Akyaka Gezilecek Yerler

Akyaka’da denize girilebilecek en iyi yerlerden biri Akyaka Plajı’dır. Burası aynı zamanda halk plajıdır ve Muğla’nın Mavi Bayrak ödülünü almış nadir plajlarından biridir. Deniz oldukça sığdır ve altı kum olan denizin sığlığı yaklaşık 200 metreye kadar devam etmektedir. Bu sayede çocuklu ailelerin en çok tercih ettiği plajlar arasındadır. Bedensel engelliler için de uygun olan plaj 2016 yılında “engelsiz plaj” adı ile anılmaya başlanmıştır. Plajın 1. derece sit alanı içerisinde bulunmasından dolayı doğası bozulmamıştır. Özellikle temmuz ve ağustos aylarında çok kalabalık olan plaj muhteşem doğası ve berrak denizi ile öne çıkmaktadır. Plajın hemen arkasında yemyeşil ağaçlar arasında keyifli zaman geçirebileceğiniz kafe ve restoranlar bulunmaktadır. Girişin ücretsiz olduğu plajda şezlong ve şemsiye kiralamak isterseniz belirli bir ücret ödemeniz gerekir.

Akyaka’ya 3 kilometre uzaklıkta bulunan Çınar Plajı, Akyaka’nın en gözde sahillerinden biri olarak gösterilmektedir. Tertemiz suyu ile denize doyabileceğiniz Çınar Plajı’nın serin sularında vücudunuzu yenilenmiş hissedebilirsiniz. Çınar Plajı’na yürüyerek gidilebildiği gibi araçla ya da Akyaka’dan kalkan dolmuşlarla da kısa sürede ulaşım sağlamak mümkündür. Çınar Plajı küçük renkli taşlardan oluşan bir kumsala sahiptir. Yemyeşil ağaçların arasındaki plaj muhteşem doğası, masmavi deniziyle kendine hayran bırakmaktadır. Çınar Plajı, Akyaka Plajı’nın aksine kıyıdan birkaç metre sonra derinleşmektedir. Azmak Nehri’nden akan soğuk su Çınar Plajı’ndan denize karışmaktadır. Çınar Plajı’nda gün boyu denizin keyfini çıkardıktan sonra plajdaki işletmede karnınızı doyurabilirsiniz. Plajda ücret karşılığında şezlong ve şemsiye kiralayabilirsiniz.

Akyaka’da denizin keyfini çıkarabileceğiniz bir diğer adres Akbük Koyu’dur. Akyaka’ya 25 km uzaklıkta ve Gökova Körfezi’nin kuzeyinde bulunan Akbük Koyu 1. derece doğal sit alanı içerisinde olup koruma altına alınmıştır. Kıran Dağları’nın eteklerindeki Akbük Koyu’na Akyaka ve Ören’den özel araçla ulaşım sağlandığı gibi Akyaka’dan kalkan teknelerle de ulaşmak mümkündür. Akbük Koyu Akyaka’dan hareket eden tur teknelerin en çok uğradığı koydur. 1. derece doğal sit alanı olduğundan beri betonlaşmaya izin verilmeyen Akbük Koyu, mavinin ve yeşilin her tonuna sahip muhteşem bir koydur. Sakız ağaçlarıyla çevrili olan koya dünyadaki cennet benzetmesi yapılmaktadır. Berrak denizi ve küçük taşlardan oluşan kumsalıyla Akbük Koyu, Muğla’da yerli ve yabancı turistlerin sıklıkla ziyaret ettiği yerlerin başında gelmektedir. Akbük Koyu çevresinde konaklayabileceğiniz pansiyon, kamp alanları, ağaç evler ve butik oteller bulunmaktadır.

Akyaka civarında denize girilebilecek en güzel koylardan bir diğeri Küfre Koyu’dur. Akyaka Gökova’da Yedi Adalar Körfezi’nin kuzey doğusunda bulunan Küfre Koyu yat ve tur teknelerinin vazgeçilmez koyları arasındadır. Doğal yapısı itibariyle lodos hariç bütün rüzgârlara korunaklı olan koy oldukça derindir. Azmak Nehri’nin koyla birleştiği yerlerde koy sığlaşmaktadır. Masmavi denize sahip Küfre Koyu gün batımıyla da ünlüdür. Günbatımında güneş sanki denize batıyormuş gibi bir izlenim bırakmaktadır. Muhteşem denize ve eşsiz bir doğaya sahip Küfre Koyu Akyaka’ya uğrayan yerli ve yabancı turistlerin sıklıkla ziyaret ettiği koyların başında gelmektedir. Küfre’ye arabayla ulaşım zor olmakla birlikte toprak bir yoldan gidilmektedir. Bu nedenle koyu keşfetmek için tekne ile gitmenizi tavsiye ederiz.

