Son zamanlarda yakın çevremizden sıkça duymaya başladığımız cümlelerin başını şüphesiz “İlk fırsatta doğa ile iç içe olacakları bir yerlere kaçma isteği” oluşturmaktadır. Kimi köyüne gitmek ister, kimi de doğanın içinde yeniden nefes alabileceği, sessiz sakin bir yerlerde birkaç gün geçirmek… Amaç zorlu iş yaşamı ve şehir hayatının getirdiği stresten birkaç günlüğüne dahi olsa kaçıp kurtulmaktır aslında.
Doğanın içinde olmak, ağaç yapraklarının hışırtısıyla uyuyup, kuş sesleriyle uyanmak… Kamp yapmayı sevenlere neden diye sorarsanız alacağınız cevap muhtemelen bunlar olacaktır.
Her ne kadar birçok kişi doğanın kalbinde bulunup, sessizliği dinleyerek deşarj olmaktan hoşlansa da, çoğu zaman bir çadırda konaklamanın getirdiği zorluklardan dolayı bu düşüncelerini gerçekleştiremezler. Gerçekleştirenlerin ise ilk kamp deneyimleri bolca şikayetle birlikte genellikle başlamadan sona erer. Böcek ısırmasından tutun da, çadırın su alması ve tuvalet sıkıntısına varıncaya kadar pek çok etken sorundur çünkü birçok kişi için… Oysa son zamanlarda ülkemizde de popülaritesi hızla artan bir kamp seçeneği bulunmakta. Glamping!
Özellikle pandemi sürecinde yeniden şekillenmeye başlayan tatil alışkanlıklarıyla birlikte adını sıkça duymaya başladığımız glamping aslında tüm dünya genelinde uzun süredir kullanılan kavramlardan biri. Basitçe ifade etmek gerekirse glamping, geleneksel kamptan çok daha rahat kabul edilen tesisler ve konaklamayı içeren lüks bir kamp türü. Peki son zamanlarda sıkça duymaya başladığımız kamp deneyiminden çok daha fazlasını ifade eden glamping nedir? İşte son zamanların gözde seyahat trendlerinden glamping hakkında merak ettiğiniz her şey…
Glamping Nedir?
İngilizcedeki glamorous (büyüleyici, göz alıcı) ve camping (kamp yapmak) kelimelerinin birleşmesiyle ortaya çıkan bu terim Türkiye’de hayatımıza yeni girmiş durumda. Bizim için yeni olsa da dünyada geçmişten beri sıkça tercih edilen bir tatil yöntemiydi. Hatta öyle ki ta 16.yy’da krallar ve hükümdarlar kendilerine bu tarzda büyük saray çadırları kurdurturlarmış. Dönemin zenginleri lüks bir tatil için bu yönteme başvururlarmış. Afrikalı ve Amerikalı gezginlerin safari turlarında çadırlarındaki konforu arttırmak istemeleriyle glamping gittikçe yayılmış. Böylece günümüze kadar gelmiş. Peki nedir bu glamping? Doğayla iç içe, sade ama lüks bir çadır keyfi desek yanlış olmaz. Sanki çadırda kalıyormuş gibi hissedebileceğiniz ancak her türlü ihtiyacınızın karşılandığı bir tatil türüdür. Bu sebeple bildiğiniz çadırlarda kalmaktan biraz daha farklıdır.
Kamp ile Glamping Arasındaki Farklar Nelerdir?
Bazıları için kamp yapmak bir tutkudur. Bazıları içinse çok zevkli ancak çok da uğraştırıcıdır. Kampa giderken yanınıza bütün ekipmanları almak zorunda kalırsınız. Çadır, uyku tulumu, mat, kamp ocağı, yemek ve temizlik malzemeleri gibi birçok eşya sırtınıza yük olur. Bununla da bitmez ve kaldığınız yerde tuvalet ve banyo gibi alanlar mevcut olmayabilir. Doğa tüm ihtiyaçlarınızı karşılamak için yeterli olsa bile lüks değildir. Eğer siz kamp yapmaktan hoşlanıyor ancak bu tür zorluklara katlanamıyorsanız işte tam bu noktada glamping sizin için devreye giriyor. Normal çadırların aksine ayakta durabileceğiniz, içinde koltuk ve yatak olan, mutfak ve banyosu bulunan, butik otel tarzında tasarlanmış bir çadır düşünün. Bu gibi hizmetler veren glamping noktalarında konaklayarak daha lüks bir kamp deneyimi geçirmiş olursunuz. Böylece size yalnızca doğanın tam ortasında bulunan bu çadırda kalmak ve anın tadını çıkarmak kalır.
