Vakit gece yarısını çoktan geçmişken yağmurlu ve korkunç İstanbul trafiğinden güçlükle kurtulmuştu Büyük Balkan Turu otobüsümüz. Beylikdüzü yolunda ancak ilerleyebiliyordu. Yıllardır üst üste acı kayıplar yaşamış, yaşama sevinci örselenmiş ve yıpranmış annemi bu geziye zor ikna edebilmiştim. Çünkü ben insanı en mutlu eden şeyin gezmek ve yeni keşifler olduğunu düşünüyordum.
7 Gün 7 Ülke 3.500 km. yol. Büyük Balkan Turu otobüsü henüz şehirden böyle zor çıkabildiğine göre hiç kolay olmayacak bu iş diye düşündüm. Yol yakınken 'Durdurun otobüsü biz gitmiyoruz' deyip dönmeli miydim? :) Bu yazı inançla çıktığı yoldan asla geri dönmeyenlerin olsun o zaman:))
Büyük Balkan Turu Ülkeleri
Selanik (Yunanistan)Üsküp (Bosna Hersek)
Belgrad (Sırbistan)
Saraybosna (Bosna Hersek)
Dubrovnik (Hırvatistan- Croatia)
Kotor ( Karadağ-Montenegro)
Tiran (Arnavutluk-Albenia)
Ohrid (Makedonya)
Manastır (Bitola-Makedonya)---------------İstanbul
Arada birçok ekstra durak görülmesi, gezilmesi, tadılması gereken birçok güzellik. Yazarken bile bu kadar uzun süren liste yaşarken çok daha yoğun ve keyifliydi elbette.
Balkanlar bu güne kadar hep bolca göz yaşıyla yaşadığı savaş ve kayıplarla anılmış bir coğrafya. Ama artık gözünü geleceğe, umuda ve yeni dünyaya çevirmek istiyor gibi. 500 yıl Osmanlı bayrağı altında Müslüman'ı, Hıristiyan'ı, Sırp'ı, Hırvat'ı Boşnak'ı bir şekilde yaşamışlar birlikte. Belki bu topraklar bu kadar verimli, bu ırmaklar bu kadar temiz ve doyumsuz olmasa daha da yaşarlardı.
Ama bilirsiniz, güzellerin başı dertten kurtulmaz hiç. Belki o yüzden yaşandı bunca savaş ve gözyaşı. Artık bitsin bu son olsun. Birlikte kardeşçe yaşayalım istiyor herkes. Bu cennet topraklardaki Boşnak'lar dört gözle bekliyor Türkiye'den gelecek kardeşlerini. Sokaklarda dolaşırken hiç yabancılık çekmezsiniz buralarda. Hemen her dükkanda Türkçe bilen birini bulur, ince belli çay ikramı alırsınız biraz sohbetten sonra.
Püf Noktaları:
# Çok girişli Shengen vizesi olmazsa olmaz. Aman dikkat. Gerçi Yunanistan ve Arnavutluk dışındaki diğer ülkeler Türk vatandaşlarından vize istemiyor ama Shengen bölgesine bir kaç defa giriş yapmış olacağınız için vizenizin çok girişli multi Shengen olmasına dikkat edin. (Eğer yeşil pasaportluysanız hayat size güzel tabi. Vizesiz elinizi kolunuzu sallayarak giriş çıkış yapabilirsiniz.)
# Bu tür otobüslü turlarda dikkat etmeniz gereken şeylerden en önemlisi yanınıza mümkün olduğunca az eşya almaktır. Her gün yeni bir otelde kalacağınız için hafif bir bavul veya ufak bir sırt çantası sizi ekstra yorgunluktan koruyan en önemli ipucu.
# Otobüslü turlarda ilk gün oturma düzeni rezervasyon sırasına göre olur ancak sonraki günler önden arkaya dönüşümlü olarak her gün değişir. Her gün hep önde mi ya da arkada mı oturacağım vesvesesine kapılmayın.
