Erzurum Gezilecek Yerler


 

Eyliyalar Beldesi olarak da bilinen Erzurum, gezip görülecek tarihî yerlerinin yanı sıra doğal güzellikleriyle de dikkat çekiyor. Coğrafi yapısının elverdiği güzelliklerle dolu olan bu şehirde Anadolu tarihini derinden yaşamanız mümkün. Medreseleri, şelalesi, ovaları, tarihî yapıları ile ufkunuzun genişleyeceği bir rota Erzurum!

Erzurum Gezilecek Yerler

Her mevsim ayrı güzelliğe sahip bu şehirde gezip göreceğiniz yerler birbirine yakın konumlanmış durumda. Bu yüzden kısa zamanda pek çok yeri keşfetme fırsatına sahip olabilirsiniz. Erzurum gezinize başlayacağınız en önemli noktalardan birisi Milli Mücadele ruhunu hissedeceğiniz Kongre Binası. Cumhuriyetin kurulma aşamasında oluşturulan Milli Mücadelenin temeli bu kongrede atılmıştır. Yine tarihimizde önemli rol oynayan, 93 Harbi’nde sergilediği cesur davranışlarıyla akıllara kazınan Nene Hatun da şehrin simgesi haline gelerek anıt olarak yerini almıştır. Anıt, Nene Hatun Milli Parkı içerisinde misafirlerini karşılamaktadır. Asırlardır varlığını korumaya başarmış Yakutiye Medresesi, Türkiye’nin önde gelen şelalelerinden biri olan Tortum Şelalesi, Selçuklu Dönemi’nden bu yana önemli bir ticarethane olan Taşhan, Farklı medeniyetlerin yaşantısını tasvir eden Öşvank Kilisesi, kayak sporunun gözdesi Palandöken, Atatürk Evi Müzesi ve şehrin simgesi olan Erzurum Saat Kulesi gezip görmeniz gereken yerler arasındadır.

Yakutiye Medresesi

DSC05701ps.jpg

Hem yerli hem de yabancı turistlerin oldukça ilgisini çeken Yakutiye Medresesi, 1910 yılında kurulmuştur. Kurucusu Hoca Yakut Gazani, Gazan Han ve Bolugan Hatun adına burayı yaptırmıştır. İslamiyet’e ait pek çok tarihî eserler bulabileceğiniz müzenin önünde, özellikle Ramazan aylarında birçok etkinlikler yapılmaktadır. Anadolu’daki kapalı avluya sahip medreseler arasında en büyüğüdür. Medresenin bu kadar gösterişli olmasını sağlayan ise kuşkusuz içyapısının işçiliğidir. Medrese, pars ve kartal figürleri, hurma yaprakları, taç kapısının üzerinde yer alan bezemeler ve daha pek çok süslemelerle harika bir görüntüye sahiptir. Gezerken bir yandan da objektifinize harika görüntülerin yansıyacağı Yakutiye Medresesi, Türk-İslam Eserleri ve Etnografya açısından önemli bir nokta haline gelmiştir. İl merkezinde yer alan bu müzeye kolaylıkla ulaşım sağlayabilirsiniz.

Nene Hatun Milli Parkı

4ac02fc925df38f0ab8150b256e5f682.jpg

93 Harbi olarak bilinen Türk-Rus Savaşı sırasında ele geçirilen Aziziye Tabyası’nı geri almak için genç yaşta kadın erkek birçok kişiyi komuta eden cesur yürekli bir kişidir Nene Hatun. 1995 yılında Yılın Annesi seçilerek adını tarihe ve aklımıza kazımıştır. Şehirde kendisi adına bir anıt yapılmış ve bu anıt şehrin simgesi haline gelmiştir. Şehir merkezine 10 kilometre uzaklıkta bulunan Nene Hatun Milli Parkı, mücadele zamanlarını bize hissettirecek nitelikte bir parktır. Gezi rotanıza burayı ekleyerek fotoğraf dolu anlarla ayrılabilirsiniz.

