Erzurum’da Keşfedilmeyi Bekleyen 12 Muhteşem Yer

Doğu Anadolu Bölgesinin popüler kayak merkezine sahip olan Erzurum denizden 2 bin metre yükseklikte, 360 bin nüfuslu bir şehirdir. Erzurum geçmişten günümüze pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış, pek çok kültürden kalıntılar barındıran bir ilimizdir. Erzurum için masallar ve türküler diyarı da denmektedir. Buradan dadaşların namı Anadolu’nun tüm bölgelerine yayılmıştır. Günümüzde hem yurt içi hem de yurt dışından gelen turistler kış sporları için bu şehrimizi tercih etmektedirler. Palandöken Dağı şehre çok yakın olmakla beraber Nisan ayının ortalarına kadar kayak yapmak mümkün durumdadır. Erzurum köklü bir tarihe sahiptir. M.Ö. 4000 yılına kadar uzanmaktadır.

Şehirde yapılan pek çok kazı çalışması neticesinde Kimerler, Persler,Safaviler, İlhanlılar, Sasaniler, Araplar, Moğollar, Selçuklular, Bizanslar, Romalılar, Medler ve İskitler gibi birçok medeniyetin kalıntılarına rastlanmıştır. 12. Yüzyılda Selçuklu imparatorluğu döneminde şehir Doğu Anadolu başkenti olmuştu. Erzurum’un adı değişen hanedanlıklarla beraber pek çok kez değişmiştir. Yüzyıllar boyunca Erzurum önemli ticaret yollarının kesiştiği bir nokta olmuştur. Şehirdeki tarihi kalıntı ve eserlerin çoğu bozulmadan ya da herhangi bir tahribata uğramadan günümüze kadar gelebilmiştir. Tüm bu merak uyandırıcı tarihi eserlerin yanı sıra Erzurum’da mutlaka görülmesi gereken doğal güzellikler de bulunuyor. Bu vesile ile hazırladığımız Erzurum’u ziyaret ettiğinizde mutlaka görmeniz gereken yerler listemize buyurun… Unutmadan özellikle siz de corona döneminde evde kalan ve gezerek kendinizi yenilemek isteyen fakat uzağa gitmeye de çok cesaret edemeyen bir Erzurumluysanız bu liste gerçekten de tam size göre!

Palandöken

Erzurum denilince akıllara ilk olarak hiç şüphe yok ki Palandöken gelmektedir. Özellikle kış sporu tutkunlarının bir numaralı adresi denebilir. Ayrıca dağ turizmi açısından da oldukça hareketlidir. Erzurum merkeze sadece 7 km mesafede olan Palandöken şehir merkezinden de net bir şekilde görülebilmektedir. Havalimanına ise sadece 30 dakikalık bir mesafede bulunmakla beraber erişim oldukça kolaydır. Uluslararası Kayak Federasyonu (FIS) tarafından slalom yarışları için ilk tescilli iki pist buradadır. 2011 senesinde ise 25. Dünya Üniversiteler Kış Oyunları burada yapılmıştır. Palandöken kayak merkezinin en önemli özelliklerinden bir tanesi dünyanın en uzun ve dik pistlerine sahip olmasıdır. Rakım olarak da oldukça yüksek olan Palandöken New York Times Gazetesi tarafından dünya üzerindeki 41 kayak merkezi arasında 18. Sırada gösterilmiştir. Palandöken’de sadece kayak tutkunları için pistler değil, yamaç paraşütü, snowtube, paintball, dağcılık gibi sporlarla ilgilenenler için de uygun alanlar bulunuyor. Palandöken kayak merkezinde pek çok konaklama seçeneği bulunduğundan buraya hem erişim hem de konaklamak için yerleşme oldukça kolay.

