Buz mavisi gözleriyle asil ve yakışıklı “husky”ler ya da Sibirya kurdu. Görüntüleri kurtları andıran, korkutucu bir yüze sahipler belki ama çok sevimli, sakin ve duygusal oldukları için uyumlu ve uysallar.
Huskylerle Kızak / Husky Safarisi
İnsancıl, ailelere dost, çocuklara karşı sevgi dolu ve cana yakınhayvancıkların eğitimi de kolay. Hepsinin gözleri mavi olmasa da en belirgin özellikleri güzel gri ve kahverengi gözleri, ya da biri mavi biri kahverengi gözleri. Bu özellikleriyle de oldukça yakışıklı ve asil görünüyorlar.
Sabah Ren geyikleriyle tanıştık, haklarında birçok bilgi edindik ve kızaklarla bizi gezdirdiler. Öğlen yemeğinden sonra 200 metre ötedeki, ülkenin bir başka önemli hayvan türü, soğuk iklimlerin hayvanı huskylerle tanışıyoruz.
Daha yaklaşırken seslerini çok gerilerden duyabiliyoruz, zaten sürekli uludukları biraz da kurda benzedikleri için olsa gerek ürkütücü görünüyorlar.
Ben her gezdiğim yerde bir efsane duyar ve her yazımda anlatırım ya, burada da bir efsane buldum. “Kurda benzeyen ve “boğuk sesli” anlamına gelen husky cinsi bir kurt ile ay birleşmiş ve bu cins dünyaya gelmiş. Bu nedenle kuyruğunu hilal şeklinde tutarmış, bu nedenle aya bakarak ulur, aya seslenir ve konuşurlarmış..”
Husky Köpeklerinin Özellikleri
1909 de Alaska’dan getirilmiş olan husky köpekleri, çok ağır iklim şartlarına çok dayanıklı, Sibirya kurdu diye de bildiğimiz bir köpek cinsi. Irkları Sibirya ve Alaska’dan geldiği için soğuğu seviyorlar, -60 derecelerde yaşıyorlar, ama kalın kürkleri sayesinde soğuğu hissetmiyorlar ve bu sık tüyleri nedeniyle sıcağı hiç sevmiyorlar. Kiloları sayesinde hızlı koşabildikleri için koşmayı ve hareket etmeyi çok seviyorlar, kızak ve yük çekmede, kızak yarışlarında da kullanılıyorlar. Ömürleri ortalama olarak 11-13 yıl. Ağırlıkları ise dişilerde 16-23 erkeklerde de 20-27 kilogram. Çok kolay öğrenirler fakat eğitim verilmesi biraz zor, zira oldukça haylaz ve yaramazlar. Ancak duygusal, cana yakın ve dost canlısı olan güzel gözleri ve asil duruşlarıyla kendilerini sevdiriyorlar.
Husky Çiftliği’nde kızak gezimize başlamadan önce bu cana yakın yakışıklılarla tanışıyoruz ve yaşamları ile ilgili bilgi alıyoruz.
Akla hemen “yazık değil mi hayvanlara?” sorusu geliyor, biz de aynı soruyu sorduk tabii ve “hayır” yanıtını aldık. Her bir kızağı çekecek olan 6 husky, ikişerli üç sıra halinde kızaklara, çekecekleri kızaklar da ağaçlara bağlılar.
Yerlerinde duramıyorlar, bağlı oldukları ağaçları neredeyse sökecekler, sürekli ileri doğru atılmaya çabalıyor ve sürekli hep bir ağızdan havlıyorlar. Bence birazdan bizi kızaklarla muhteşem ormanda gezdirecekleri için heyecanlılar.
Kulübelerinde olanlar da aynı şekilde yerlerinde duramıyor, ya kulübenin içinde dört dönüyor ya da tellere tırmanmaya çabalıyorlar. “Bu onların doğasında var, hareket halindeyken ya da koşarken mutlular, zaten istemedikleri zaman kızağı çekmezler.” diyor bakıcıları. Çiftlikte yeni doğmuş yavrular da dâhil yerinde duramayan ve sürekli havlayan, uluyan 250 husky var, gürültüyü siz hayal edin artık.