Tortum Şelalesi

21 metre genişlik ve 48 metre yüksekliğe sahip olan Totum Şelalesi, Tortum Gölü’nün heyelan birikintisini aşıp dökülmesi ile meydana gelmiştir. Yöre halkının deyimine göre “Sudökülen” şelalesi, ilkbahar mevsimi ile birlikte canlanmaya başlamaktadır. 1700’lü yıllarda, bugün Balıklı köyün batısında yer alan dağda gerçekleşen heyelan, Tortum Gölü’nün önünü kapatmıştır. Şelale, gölün kuzey ucu ve Tev Vadisi arasındaki heyelan kütlesinden aşağı dökülmektedir. Dökülürken de gökkuşağı yaratarak görsel bir şölen sunan Tortum Şelalesi, aynı zamanda dünyanın en büyük şelalelerinden biri olma özelliği de sahiptir.

Tortum Şelalesi, yıl boyunca kendine birçok ziyaretçi çekecek kadar cezbedici bir doğal güzelliktir. Özellikle mayıs ve haziran aylarındaki görkemli akışını izlemek için bu dönemde ziyaret edilmeye değerdir. İlerleyen aylarda akan suda bir nebze azalma olmaktadır. Fakat Tortum Şelalesi’nde suyun oldukça yüksek bir yerden düşüyor olması yeterince ilgi çekici, ihtişamlı ve zengin bir görünüm sunmaktadır.

Devamını Oku

Palandöken

Sway-2.jpg

Kuşkusuz, Türkiye’de kış turizmi denince akla ilk gelen yerlerinden birisi Palandöken’dir. Sadece ülkemizde değil dünyada da meşhur olmasının bir sebebi de dünyanın en dik kayak pistlerine sahip olmasıdır. Şehir merkezinden gün boyunca kalkan otobüslerle dilediğiniz zaman buraya gelerek kayak keyfi yaşayabilirsiniz. Çevre illerden de sık sık günübirlik olarak misafirlerini ağırlayan Palandöken, karın tadını doyasıya yaşayacağınız ender noktalardan birisi. Yılın 6 ayı karla kaplı olan Palandöken’e gelebilmeniz için pek çok vakit bulunuyor. Yıl içerisinde birçok turiste ev sahipliği yapan kayak merkezi, gündüzleri spor aktiviteleriyle geçerken geceleri ise ışıklar ve müzikler eşliğinde ayrı bir eğlence alanına dönüşüyor. İsterseniz otelinizde rahatlamak ve otel imkânlarından yararlanabilir isterseniz de gece yapılan bu eğlencenin tadına varabilirsiniz.

Öşvank Kilisesi

_780x515-muuhduvmuw.jpg

Görkemli mimarisiyle dikkatleri üzerine çeken Öşvank Kilisesi, Erzurum’un Uzundere ilçesinde bulunuyor. Şehre gelen turistlerin neredeyse ilk uğradıkları yer olan kilise, iç mimarisiyle de ilgi çekiyor. Kilisenin iç kısmı, bitkisel motifler ve dini resimler ile doludur. Aynı zamanda renkli taş bezemelerini ve kabartma figürlerini de yine kilisenin iç kısmında görebilirsiniz. Gotik izler taşıyan Öşvank Kilisesi, Haç planına uygun olarak yapılmıştır. Gürcü Bağratlı Hanedanlığı zamanında 3. Adernese'nin oğlu Magistras Bağrat tarafından inşa ettirilmiştir. Yapımı 10 yıl süren kilisenin onarılması ise Bizans döneminde yapılmıştır. Kilisenin içinde çok sayıda bulunan freskler ise 1036 yılında, Jojil Potrikios tarafından yapılmıştır. Kilise sadece dini görevler için kullanılması dışında, farklı bölümleri de bulundurmaktadır. Bunlar; kütüphane, hamam, yatakhane, rahip evleri, mutfak ve vaftizhanedir.