2

Çifte Minareli Medrese

Yakutiye ilçesinde bulunan ve caddenin kuzey ve güney doğrultusunda uzanan iki katlı ve açık avlulu, dört eyvanlı olan medrese Anadolu’nun en önemli Selçuklu eserlerinden bir tanesidir. UNESCO'nun Dünya Miras Geçici Listesi'ndeki Çifte Minareli Medrese öne çıkmaya devam ediyor.  Anadolu Selçuklu Sultanı 1. Alaeddin Keykubad'ın kızı Hüdavent Hatun tarafından yaptırılmıştır. Gece görüntüsü ise oldukça etkileyicidir. Yapının dış surları yani doğu cephesi eksenden hafifçe güneye doğru kaydırılmıştır. Cephede görülebilecek beşgen çıkıntı ise eski surlara ait kulelerden sadece bir tanesidir. Batı cephesinde mazgal pencere ve saçak altında taş çörtenler bulunur. Güney kısmında ise yine ilgi çekici bir kümbet yer almaktadır. Yapı taşıdığı çift başlı kartal, ejder, hayat ağacı gibi dikkat çekici özellikleri ile buraya gelen turistlerin ilgi odağı olmaktadır. Erzurum ziyaretiniz sırasında görmek isteyebileceğiniz tarihi yerlerden.

Üç Kümbetler

Çifte Minareli Medrese’nin hemen güneyinde bulunan Üç Kümbetler, Anadolu’daki anıt mezarları arasında en önemli ve dikkat çekici olanlardan bir tanesidir. Üç Kümbetin en büyüğünün 12. Yüzyıl sonlarında yapıldığı ve Emir Saltuk’a ait olduğu düşünülüyor. Diğer kümbetlerin 14. Yüzyılda yapıldığı düşünülmekle beraber kimlere ait olduğu da bilinmiyor. Kümbetlerin hemen yanında kare şeklinde küçük bir yapı bulunmaktadır. Bu yapının ne olduğuna dair farklı görüşler söz konusu. Bunun ya bir kümbet ya da mescit olduğuna dair görüşler bulunuyor. 1956 yılında Üç Kümbetler, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından tadilata uğramış ve onarılmıştır. Kesme taştan yapılmış olan Emir Saltuk Kümbeti yüksek kasnaklı sekizgen gövdelidir. Üzerinde külahla örtülmüştür. İki renkli kesme taştan yapıldığı görülen kümbetin kasnak nişlerindeki kabartmalar dikkat çekicidir. Kabartmalar arasında yarasa, yılan, boğa, kartal gibi figürler bulunmaktadır. Türk kültür mirasının en önemli eserlerinden biri olan Üç Kümbetlere seyahatiniz esnasında uğramanızı öneririz.

 

Yakutiye Medresesi

Yaklaşık 7 asırdır insanların hizmetinde olan Yakutiye Medresesi’nin geçmişi İlhanlılara dayanıyor. İlhanlı hükümdarı Sultan Olcaytu döneminde yaptırılan medrese Anadolu'daki kapalı avlulu medreselerin en büyüğü olma özelliğindedir.  Medrese kent merkezinde yer almaktadır ve 1310 yılında yaptırılmıştır. İnşasını Hoca Yakut Gazani'nin yapmış olması nedeni ile mimarın ismini taşıması uygun görülmüş ve Yakutiye Medresesi denmiştir. Medresenin dengeli mimarisi, planlı düzeni ve iri motifleri oldukça ilgi çekmektedir. Tarihi medresede ayrıca kartal ve hurma yaprak figürleri gibi Türklerin Orta Asya'daki önemli simgelerini barındırmaktadır. Yapıldığı dönemden itibaren yüzyıllar boyunca eğitim merkezi olarak kullanışmış olup pek çok ilim adamının çıkmasına da imkân tanımıştır.

 

Tortum Şelalesi

Erzurum’a 87 km mesafedeki Uzundere ilçesinde bulunan şelale dünyanın en büyük şelalelerinden bir tanesidir. Şelale, UNESCO'nun Dünya Mirasına aday gösterilmekle beraber turistler tarafından yoğun ilgi ile karşılanıyor. İlçe, 48 metre yüksekten dökülen şelalesinin yanı sıra Yedigöller, Tortum Gölü, Öşvank Kilisesi, yaylalar ve sıradağları ile macera tutkunlarına büyük bir fırsat sunuyor. Bölgede doğal güzelliklerin tadını çıkarırken pek çok restoran ve kafede oturup bir şeyler tadabilir ve içeceklerinizi yudumlarken şelalenin eşsiz manzarasının keyfini çıkarabilirsiniz.

