Türk Olup Gurur Duymak

Gezerken Türk Olmak” diye bir yazı yazmıştım geçenlerde. Olumlu ve olumsuz tepkiler geldi. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak dünyada gezerken aldığımız tepkilerin zamanla gitgide negatife dönmesi kimimizi üzüyor, kimimizi ise kızdırıyor. Ancak malesef realite bu. Hoşunuza gitsin ya da gitmesin, eskiden tüm dünyada bilinen “misafirperver Anadolu insanı, aydınlanmış modernleşmiş bir ülkenin vatandaşı” imajı yerini yavaş yavaş agresif politikaların savunucusu, kendisinden olmayanı dışlayan bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı imajına bırakmış durumda. Batılısı olsun, doğulusu olsun bizleri maalesef artık böyle görüyorlar. Ülkemize gelmeye korkan çok yüksek oranda bir kesim de var.

Ama bugün ben size bunun tam aksini söylemek istiyorum. Tutarsız mı buldunuz? Okumaya devam edin :)

Her ne kadar son dönemde yabancılarla konuşurken Türk olmak zor olsa da, hala değişmeyen bir şey var; o da tüm dünyanın Atatürk’e ve devrimlerine gösterdiği saygı. Nereye giderseniz gidin, kiminle konuşursanız konuşun, Atatürk’ü bildiklerini göreceksiniz. Sadece bilmek değil, bu ülke için neler yaptığını ve ne kadar büyük işler başardığını belki bizim ülkemizin insanlarından daha iyi bilenlerle tanıştık.

Sadece bilmek ve saymakla kalmıyorlar, dünyanın pek çok yerinde Atatürk’e duyulan saygıdan dolayı yapılmış anıtlar, Atatürk heykelleri ve duvarlarda onun sözleri var. Osmanlı İmparatorluğu Kuzey Afrika’da, Arap Yarımadası’nda ve Balkanlar’da 400 seneden fazla hüküm sürdü. Bu coğrafyalarda bir tane Türkçe konuşan Allah’ın kulu yokken, bu büyük insan 57 senelik ömründe yaptıklarıyla Latin Amerika’sından Orta Asyası’na, Uzakdoğusu’ndan Kuzey Avrupa’sına kadar heryerde sözlerini tarihe kazıdı. O yüzden bırakın ülkemizde gözü gerici siyasetle kararmış insanların söylediği kötü sözleri, tüm dünyada saygı gören atamızın izlerine bakın: Santiago-Şili’den tutun da KırgızistanIsık Göl’de Ruh Ordo’ya her yerdedir izler. Avrupa’da Belçika’da, Yunanistan’da, Çek Cumhuriyeti’nde,Budapeşte-Macaristan’da, komünist Küba’nın başkenti Havana’dan tutun kapitalist Amerika’nın dört bir köşesine Washington’a, New York’a kadar her yerde Atatürk’ün büstlerini görürsünüz. Çanakkale’de savaştığı Anzak askerlerinin vatanı Avustralya’da bile Atatürk’ün sözleri taşlara kazınmıştır. Hayatında hiçbir resmi devlet gezisine çıkmamış bir devlet adamının adının yüzlerce şehirde sokaklara, caddelere, parklara verildiğini görürsünüz.

Bu satırları 10 Kasım 2016 sabahı yazıyorum. Saat 9’u 5 geçe yine ülkede 1 dakikalığına hayat durdu. Yine milyonlarca insan bugün varlıklarının nedeni olan insana saygılarını göstermek için arabalarından inip saygı duruşuna geçti. Yine sirenler çalındı, fabrikalar durdu. Yine Türkiye bir damla gözyaşı dökerek kendisini karanlıktan çıkarıp bugünkü Türkiye’nin temellerini atan büyük insana yürekten bir selam verdi. Bu sene özellikle daha da belliydi bu sevginin ve özlemin büyüklüğü.

Maalesef son dönemde gezerken Türk olmak zor. Ama hala Atatürk’ün bıraktığı izler, bütün bu karanlık tablonun içinde aydınlık olmaya devam ediyor. Biz de dünyanın önde gelen gezi yazarlarına sorduk Atatürk’le ilgili ne düşündüklerini. Bir göz atın, göreceksiniz ki dünyayı gezerken Türk olmak artık ne kadar zorlaştıysa, Atatürk’ün çocuğu olmak hala o kadar gurur verici bir şey.

Huzur içinde uyu Atam.