İğneada

İstanbul Esenler otogarından kalkan şehirlerarası otobüslere binerek yaklaşık 5 saat içinde İğneada’ya ulaşabilirsiniz. İstanbul’un Anadolu Yakası sakinleri ise Ataşehir otobüs terminalinden İğneada otobüslerine binebilir. İstanbul çıkışlı güzergâhta sırayla Lüleburgaz, Pınarhisar ve Demirköy’e uğrayan otobüs daha sonra son durak olan İğneada’ya varır. Dilerseniz özel aracınızla da aynı güzergâhı takip ederek 4-4,5 saat içinde İstanbul’dan İğneada’ya varabilirsiniz. Edirne’den ve Lüleburgaz’dan İğneada’ya gidecek turistler kendi şehir merkezlerinden kalkan İğneada otobüsüne binebilir ve 1-2 saat içinde İğneada’ya varabilir.

İğneada’da genel olarak Karadeniz iklimi hâkimdir. Bu sebeple yıllık hava sıcaklık ortalaması 20 dereceyi aşmaz. Yazları sıcak, kışları karlı ve soğuk geçmektedir. Orman ve denizin olması nedeniyle yaz mevsiminde geceleri beldede serin bir hava hâkimdir. Ancak gündüzleri oldukça sıcak geçer. İğneada, ormanları sayesinde yıl boyu çok yağış alır. İlkbahar ve sonbahar ayları İğneada’nın güzelliğini görmek için ideal aylardır. İğneada’da denize girmek için en ideal dönem haziran ve eylül arası dönemdir. Kış mevsiminde ise bir hafta sonunu sakin ve huzurlu bir ortamda geçirmek istediğiniz takdirde İğneada yine en iyi rota olacaktır. Doğanın içinde ve bakir kalmış alanlarda ekstrem spor dallarıyla ilgilenen turistler yılın her mevsiminde İğneada’yı tercih eder. Doğal koşulların uygun olmasının yanı sıra bu tercihlerinde İğneada’nın İstanbul’a sadece 5 saat uzaklıkta olması da etkilidir. Özellikle moto-cross ve kürek sporlarıyla ilgilenen herkes İğneada’da antrenman yapar. Üstelik İğneada Limanı Karadeniz yat turlarının duraklarından biridir. Yaz sezonunda birçok turist bu vesileyle İğneada’ya gelir.

İğneada’da yaz sezonu oldukça kısa sürüyor bu yüzden otel işletmeciliği dalı başta olmak üzere turizm sektöründe uzmanlaşmış tesis sayısı maalesef bir elin parmağını geçmemektedir. İğneada’da özel motellerin dışında devletin işlettiği konaklama tesisi de bulunmaktadır. 2009 yılında İğneada’da hizmete açılan “Resort & Spa Merkezi” beldeye yepyeni bir hava katmış, turizmini canlandırarak adeta hayat suyu olmuştur. Bunun dışında beldede ev pansiyonculuğu yapılmaktadır ve ev veya bina sahipleri evlerinin odalarını turistlere kiralamaktadır. Bu pansiyon işletmecilerine ev kiralama sitelerinden ulaşabilirsiniz. İğneada’da yaklaşık 15 pansiyon bulunmaktadır. Karadeniz iklimi altındaki kısıtlı yaz dönemi boyunca ev sahipleri odalarını kiraya vererek geçimlerine katkı sağlar. Bu seçeneği düşünecek olan turistlerin bir otelden alacakları hizmeti ev pansiyonlarda bulamayacaklarını ve ödeyecekleri fiyat üzerinde ev sahibiyle önceden anlaşmaları gerektiğini hatırlatmak isteriz. İğneada’daki konaklama tesislerinin türü ne olursa olsun yaz mevsimi boyunca özellikle hafta sonları yoğun talep görmektedir ve buralarda konaklamak isteyen turistlerin seyahat tarihlerinden 1 ay önce rezervasyon yapmaları gerekebilecektir. Aynı şekilde evini kiraya veren ev sahiplerinin isimlerine ve telefon numaralarına İğneada’ya dair açılan internet sitelerinden ulaşabilirsiniz. Türk misafirperverliğiyle müşterilerini ağırlayan ev sahipleri turistlere tertemiz ev ve odaları temin eder. Turistlerin seyahatleri sonunda kiraladıkları ev veya odaları yine temiz bir şekilde bırakmaları beklenir.