4

Erzurum Kongre Binası

Erzurum’da Kongre Meydanında bulunan Kongre Binası 1876 yılında yaptırılmıştır. İlk olarak Ermeni Mektebi olarak kullanılmış olsa da daha sonra sanat okuluna dönüştürülmüştür. Erzurum Kongresi'nin toplandığı bina olarak da bilinen yapı maalesef 1925 yılında ortaya çıkan bir yangın nedeni ile hasar almıştır. Yangın sırasında yapının hemen hemen tüm ahşap kısımları zarara uğramıştır. Ancak sonradan yapılan restoran çalışmaları ile eski ihtişamına kavuşturulmuştur. Yapı, U planlıdır. Bodrum kat ve üzerinde iki kat mevcuttur. Kuzey cephede üç katlı bir yapı söz konusudur. Orta kısmı ise güney tarafına taşkın bir vaziyettedir. Yay kemerli bir giriş kapısı vardır ve üzerinde küçük bir balkon kapısı yer almaktadır. Giriş koridorunun iki yanında da birer oda bulunmaktadır. Diğer odalar ise U şeklini takiben yayılan bir özelliktedir. İkinci kata çıkmak için girişin tam karşısındaki çift yönlü merdiven kullanılmaktadır. İkinci katta müze olarak kullanılan Kongre Salonu bulunmaktadır. Yapının önünde ise 2000 senesinde 3. Ordu Komutanlığı tarafından hediye edilmiş olan bronz Atatürk heykeli görülmektedir. Erzurum’un simgelerinden olan yapıyı siz de ziyaret etmek isteyebilirsiniz.

Rüstem Paşa Kervansarayı

Kervansaray, Erzurum’un Fevziye Mahallesi, Menderes Caddesinde bulunuyor. 1544-1561 yılları arasında Kanuni Sultan Süleyman’ın Sadrazamı Rüstem Paşa için yaptırılmıştır. Erzurum’un en işlek kervansaray yolları üzerinde olmasına rağmen şehirde kervansaray yaptırılmamıştır. Bu yapı her ne kadar kaynaklar içerisinde bedesten ya da kervansaray olarak geçse de yapı itibarı ile han olarak anılmaktadır. Dikdörtgen bir avlusu bulunan kervansarayın içerisinde kesme taştan yapılmış revakların arkasına saklanmış odalar bulunmaktadır. İki kapılıdır. Hem batı hem de doğu yönünde sivri kemerli ve tonozlu iki geçiş yeri bulunmaktadır. Avlu çevresinde toplamda 32 hücre yer almaktadır. İkinci katında koridor çevresinde sıralanmış olan basık tonozlu odalar yer almaktadır. Erzurum’un en önemli tarihi simgelerinden olan kervansaray hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çekmektedir.

3

 

Narman Peribacaları

Rüzgâr ve su erozyonunun yıllar içerisinde toprakları aşındırması ile meydana gelen Narman Peribacaları özellikle fotoğraf tutkunlarının uğrak yerlerinden olmaya devam ediyor. İnsan elinin hiçbir şekilde değmediği peribacaları tamamen doğal yollardan oluşmuştur. Toplamda 62 km uzunluğundaki üç vadiden oluşmaktadır. Halk arasında ise bu peribacalarına Doğu’nun Kapadokya’sı da denilmektedir. Peribacalarının tanıtımı için başta şehirdeki Atatürk Üniversitesi olmak üzere çeşitli kurumlar etkinlikler ve festivaller düzenlemektedir. Ayrıca bu alanda kesinlikle yapılaşmaya izin verilmeyerek doğallığının korunması sağlanıyor. Burayı ziyaret ettiğinizde eğer konaklamak isterseniz Pasinler ilçesindeki konaklama seçeneklerine bakabilirsiniz.