# Yanınıza mutlaka ufak banknotlar halinde Euro alın. Gittiğiniz her ülkenin yerel para birimi var ama bozdurmaya pek de gerek yok. € her kapıyı açıyor son tahlilde ;)
# Az zaman çok ülke turlarında beklentiniz her yeri tanımak ve uzmanı olmak değil pek çok yerden ufacık lezzetler alıp bir sonraki seyahatiniz için notlar ve tekrar gidilecekler listesi hazırlamak olmalı.
# Balkanlar, özellikle kuzey ve iç kesimler biraz serin olabiliyor. tedbirli olun. Yurdumuza 'soğuk ve yağışlı hava kütlesi' hep Balkanlar'dan geliyor unutmayın:)
Gittiğimiz diyarlardan bir sonraki yazıda uzun uzun bahsedeceğim. Ama şimdilik kısacık ipuçları dursun şurada bir kenarcıkta.
Büyük Balkan Turu'nda Yapmadan Dönme
# Üsküp çarşılarında esnafla Elveda Rumeli tadında sohbetler etmeden, Üsküp köylerinin tertemiz havasında kurutulmuş 'kuru et' almadan,
# Belgrad'da Nikola Tesla Müzesi'ni gezmeden,
# Saraybosna'da Başçarşı'da sokak çeşmesinden kana kana su içmeden (Tekrar buraya dönmeyi garantilemek için;).
# Mostar Köprüsü altında paçaları sıvayıp pırıl pırıl sulara ayak basmadan,
# Yolculuk boyunca otobüs korosunun söylediği şarkılar avazın çıktığı kadar eşlik etmeden,
#Poçitel'in enfes taş yokuşlarından bir solukta kaleye tırmanıp Neretva Irmağı'nın turkuaz sularını tepeden selamlamadan,
# Dubrovnik ve Kotor'un Ortaçağ sokaklarında zamansız ve mekansız hayallerde kaybolmadan,
# Manastır'a kadar gidip Atatürk'ün okuduğu askeri İdadi'yi ve ona gözyaşlarıyla aşkını anlatan Eleni'nin balkonunu görmeden,
# Ohrid Gölü'nde bir tekne turu yapıp, göl sularına bir balığın karnında yetişen meşhur Ohrid incilerinden almadan dönme.
Büyük Balkan Turu'nda Tatmadan Dönme
# Selanik'te Beyaz Kale önünde satılan enfes Yunan simidini çıtırdatmadan,
# Üsküp'ün meşhur Cevapcici'sini yemeden,
# Belgrad Moskova Pastanesi'nde enfes pastaların tadına bakıp hayran olmadan,
# Leziz Balkan etlerinden yapılmış tandırdan koca bir tabak götürmeden,
# Saraybosna Baş Çarşı'da külde pişirilen enfes Boşnak mantısının tadına bakmadan,
# Blagaj Tekkesi'nin berrak turkuaz sularından tutulmuş enfes alabalıklara doymadan,
#Trebijne sokaklarında kaybolup tesadüfen rastladığın restoranda koskoca bir tabak enfes köfteyi yemeden,
# Budva'da denize ayaklarını sokup tazecik kalamarları enfes yöre şaraplarına katık etmeden,
# Yolda rastladığın teyzelerden bahçe ürünlerini satın almadan,
# Taze yapılmış tereyağlı enfes Kavala kurabiyesi yanında yeni demlenmiş ince belli çay ile Balkanlar'a hüzünlü bir veda etmeden dönme.
Buralara gelmişken...
Güzeller güzeli teyzelerin yanaklarından, bebeklerin bileklerinden, kedilerin kulaklarından da öpmeden dönme...
Hangi dinden, hangi dilden olursa olsun Balkan toprakları seni bekliyor. Döndüğünde sen asla eski sen olmayacaksın artık. Rumeli türküleri yüreğinde çok başka yerlere dokunuyor olacak. Kalbinden, aklından koca bir parça kalacak bu havası, suyu ve insanı tertemiz memlekette.