Geçmişten Günümüze Glamping
İnsanlığın yerleşik hayata geçmeden önceki göçebe yaşantısı düşünüldüğünde kamp kültürünün ortak bilinçle hepimizin zihninin bir köşesinde varlığını sürdürdüğü aslında hepimizin bildiği bir gerçek. Eş zamanlı olarak dünyanın birçok yerindeki krallar, komutanlar ve imparatorlar evlerinden uzak geçirdikleri tüm zamanlarını, saraylarını veya kalelerini aratmayacak konfordaki çadırlarında geçirirlerdi. Örneğin 16. yüzyılda İskoçya’daki Atholl Dükü, kendisini ziyaret eden Kral 5. James ile annesini lüks çadırlarda ağırlamış ve bu çadırlara da kendi sarayındaki her türlü konforu taşımıştı. İngiltere Kralı 8. Henry ile Fransa Kralı I. Francis’in 1520 yılında yaptığı diplomatik zirve ise yine Fransa’nın kuzeyindeki 2 bin 800 çadırın kurulduğu bir alanda düzenlenmişti. Eski Türk boylarının ve Osmanlı sultanlarının kullandığı görkemli otağları da bu noktada unutmamak gerek elbette…
Glamping’in 20. yüzyılda popüler hale gelip bir tatil türü olarak günümüzdeki şeklini alması ise şüphesiz varlıklı Amerikalı ve İngiliz gezginlerin Afrika’da safariye merak salmasıyla birlikte başlamıştır. Sözkonusu turistlerin en maceracı olanları bile Afrika’da konfor ve lüksten vazgeçmek istemediği için geleneksel safari çadırlarına zaman içinde eklemeler yapılmasına, dolayısıyla da butik camping sektörünün doğmasına yol açmıştır. Elektrik jeneratörlerinden katlanabilir küvetlere, beyaz çarşaflı yataklardan halı ile döşenmiş çadırlara uzanan çok sayıda lüks unsur ise bu süreç içerisinde geleneksel kamp yöntemlerine entegre edilmiştir.
Türkiye’de coğrafi yapının yanı sıra mevsimlerin de bu aktiviteye uygun olması glamping kültürünün ülkemizde hızlı bir şekilde yayılarak uluslararası platformlarda tanınmasına imkan sunmaktadır.
Glamping Türleri Nelerdir?
Türkiye’deki glamping kampları daha çok çadır tipi (yurt çadırı, lotus belle ve kubbe çadır gibi), ağaç evi veya bungalov tarzında olmaktadır. Benzer şekilde lüks kamp deneyimi sunan karavan ve bungalovlar da yine glamping kategorisi içerisinde yer almaktadır.
Glamping çadır modellerine aslında Türk toplumu olarak çok uzak olduğumuz söylenemez. Öyle ki eski zamanlarda atalarımızın kaldığı otağ çadırları başta olmak üzere Kızılderili ve göçebe yaşayan toplumların çadırları da aslında glamping çadırlarıyla neredeyse aynıdır. Tek fark kumaş tipi ve büyüklüklerinin dışında, kullanış amaçları ve dayanıklılığıdır.
Glamping çadır modelleri, klasik çadırdan aslında çok daha büyüktür. Klasik kamp çadırları ile yapılan faaliyetlerde insanlar kendi sınırlarını ölçebilir ve konfor alanlarından ne kadar uzaklaşabildiklerini ölçümleyebilirler. Ancak glamping kültüründe bunu ölçümleyebilmek neredeyse imkansızdır. Çünkü glamping tamamen lükse dayalı bir kamp modeli olduğu için kendi sınırlarımızı ölçme, konfor alanlarının sınırlarını öğrenme ve mücadele ruhu gibi birçok kişisel gelişimden mahrum kalınmasına yol açmaktadır.
Klasik bir çadırın ağırlığı ortalama 1 ila 3.5 kg arasında değişim gösterirken, glamping çadırın ağırlığı ise 8 ila 15 kg arasında değişmektedir. Dolayısıyla bu çadırları sırt çantanızda taşımak neredeyse imkansızdır.
Glamping Çadır Türlerinin Özellikleri
Safari Çadırı: Safari çadırı, dikdörtgen biçiminde olup ahşap bir platform üzerinde bulunmaktadır. Çadır, alüminyum veya fiberglas direkler tarafından ayakta durur. Çadır yağmura ve güneş ışınlarına karşı oldukça dayanıklıdır.
Lotus Belle Çadırı: Belle çadırlarını diğerlerinden ayıran en önemli özelliklerden bir tanesi de ortasında bir adet merkezi çadırı destekleyen direk bulunmasıdır. Belle çadırları taşınabilir en büyük çadırlar arasında yer alıp, içerisinde birçok kişinin kalmasını sağlayacak büyüklüktedir. Bu türün en ünlüsü ise lotus belle çadırlarıdır.