Çoban Dede Köprüsü

İlhanlılar döneminde 1297-1298 arasındaVezir Salduzlu Emir Çoban Noyan tarafından yaptırılmış olan Çobandere Köprüsü 720 yıllık bir tarihi günümüze taşıyor. Yüzyıllar önce yapılan köprünün günümüze kadar sorunsuz bir şekilde gelebilmesinin nedeni ise yapıda kullanılan harç ve taşlar. Ayrıca tabanına konulmuş olan ardıç ağaçları da yapıyı güvenli bir şekilde desteklemeye devam etmektedir. Toplamda 220 metre uzunluğa sahip olan köprünün kemer açıklığı ise 16,8 metredir. Tam 7 kemeri bulunmaktadır. Kırmızı, gri renkli taşlardan ve siyah kemerlerden yapılmış olan köprü her ne kadar bataklık bir alana kurulmuş olsa da ayaklarının altına yerleştirilmiş olan ardıç ağaçları sayesinde bugünlere kadar gelebilmiş durumda. Ticaret ve savaşlar açısından oldukça kritik bir öneme sahip olan köprü Erzurum seyahatiniz esnasında görmek isteyeceğiniz tarihi miraslardan.

Tortum Gölü

Doğu Anadolu’nun doğal güzelliklerinden bir tanesi olan Tortum Gölü, Erzurum merkeze 35 km mesafede yer almaktadır. Göl, 1800’lü yıllarda Kemerli Dağ’dan inen heyelan ile meydana gelmiştir. Dik ve dar olan vadide doğal bir çanak görünümü oluşturmakta ve 8 km boyunca uzanmaktadır. Özellikle sonbahar ve yaz aylarında çevre ilçelerden çok fazla insan buraya akın etmektedir. Ayrıca bazı zamanlarda göl çevresinde birtakım şenlikler de düzenlenmektedir. İlçede yüzlerce kuş ve bitki türü dikkat çekmektedir. Göldeki yarımadada karavan ve çadırlarda konaklamak mümkün oluyor.

Hınıs Kanyonu

Erzurum’un Hınıs ilçesinde bulunan Hınıs Kanyonu, dünyanın bozulmamış ve saf hali ile kalmış nadir örneklerinden bir tanesidir. Hınıs çayı, kanyonun her iki tarafından da geçmektedir. Kanyon 7 km uzunlukta olup çevresinden geçen Hınıs Çayı pek çok kuş türüne de ev sahipliği yapmaktadır. Bölgenin en önemli doğal güzelliklerinden olan kanyon özellikle bahar aylarının gelmesi ve suların yükselmesi ile ayrıca eşsiz bir güzelliğe bürünüyor. Sadece bahar aylarında değil, kış aylarında kar kaplı doğal güzelliği ile de turistlerin ilgisini çekiyor. Kanyonda pek çok doğa sporu yapmakta mümkün. Özellikle dağcılık ve rafting en popüler aktiviteler arasında yer alıyor.

İspir Yedigöller

Rize-Erzurum sınırında yer alan volkanik göller her yıl sayısız ziyaretçinin ilgisi ile karşılaşıyor. Kaçkar Dağları’nın arasında tertemiz havası ve eşsiz manzarası ile dikkatleri çekiyor. Farklı boyutlarda toplamda 11 gölün hepsinin suları temiz ve içilebilir durumdadır. Ayrıca dağcılık sporu ile ilgilenenler için de oldukça ideal bir yerdir. 3 bin 200 metre yükseklikte bulunan Yedigöller’de her sene çeşitli dağcılık organizasyon ve aktiviteleri düzenlenmektedir. Bölge kamp turizmi için oldukça elverişlidir. Senenin hemen her ayında kar görülebilir. Yedigöller ayrıca eşsiz manzaraları ile fotoğraf tutkunlarının da yoğun ilgi gösterdiği yerlerden.