İğneada gibi dokunulmamış orman alanları olan cennet gibi bir yerde elbette birçok turist kamp alanlarında kalmayı tercih edebiliyor. İğneada’nın en iyi kamp alanlarını şöyle sıralayabiliriz: Çapulcu Mehmet Dede’nin Kamp Yeri, Mert Gölü Kamp Alanı, Sarpdere yakınlarındaki kamp yerleri, Langoz Ormanı içindeki kamp alanı. Tüm kamp alanları için uyarımız kış ve bahar aylarında sular altında kalıyor olmalarıdır. Bu sebeple kamp alanlarında sadece yaz aylarında kalmanızı öneriyoruz. Yazın daha çok rağbet olacağı gibi kalabalık bir ortamda çadırda kalmak da yazın güvenliğin arttığı anlamına gelmektedir. Öte yandan yaz mevsiminde kamp alanlarında çok çeşitli ve farklı türde böcek ve sinek ortaya çıkıyor. Bu yüzden yanınızda mutlaka vücuda sıkılan sinek ve böcek ilacı götürmenizi tavsiye ederiz. Bölgenin zengin bir orman varlığına sahip oluşu sebebiyle kamp kurmak için tahsis edilmemiş alanlara kamp amacıyla girilmesi belediye ve jandarma tarafından cezai işleme tabidir.

Can dostunuz olan evcil hayvanınızı yanınıza alarak kamp yapmak isterseniz çadırda değil kiralayacağınız veya size ait olan karavanda kalmanızı tavsiye ederiz. Zira ormanlık alanda bazen yabani hayvanlar karşımıza çıkabilmektedir ve bu evcil hayvanınızı ürkütebilir. Eğer evcil hayvanınızla bir otel, ev veya pansiyonda kalacaksanız otelin ve ev veya pansiyon sahibinin evcil hayvan kabul ettiğinden seyahat öncesi emin olmanız gerektiğini hatırlatırız.

İğneada, çok küçük bir belde olmasına rağmen içinde ve çevresinde onlarca görülmeye değer adres barındırır. Bunların en önemlilerini sizin için yazımızda anlattık. Siz de İğneada’ya gitmişken bu yerleri mutlaka ziyaret ediniz.

Karadeniz’in en batısında, Trakya’nın ise en doğusundadır İğneada. Meşe ormanlarının yeşilini, Karadeniz’in en mavisini bünyesinde birleştiren doğa harikası bir yerdir. Doğa harikası denmesinin sebebi denizi, ince kum sahili, bitmek bilmeyen ormanı, gölleri, dereleri ve temiz havasıdır. Bu temiz hava İstanbul’un 250 kilometre uzağında bulunuyor. 

İğneada Nerede?

İğneada, Türkiye’nin batısında Kırklareli ilinin Demirköy ilçesine bağlı bir Trakya beldesidir. Sahil şeridi 22 kilometredir ve bağlı olduğu Demirköy’e 26, il merkezine ise 100 kilometre uzaklıktadır. Nüfusu 2013 TÜİK sayımında 2082 kişi görünse de yazın turist akını sebebiyle bu sayı 10 bini rahatlıkla geçmektedir.

İğneada Nasıl Gidilir? 

İğneada‘ya birkaç yoldan ulaşım sağlanabiliyor. İstanbul ya da Çanakakkle üzerinden üç alternatif mümkün. İstanbul üzerinden 1. alternatif Çerkezköy, Saray, Vize, Poyralı, Demirköy, İğneada güzergahı. 2. alternatif ise Lüleburgaz üzerinden Tem Otoyolu Lüleburgaz Gişeler çıkış, Pınarhisar, Poyralı, Demirköy, İğneada Tem Otoyolu Lüleburgaz Gişeler çıkış, Pınarhisar, Poyralı, Demirköy, İğneada güzergahı.