Yurt Çadırı: Ahşap bir platform üzerine oturtulan çadırın yan duvarları yine ahşap bir yapıyla güçlendirilmiştir.Ülkemizde bu çadır türü çok kullanılmamakla birlikte, Avrupa’daki bazı ülkelerde kullanımına nadir de olsa rastlanabilmektedir.
Türkiye’de glamping kapsamında üç çeşit konaklama seçeneği vardır; bungalov, ağaç ev ve çadır. Bu üç seçenek de tatiliniz için hem konforlu hem de çok keyiflidir. Ülkemizdeki glamping alanları daha çok Ege ve Akdeniz bölgesinde bulunuyor. Biz de hem buralarda hem de başka bölgelerde bulunan en iyi glamping noktalarını sizler için listeledik. Öyleyse lafı daha fazla uzatmadan glamping turumuz başlasın.
Türkiye’deki Popüler Glamping Alanları
Perdue Glamping, Fethiye / Muğla
Harika bir manzaraya sahip Perdue, Faralya’da bulunuyor. Burada üç farklı oda kiralayabiliyorsunuz. Örneğin Superior Suite adlı oda sadece sizin için hazırlanmış oluyor. Size ait bir bahçe ve hamak, jakuzi, veranda ve denize özel ulaşım ile kimse olmadan doğanın tadını çıkarabiliyorsunuz. Ayrıca kiraladığınız odada; iki kişilik geniş yatak, elbise dolabı, mini bar, kablosuz internet bağlantısı, klima, bluetooth hoparlör, duş/WC, saç kurutma makinesi gibi bütün ihtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz imkânlar mevcut. Bu oda gibi Infinity Suit ve Garden Suit adlı diğer iki odayı da kiralayabilirsiniz.
Peki sadece denize girip odanızda dinlenecek misiniz? Elbette tatiliniz bununla sınırlı değil. Dilerseniz açık hava sinemasında film izleyebilir, tekne turuna çıkarak Kelebekler Vadisi, Kabak ve Cennet Koyu’nu keşfedebilirsiniz. Yamaç paraşütü, doğa yürüyüşü, yoga ve masaj yapma imkânınız da var. Perdue; balayı için çiftlerin tercih edebileceği, yalnız kalmak veya sakinlik arayan insanların gelebileceği, doğayla iç içe bir yer. Eğer isterseniz https://perdue.com.tr/ ‘den rezervasyon yaptırabilirsiniz.
Club Amazon, Bördübet / Muğla
Sıradaki glamping noktamız Marmaris-Datça arasında kalan Bördübet bölgesinde yer alıyor. 35 yılı aşkındır hizmet veren Club Amazon, ormanın içinde iyi bir tatil geçirmeniz için kapılarını size açıyor. Glamping çerçevesinde baktığımızda konaklamanız için çok çeşitli imkânları var. Yani kiralayabileceğiniz şeyler sadece bir çadır veya bir odadan ibaret değil. Butik Van, Çingene Arabası, Taş Oda, Mini Bungalov, Glamper Car (Bonibon Oda) gibi farklı konseptte odalar var. Butik Van ve Çingene Arabası en çok tercih edilen ve sevilen odalar olsa bile diğerleri de oldukça keyifli. Mesela mini bungalovlar adeta şirinlerin pasta evleri gibi. Glamper Car olarak bilinen odalar ise aslında küçük bir karavan. Cam tavanı sayesinde gece yıldızları seyredebilirsiniz. Çiftler, çocuklu aileler ve tek kişi kalacaklar için farklı farklı tasarlanmış odalarda konaklamak mümkün. Daha fazla bilgi edinmek isterseniz https://clubamazon.com.tr/ adresini ziyaret edebilirsiniz.
Mona Glamping Caravan Suites, Seferihisar / İzmir
Burası Seferihisar merkezine 7 dakikalık bir mesafede bulunuyor. Bu tesis sayesinde mandalina ve çam ağaçlarının arasında, güzel kokular eşliğinde konaklayabilirsiniz. Kiralayabileceğiniz odalar 5 adet karavan (Hygge Karavan, Rustic Karavan, Classy Karavan, Retro Karavan, Ruby Petfriendly Karavan), 3 adet glamping çadır ve 1 adet tiny house şeklinde düzenlenmiş. Ayrıca buranın şöyle bir güzelliği var; serpme kahvaltınız odalar için ödediğiniz fiyata dâhil. Öğle ve akşam yemeğinizi ise Mona Cafe’den yapabiliyorsunuz. Dilerseniz dışarıdan yiyecek ve içeceğinizi getirebilirsiniz. Bu sayede hem açık mutfağı kullanarak kendinize yemekler hazırlayabilir hem de mangal alanında mangal yapabilirsiniz. Seferihisar’a kadar gelmişken şarap tadımı yapmadan sizi alandan göndermiyorlar, bizden söylemesi. Ayrıca bisiklet ve yürüyüş turları yapabileceğiniz toplu etkinlikler de düzenleniyor. Teos Antik Kenti de kampın yakınlarında mutlaka görmeniz gereken güzelliklerden. Böylece tatilinizi sıkılmadan geçirebilirsiniz. Daha fazla ayrıntı için https://www.monacamp.com/ adresini ziyaret edebilirsiniz.
