Sri Lanka gezimizin en keyifli anlarından biriydi bu safari. Tabii bunda hem eşsiz doğanın, hem muhteşem manzaraların hem de çılgın şöforümüz Cumili’nin büyük payı vardı.
Kandulla Ulusal Parkı’nda yapacağımız safari için öncelikle araç değiştiriyoruz. Yeni bindiğimiz araç yaklaşık 30 senelik eski bir jeep. Ama yani kapılarını kapatmak için bindikten sonra kapılar ip ile de bağlanıyor, o kadar eski yani.
Bu jeep’in sürücüsü Cumili. Rehberimiz Cumili’nin o bölgenin en iyi safari şöförü olduğunu söylüyor. Bizde aklı yarı oynak izlenimi yaratsa da, daha sonradan rehberin haklı olduğunu bire bir görüyoruz. Diğer araçları sollarken kendine has kahkahasını atarak ilerliyor Cumili. Araç sollamaları tüm Sri Lanka’nın genelinde olduğu gibi allaha emanet.
Ön kapının kilidi yok, kapanmayan kapıyı basit bir temizlik bezi ile bağlayarak çözüm bulmuşlar. Tabii bu koltukta yolculuk yapanın saatte 90 km hızla giderken hissettiği güven duygusunu anlatmama gerek yok sanırım. Tam kelle koltuktayız yani.
20 dakikalık asfalt yolculuğu sonrası Kandulla Ulusal Parkı’nın girişine varıyoruz. Cumili burada inip, biletlerimizi almaya gidiyor. Ardından gelip, ayakları ile arabanın tepesine çıkıp, o çılgın kahkahasını patlatıyor. Bu sırada çevrede sıra bekleyen diğer jeeplerdekiler “İşiniz zor” der gibilerden bize bakıyor. Hadi bakalım...
Yaklaşık 15 dakika kadar yollara bata çıka ilerleyip, nehir kıyısında açık bir alana varıyoruz. Vahşi fil sürüsünün banyo yapmasını izliyoruz. Tabii ki fillere en yakın araç bizimki, en güzel fotoğraflar da doğal olarak. Çünkü Cumili gerçekten bir harika. Bataklıkların içine bata çıka ilerliyoruz.
Bir taraftan günbatımını izliyoruz, bir taraftan vahşi doğayı. Manzara gerçekten muhteşem. Bebek filler kendileri yemek yemezmiş, yanındaki anne fil onun için ot topluyor, bebeğinin ağzına veriyor. Annelik, insan da olsa hayvan da olsa değişmiyor yani.
Filler genelde günde 4 saat uyuryor, onu da gündüz uyuyor. Gece ise ayakta kalıyorlar. Yan yatarak uyuyorlar. Bekar erkek filler de aile kurana kadar genelde tek başlarına takılıyorlar. Çiftleşecek bir dişi fil bulunca da çiftleşip aile kuruyorlar. Etrafta tek başına bir fil görürseniz anlayın ki hem erkek, hem de bekar...
Bu bölgede fillerin toplu halde nehri geçişini, iki filin birbirine kur yapmasını, anne filin yavrusunu beslemesini çok yakından görme fırsatı bulduk.
Ardından nehirde balıkçılıkla ilgilenenlerin üzerinde durdukları çubukları ve çeşitli kuşları gördük ve ardından güneşin batışına yakın dönüş yoluna geçtik.
Dönüş yolunda çılgın şoförümüz ne kadar usta bir şoför olduğunu kanıtlıyor bize. Tamamen çamura batmış bir aracın yanında durup direksiyona geçerek, aracı çamurdan kurtarıyor.
Aracı kurtarmaya gelen ve bir türlü cesaret edemeyen birkaç araç ve bizim tezahüratlarımızla tekrar arabaya dönüyor yanında kendine has kahkahası ile birlikte. Gerçekten çok şanslıydık ki, Cumili gibi bir şöförümüz vardı. Kendisini tekrar alkışlıyorum!