2. alternatif daha kısa olduğu için Bursa ve Ankara yönünden gelenler için de tercih edilebilir. Seçenekler bunlarla da sınırlı değil. İğneada’ya İstanbul’dan düzenli otobüs seferleri de mevcut. Yola yabancıysanız ya da araç kullanmıyorsanız otobüsü tercih edebilirsiniz. Günde yaklaşık beşer sefer yapan Berk Turizm & Görkey Turizm’e 0 288 692 20 38 ve 0 212 658 01 65’ ten , Yılmaz Seyahat’e ise 0 288 615 10 49’dan ulaşmak mümkün.

İğneada Kamp

İğneada’ya gittiğinizde doğallığın tadını çıkarmak istiyorum derseniz otel ya da pansiyonların yanı sıra kamp seçeneğiniz de var. Yanınızda günlük kıyafet, serin havada giyilecek daha kalın parçalar ve tabii havluyla beraber mayonuz da bulunmalı. İğneada kamp bölgesinde birbirinden farklı kamp seçenekleri sunuluyor. İsterseniz Longoz Ormanları’nın içinde doğayla iç içe bir tatil bile geçirebilirsiniz. Eğer kamp malzemeleriniz yoksa ve kiralamak istiyorsanız bu imkanı da sunuyorlar.

Doğayla baş başa kalacağınız ve oksijenini içinize çekeceğiniz İğneada beldesinde ziyaret edecek çok yer var. İğneada Feneri, Dupnisa Mağarası, Fatih Dökümhanesi ve Derviş Ali Baba Türbesi bunlardan sadece birkaçı. Bu tarihi alanlarla ilgili detayları yazımızda bulabileceksiniz.
Oldukça küçük, sakin, huzurlu ve dinlendirici bir yer İğneada. Üstelik 22 kilometrelik sahil şeridiyle Türkiye’nin en uzun sahil şeridi olma özelliğini taşıyor. İğneada gezilecek yerler arasında yol üzerinde Demirköy’de bulunan Dupnisa Mağarası öne çıkıyor. Erikli, Mert, Hamam, Pedina, Saka, Sülüklü ve Ramana ismiyle anılan ve koruma altında olan yedi de gölü var.

Bölgede sezon Haziran ve Eylül ayları arasında devam ediyor. Bu kadar yeşil ve bu kadar suyu bir arada barındırabildiği için de verimli bir toprak yapısı mevcut. Haliyle lezzetli meyve sebzeyi çok uygun fiyata bulmak mümkün. Balıkçılık da beldenin geçim kaynaklarından birini oluşturuyor. Gidecek olursanız siz de mutlaka balık tutun. Limanı gezecek olduğunuzda yaz aylarında sakin ve dalgasız olduğunu göreceksiniz, burası doğal liman özelliği de taşıyor. Yani burada her şey doğal! Bir diğer görülmesi gereken şey ise Longoz ormanlarıdır. Alan bataklıklar, subasar orman, tuzlu ve tatlı su gölleri ile kıyı kumullarını bir arada barındıran ekosistemlerden birisidir. Karadeniz’e kıyısı vardır. Fotoğrafçılık, kuş gözlemi, ekoturizm, orman ve dağ sporları ya da piknik yapmak isterseniz bu dev ağaçlı alanı çok seveceksiniz.

