malesef ancak Paris'te uzun zaman geçirecekseniz ücretsiz üyelik yaptırıp buranın güzel ortamında zaman geçirebilirsiniz.
Sıra geldi Luxemburg Bahçesi'ne geçip keyif yapmaya. Biz haftasonunda gittiğimizden oldukça hareketliydi. Tenis oynayanlar, koşanlar, yoga yapanlar, çocuklarını gezdirenler, sevimli yeşil sandalyelerde güneş banyosu yaparak kitap okuyanlar… Fontaine de Medicis (Medici Çeşmesi) ise parkın en sevdiğim kısmı oldu.
Son olarak da ilk geldiğimiz gün otele yerleşme sonrası gittiğimiz Opera Bölgesinden bahsetmek istiyorum.
Opera Garnier “Phantom of the Opera” gösterisi ve filmi için kullanılmış. İçi dışından daha görkemli bir yapı olan Opera Binası'nı görmenizi tavsiye ederim. Burda bir gösteri izleyebileceğiniz gibi turistik amaçlı geziyede katılabilirsiniz. Hatta şanslıysanız gişeden 10-12 Euro'ya kısıtlı görüş alanı olduğu için satılmayan biletlerden bulunabiliniyormuş. İçeri girmeseniz bile ana merdivenlerde oturup geleni geçeni seyretmek, şanslıysanız sokak sanatçılarına rastlamak çok keyifli. Çevresinde de Cafe de la Paix gibi meşhur ancak pahalı yerler dışında bir sürü sevimli-hesaplı restoranlarda bulunmakta. Ayrıca alışveriş yapmak isteyenler içinde birçok ünlü ve lüks markanın mağazası mevcut.
Yazı dizisinin birinci bölümü: https://gezimanya.com/GeziNotlari/uc-gunde-paris-gezisi-1bolumYazı dizisinin ikinci bölümü: https://gezimanya.com/GeziNotlari/uc-gunde-paris-gezisi-2bolum
Daha fazla bilgi ve iletişim için: intagram: sanemc