Kızaklara binmeden önce sıkı bir eğitim alıyoruz, zira kızakları biz kullanacağız.
Rota belli, belirlenmiş bir alanda sadece bir kızağın geçeceği genişlikteki yolu huskyler zaten ezbere bildikleri için biz onlara ve görevlilere güveniyoruz. Kızaklara yine ikişer kişi bineceğiz, bir kişi oturacak, kızağı kullanacak kişi ise arkada, ayakta, ayakları kızağın arka tahtalarında olacak. Önde bir fren sistemi var, bu alt ucu tırtıklı bir demir levha. Hayvanları yavaşlatmak isteyince hafif hafif bu frenin üzerine basılacak, durdurmak için ise iki ayağınızla birden çubuğun üstüne basacaksınız. Ancak o kadar hareketli ve atılgan hayvanlar ki hele bir de zayıfsanız, istediğiniz kadar basın hemen durduramıyorsunuz, hatta bazen sizinki dursa da arkadaki duramıyor ve bir anda, tıpkı geyiklerde olduğu gibi, huskyler de yanı başınızda beliriyorlar. Ancak bunlar da geyikler gibi insanlarla oldukça uyumlu ve dost canlısı oldukları için korkmaya gerek yok. Zaten en önde ve arkada birer görevli kar motorlarıyla sürekli gözleri önde ya da arkada, anında müdahale ediyorlar.
Çevrenin güzelliklerini anlatamam, ağaçların üzerinde birikmiş karlar, sarkmış dallar ve karlarla kaplı çevrenin muhteşem görüntüleri bize yine unutulmaz anlar yaşatıyor.
Sanki tüm manzaralar aynı ama benim için fark etmiyor, daha da ileriye gitmek, her kareyi görmek fotoğraflamak istiyorum çünkü her kare ayrı bir güzellik sergiliyor. Gezi bittiğinde biz de mutluyuz, kışın çok çalışıp yaz aylarında yatıp dinlenen huskyler de.
Orman güzel, manzaralar muhteşem, huskyler çok sevimli.
Bizler de Ren geyikleri ve huskylerle tanışıp onlarla geçirdiğimiz güzel bir gün geçirdiğimiz için keyifliyiz.
Özellikle de sevimli hayvancıklara eziyet vermediğimiz, onların da bu durumdan şikâyetçi olmadıklarını öğrendiğimiz için mutluyuz.
Bu güzel günün ardından Laponya’daki son durağımız Saariselka’ya hareket ederken, konaklayacağımız “İglo Otel”i çok merak ediyorum, ancak aklım kar motorlarıyla yapacağımız safaride zira eğer şansımız varsa “kuzey ışıkları”nı görebileceğiz. Zaten buralara kadar gelmemdeki en büyük amaç ışıkları görebilmek, bu inanılmaz doğa olayını fotoğraflayabilmek.
Yazı dizisinin diğer bölümlerine buradan ulaşabilirsiniz:
1. Bölüm: https://gezimanya.com/GeziNotlari/buyuleyici-bir-kis-masalina-yolculuk-beyaz-ulke-laponya
2. Bölüm: https://gezimanya.com/GeziNotlari/beyaz-ulke-laponya-santa-claus-koyu
3. Bölüm: https://gezimanya.com/GeziNotlari/beyaz-ulke-laponya-buz-otelde-konaklamak
4. Bölüm: https://gezimanya.com/GeziNotlari/beyaz-ulke-laponya-buzkiran-gemisi-polar-express
5. Bölüm: https://gezimanya.com/GeziNotlari/beyaz-ulke-laponya-luosto-ve-ren-geyikleriyle-kizak
6. Bölüm: https://gezimanya.com/GeziNotlari/beyaz-ulke-laponya-husky-safarisi
7. Bölüm: https://gezimanya.com/GeziNotlari/beyaz-ulke-laponya-kuzey-isiklari-ve-iglolar