Kırklareli’nin Demirköy ilçesine bağlı olan İğneada’da belde içi ulaşım minibüslerle sağlanır. Dilerseniz taksileri de kullanabilirsiniz. Yollar jandarma kontrolündedir ve oldukça güvenlidir. Yine de eğer Kırklareli şehir merkezinde bir gününüzü geçirirseniz İğneada’ya gece çok geç olmadan dönmenizi tavsiye ederiz. İğneada dağlık ve çok küçük bir alanda bulunduğu için gelişmiş ulaşım ağına sahip değildir. Özel aracınızla İğneada’ya gittiğiniz takdirde bazı doğal alanlara otomobille ulaşmak kolay olmayacaktır ancak ATV aracı kiralamanız mümkündür. ATV ile çok rahat bir şekilde İğneada’daki ulaşımınızı sağlayabilirsiniz. İğneada’daki keşif gezileriniz için elbette en iyi yöntem yaya kalmaktır. Yürüyerek dilediğiniz yere gidebilir, tırmanabilir, beldeyi hakkını vererek keşfedersiniz. Doğayla baş başa kalacağınız en özel anlarda yaya olmanız sayesinde dilediğiniz gibi manzara fotoğraflayabilir ve kamp kurabilirsiniz. İğneada’nın kamp kurmaya müsait noktalarında izcileri görebilirsiniz. İğneada’da orman yürüyüşü yapmak istiyor fakat yaya olarak kaybolmaktan çekiniyorsanız ormanları ve İğneada’nın diğer önemli noktalarını bir rehber eşliğinde gezmeniz mümkündür. Böylece yürüyüş sırasında hem kaybolmaz hem de rehberden belde hakkında çok daha fazla bilgi edinebilirsiniz. Orman yürüyüşünüz boyunca duraklayacağınız veya kamp kuracağınız her kamp alanında tuvalet ve sıcak su ihtiyacının karşılanmadığını hatırlatmak isteriz. Kamp yapmayı planlıyor fakat açık alanda uyumak istemiyorsanız karavan kiralayabilirsiniz. İğneada’daki kamp alanlarına da karavanla ulaşabilirsiniz.

İğneada’ya geldiğinizde kaçınılmaz olarak Trakya mutfağının birbirinden leziz yemeklerini tadacak, Trakya’ya özgü rakı sofralarında sevdiklerinizle en güzel öğle ve akşam yemeklerini yiyeceksiniz. Trakya en eski çağlardan bu yana birbirinden farklı toplumların hâkimiyeti altına girdiği için mutfağı da aynı oranda çeşitlenmiştir. Trakya mutfağında hem zeytinyağlı yemekler hem et yemekleri hem hamur işleri hem de deniz ürünleri bir aradadır. Sacda cizleme, oğlak kebabı, bıldırcın ve Hıdırellez pilavı, Arnavut ciğeri, pırasa yemeğini, patates çorbası, çılbır, palamut, kalkan balıklarını İğneada’ya gidişinizde mutlaka yemelisiniz. Istranca’nın tatlı sularında yetişen alabalığı da tatmalısınız. Bu balıkları en iyi hazırlayan ve orman içinde bulunan kır lokantalarına gitmelisiniz. Aynı şekilde İğneada lokantalarında Kırklareli köftesini mutlaka denemelisiniz. İğneada’nın meşhur orman balını tatmalı ve evinize götürmek ve çevrenizle paylaşmak üzere kutu kutu bal almadan dönmemelisiniz. İğneadalı hanımların elleriyle hazırladığı Balkan yemeklerini yemeği unutmayınız. Özellikle yörenin Boşnak mutfağından devşirilmiş lezzetleri; Boşnak böreği, Boşnak mantısı, Soka turşusu, Pomak böreği, yarımca, kaçamak, plaska ve çok daha fazlasını yörede bulabileceğiniz mekânlarda tadabilirsiniz. Tarhana ve keşkek yemeden Trakya sınırlarından çıkmamalısınız. Başta çilek reçeli olmak üzere yöreye özgü tüm reçelleri kahvaltı sofranızdan eksik etmemelisiniz. Trakya bağlarındaki üzümden elde edilen meşhur içeceği hardaliyeyi ve yine Trakya bağlarından elde edilen yöresel şarapları mutlaka yudumlayınız.