Gökova’nın en büyük koyu olan Değirmenbükü Koyu, İngiliz Koyu olarak da bilinmektedir. Ulaşımı oldukça kolay olan koya özel arabanızla yarım saatte gidebilirsiniz. Yemyeşil ağaçlar arasında el değmemiş güzelliğe sahip olan Değirmenbükü Koyu deniziyle ziyaretçilerini büyülemektedir. Değirmenbükü Koyu mavinin her tonuna sahip denizi, yeşilin her tonuna sahip ağaçlar arasına gizlenmiş plajı ile yerli ve yabancı turistlerin ilgisi çekmektedir. Değirmenbükü’ne arabanız ile gelirseniz hemen yanı başındaki Yazı köyüne aracınızı bırakıp yürüyüş yapabilir, yol üzerindeki eski evleri fotoğraflayabilirsiniz. Değirmenbükü sadece yaz aylarında değil bahar aylarında da oldukça davetkâr. Değirmenbükü’ne bahar aylarında yolunuz düşerse ağaçların altında piknik yapabilir, balık tutabilir ve yemyeşil doğanın tadını kimseler yokken çıkarabilirsiniz.

Akyaka civarında görmeniz gereken önemli tarihî alanlardan biri Idyma Antik Kenti’dir. Idyma Antik Kenti, Gökova köyünün hemen üzerindeki tepede bulunmaktadır. Gökova köyünden başlayan Idyma Antik Kenti ve kalıntıları Kıran Dağı’nın eteklerine kadar uzanmaktadır. Kentin yaklaşık olarak 2.500 yıllık bir tarihe sahip olduğu tahmin edilmektedir. Gökova köyünün hemen üzerindeki tepede MÖ 4. ve 3. yüzyıllara dayandığı tahmin edilen kentin akropolisine ait kalıntılarla birlikte mezarlar bulunmaktadır. Sadece tepe değil aynı zamanda antik kent boyunca yayılan mezarlar kayaların oyulmasıyla elde edilmiştir. Kaya mezarları ölen insanların sonraki hayatlarını geçirebilecekleri bir ev gibi inşa edilmiştir. Kaya mezarlarının şekillerine ve genişliğine bakınca sosyoekonomik farklılıklar gösterdiği anlaşılmaktadır. Gökova Köyü-Akyaka arasında bulunan İnişdibi bölgesindeki anıtsal kaya mezarları en iyi korunmuş mezar örnekleri sunmaktadır.

MÖ 5. yüzyılın ortalarında Paktyes adında bir ailenin yönetiminde olan antik kentin Attika-Delos Deniz Birliği üyesi olduğu bilinmektedir. Kendi sikkesi olan kent MÖ 2. yüzyılda Rhodos’un egemenliğini tanımıştır. Idyma Antik Kenti’nde Roma dönemine ait yazıtlar bulunmasına rağmen kentin Roma dönemindeki yerleşimi hakkında bilgi bulunmamaktadır. Günümüzde yeterince kazı çalışması ve araştırmanın yapılmadığı Idyma Antik Kenti kalıntılara, eserlere ve yapılara bakınca Kallipolis ve Kedrai Antik Kenti ile benzerlikler göstermektedir. Idyma Antik Kenti’ni ücretsiz ziyaret edebilirsiniz.

Gökova’nın eşsiz doğasına, mavinin ve yeşilin her tonuna sahip denizine tepeden bakmak istiyorsanız Sakartepe Seyir Terası’na mutlaka uğramalısınız. Sakartepe Seyir Terası Akyaka Gökova’nın manzarasını adeta ayaklarınızın altına sermektedir. Gökova’dan 903 metre yükseklikte bulunan seyir terası bakmaya doyamayacağınız bir manzara sunmaktadır. Teras aynı zamanda yamaç paraşütü yapanların da uğrak noktasıdır. Seyahatinize heyecan katmak isterseniz buraya uğrayarak deneyimli bir hoca eşliğinde yamaç paraşütü yaparak nefis Gökova manzarasını bir de havadan izleyebilirsiniz. Akyaka’ya gelirken siz de Sakartepe Seyir Terası’nda mola vererek Gökova’nın muhteşem manzarasına karşı çay içebilir ve yol yorgunluğunu atabilirsiniz. Eğer gün batımına denk gelirseniz harika fotoğraf kareleri yakalayabilirsiniz.

Muğla’nın Ula ilçesi Akyaka mahallesinde bulunda Akçapınar köyü uçurtma sörfü (kitesurf) yapanların ve kano kiralamak isteyenlerin yoğun ilgisini çekmektedir. Akçapınar Plajı’nda uçurtma sörfü (kite surf) eğitimi veren okullar bulunmaktadır. Nisan ve eylül ayları arasındaki dönem uçurtma sörfü için en güzel aylardandır. Sabah 11.00’de başlayan eğitimler akşam 19.00’a kadar devam etmektedir. Uçurtma sörfü dışında Akçapınar Plajı suyunun sığ, denizinin kum olmasıyla da ünlüdür. Akçapınar köyüne gelenlerin uçurtma sörfünden sonra deneyebileceği bir diğer aktivite Akçapınar Azmağı’nda kano kiralamaktır. Akçapınar Azmağı yerel yönetimlerin girişimiyle koruma altına alınmıştır. Yemyeşil ağaçların arasında, berrak su bitkileriyle dolu Akçapınar Azmağı’nda kano kiralayarak gününüzü farklı şekilde değerlendirebilirsiniz. Akçapınar Köyü’ne uğradığınızda meşhur Akçapınar tostunu yemenizi tavsiye ederiz.