Campo Portakal Eco Glamping, Çıralı / Antalya
Burası “Eco Glamping” özelliği sayesinde daha çevreci bir anlayışla hizmet veriyor. Bulunduğu yerde 2200 m²’ lik bir alan boyunca organik portakal ağaçları mevcut. Zaten ismi de buradan geliyor: Campo Portakal. Bu doğal mekânda 2 büyük ana çadır, safari çadırı, bedevi çadırı ve “Bell Tent” olarak bilinen çan çadırında kalma imkânınız var. Çadırların içine yatak, mutfak ve banyo gibi ihtiyaç alanlarınız da özenle yerleştirilmiş. Ayrıca şunu da belirtelim; çadırların içindeki mobilyalar Hollanda’dan özel olarak getirtilmiş ve çoğu geri dönüşümden kazanılmış parçalara sahip. Yani “Eco Glamping” e bunlar da dâhil diyebiliriz. Olimpos Antik Kenti, Çıralı Plajı, Yanartaş gibi yerlere de çok yakın olmasından dolayı burada sıkılmanız mümkün değil. Campo Portakal, etrafında gezebileceğiniz çok yer olduğu için glamping tatiline uygun bir tercih olacaktır. Ayrıntılı bilgi için https://www.campoportakal.com/ adresini ziyaret edebilirsiniz.
Adaperest, Bozcaada / Çanakkale
Bozcaada’da yaşayan bir çift evlerinin bahçesinde bulunan karavanı kiraya veriyor. Küçük bir tesis olmasına rağmen 3 veya 4 kişi rahatça konaklayabiliyor. Karavanda 3 yatak ve bir banyo bulunuyor. Kamp ateşinin etrafında sevdiklerinizle birlikte vakit geçirebilirsiniz. Çevrede yürüyüşe çıkarak sebze-meyve toplayabilir, bahçedeki kümesten aldığınız yumurtalarla kendinize harika bir kahvaltı hazırlayabilirsiniz. Ege ve Akdeniz dışında bir yerde glamping yapmak istiyorsanız Çanakkale’deki bu şirin yeri tercih edebilirsiniz. Daha fazla ayrıntı için Adaperest’in Instagram sayfasını incelemenizi tavsiye ederiz.
Longosphere Glamping, İğneada / Kırklareli
Yazımızın sonunda sizlere Türkiye’nin en büyük glamping tesisi olan Longosphere’den bahsetmek istiyoruz. İğneada'daki Longoz Ormanları Milli Parkı’nda yer alan bu tesiste iki farklı konaklama seçeneği var: Sincap (64 adet) ve Kaplumbağa (40 adet) Çadır. Her iki çadırda da yatak odası, minibar, klima, veranda ve bahçe bulunuyor. Bunlardan farklı olarak Sincap Çadır panoramik tavanı sayesinde gökyüzünü izleme fırsatı sunuyor. Tesisin bulunduğu milli parkın çevresinde Saka Gölü, Deniz Gölü, Hamam Gülü, Pedina Gölü ve Mert Gölü gibi doğal güzellikler bulunuyor. Ayrıca çevrede Dupnisa Mağarası, Aya Nikola Manastırı, Mahya Dağı, Cehennem Şelaleleri, Hamam Gölü, Hızırbey Camii, Vize Küçük Ayasofya, Sislioba Kalesi, Fransız Feneri ve Merdiven Şelaleleri gibi gezebileceğiniz daha birçok alan mevcut. Dilerseniz çadırda vakit geçirmek istemediğiniz süre zarfında buraları keşfedebilirsiniz. Gölde kano yapabilir veya bisiklet turuna çıkabilirsiniz. Trekking, oryantiring, kuş gözlemciliği, ATV safari gibi etkinliklere de katılabilirsiniz. Yani burası, tatilinizi dolu dolu geçirmeniz için biçilmiş bir kaftan. Eğer merak eder de daha fazla bilgiye ulaşmak isterseniz https://longosphere.com/ adresini ziyaret edebilirsiniz. Şimdiden iyi eğlenceler…