İğneada’dan dönmeden kendiniz ve sevdikleriniz için alacağınız hatıra ve hediyelik ürünler şüphesiz yörenin doğal ürünleri olacaktır. Her şeyden önce mutlaka orman balı almanızı tavsiye ediyoruz. Her balın iç rahatlığıyla yenemediği ve bal tüketimi kaynaklı birçok sağlık probleminin çıktığı bugünlerde İğneada balını güvenerek tüketebilirsiniz. İğneada’da bal deyince en güvenilir adres Kamilyalı Balcı Dede’dir. İğneada’nın yöresel olarak en önemli ikinci lezzeti çilektir. Mutlaka organik Demirköy çileğinden ve reçelinden yemeli ve evinize götürmelisiniz. Demirköy çileğinden yapılan reçeli tattıktan sonra başka bir çilek reçelini beğenmeyeceğinizi söyleyebiliriz. İğneada’ya, Istranca Dağları’na, doğa harikası manzarası ve göllerine dair birçok hatıra eşyasını da beldedeki market ve bakkallardan bulmanız mümkündür. Hatıra olarak incik boncuk, takı, seramik ürünler, çerçeve, buzdolabı magneti satın alabilirsiniz. Bağlarıyla meşhur Trakya’nın üzümünden ve bu üzümden yapılan şaraptan satın alabilirsiniz. Ayrıca yine bu üzümlerden elde edilen alkolsüz içecek hardaliyeden de evinize götürebilirsiniz. Şehir hayatından kaçtığınız birkaç gün içinde İğneada’da yiyeceğiniz doğal ürünler hem bedeninize hem ruhunuza iyi gelecek. Son olarak İğneada’da her cumartesi pazar kurulduğunu ve hafta sonu tatili için gittiğiniz takdirde bu pazardan yine yöresel ve tamamıyla doğal ürünlerden satın alabileceğinizi unutmayınız. Son olarak günlük ihtiyaçlarınızı karşılamak için İğneada’nın belde merkezinde bulunan Edin Market ve Işık Market’ten alışverişinizi yapabileceğinizi hatırlatmak isteriz.

İğneada’ya gittiğinizde halkın geleneksel eğlencelerine katılmak kaçınılmaz olacaktır. Yöresel tatları denemek, yöre halkını daha iyi tanımak ve Trakya havasını solumak için bu etkinliklere katılmanızı öneriyoruz. Festival ve şenliklerin detaylı bilgilerini yazımızda okuyabilirsiniz.

Geleneksel Demirköy Çilek Festivali: 30 Haziran 2017 Cuma günü İğneada’nın bağlı Demirköy ilçesinde geleneksel Çilek Festivali gerçekleşmiştir. Yörenin en lezzetli doğal ürünü çilek meyvesi için düzenlenen ve 3 gün süren festivalin amacı hem yerli hem yabancı turiste Demirköy’ü tanıtmaktır. İğneada’ya bu tarihlerde gelirseniz sizin de bu festivale katılmanızı öneririz.

Yeşilce Köyü Yaz Şenliği: Bu sene ikincisi düzenlenen yaz şenliği Kırklareli’nin Demirköy ilçesine bağlı Yeşilce Köyü’nde düzenlenir. Bu sene 16 Temmuz 2017 günü tüm ilçe halkı bu köyde bir araya gelerek yazın gelişini kutladı. Siz de İğneada’ya gittiğinizde bu şenliğin tarihlerine denk gelirseniz yerel halkla iç içe olmak ve farklı bir deneyim yaşamak için Yeşilce Köyü Yaz Şenliği’ne katılabilirsiniz.

Hıdırellez Şenlikleri: Her yıl Mayıs ayının ilk pazarında Hıdırellez şenlikleri İğneada’da büyük bir heyecanla kutlanır. Bu şenliklerde tüm halk toplanıp hep birlikte piknik yaparak gün boyunca eğlenir. Şenliklerden bir gün önce kekik toplanıp suya bastırılmaktadır. Halk arasındaki inanca göre bu kekikler akşam evin kapısına cadılar gelmesin diye asılır. Sabah evden çıkmadan öncede kekikli su ile yüzler yıkanır.

Uyarı: Her festivalin tarihleri yolculuk öncesi kendi sitelerinden teyit edilmelidir.

Zabıta ve İtfaiye : 0 288 692 21 82

Sahil Güvenlik : 158

Jandarma: 156

Ambulans: 112

Belediye Başkanlığı : 0 288 692 21 80-81