Erzurum Saat Kulesi

Gözetleme kulesi olarak kullanılan Erzurum Saat Kulesi, 1124 yılında yapılmıştır. Erzurum’un simgesi haline gelen Saat Kulesi, tarihe ışık tutan önemli detaylardan birisi. Saat Kulesi, halk arasında “Tepsi Minare” ve “Kule” olarak da anılmaktadır. Kuledeki saatin yerleştirildiği dönem hakkında farklı söylemler olsa da konu hakkında kesin bir bilgi bulunamamaktadır. Bir rivayete göre kuleye yerleştirilen ilk saat, Kırım Savaşı sırasında Ruslar tarafından kaldırılmış daha sonra İngilizler tarafından yeni bir saat yaptırılarak şimdiki yerine yerleştirilmiştir. Kırmızı tuğlalarla çevrili olan bu kule, Erzurum’daki en eski İslamî döneme ait olan yapıdır. Batı mimarisinin hâkim olduğu Saat Kulesi, 11,5 metre yüksekliğindedir.

Rüstempaşa Bedesteni

erzurum-tashan.jpg

Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerinden biridir Rüstempaşa Bedesteni. Taşhan olarak da anılan bu çarşı 1561 yılında dönemin sadrazamı olan Rüstem Paşa tarafından yaptırılmıştır. Rüstem Paşa aynı zamanda Kanuni Sultan Süleyman’ın damadıdır. Osmanlı zamanında bedesten adı verilen bu yerler, uzak yerlerden gelen tüccarların konaklaması üzerine kurulmuştur. Bedestenlerde mescit, deve, eşek, at gibi taşımacılığı sağlayan hayvanların bağlandığı bölümler ve dinlenme yeri gibi bir kısım bölümler yer almaktaydı. Ticaret yollarındaki önemiyle ün salan kervansarayların çoğu günümüzde hâlâ çarşı olarak faaliyetlerine devam etmektedir. Dikdörtgen bir avlu içerisine kurulu olan bedestende sıklıkla rastlayacağınız yegâne şey Oltu taşıdır. Oltu taşı işçiliğinin en çok sergilendiği yer olan Taşhan, Erzurum gezisinden hediyelerle dönmek isteyen turistlerin uğrak yerleri arasında ilk sıradadır. Şehrin merkezinde bulunan Taşhan, yöre halkı tarafından da en işlek kullanılan çarşılardan birisidir.

Atatürk Evi Müzesi

8786867.jpg

Milli Mücadele yıllarında Erzurum’a Kongre için gelen Mustafa Kemal Atatürk, Erzurum’da bulunduğu dönemlerde bu konakta ikamet ederdi. Konak, 19. yüzyılın sonlarına doğru hâli yerinde olan Erzurumlu biri tarafından yaptırılmıştır. 1918 yılında valiliğin hizmetine verilerek 1919 yılında Atatürk’ün Erzurum’a gelmesiyle Atatürk ve arkadaşları için 52 gün tahsis edilmiştir. Daha sonra tekrar Vali Konağı olarak kullanılmıştır. Cumhuriyetin ilanından sonra ev, tapusuyla birlikte Atatürk’e armağan edilmiştir. Cumhuriyet tarihi açısından büyük önem taşıdığı için 1984 yılında Kültür Bakanlığı’na devredilerek müze olarak halka açılmıştır. Konak, 2 katlı ve taş yapıdadır. 1800’lü yılların mimari özelliklerini tümüyle barındıran Atatürk Evi Müzesi, hem dönemin mimarî stilini hem de Cumhuriyet tarihini yaşayacağınız ve mutlaka görmeniz gereken bir yerdir. Şehir merkezinde yer alan bu müzeyi ücretsiz olarak gezebilirsiniz.

Kongre Binası

1864 yılında Ermeni Kız Yatılı Okulu olarak kurulan Kongre Binası, Cumhuriyet döneminde satın alınarak devlet işleri için kullanılmıştır. 1924 yılında çıkan yangında ağır tahribata uğramış ancak yeniden onarılarak şimdiki görüntüsüne kavuşmuştur. Zaman içinde lise olarak kullanılan bina, daha sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı’na devredilerek bugünkü Kongre Binası’nın temelini oluşturmuştur. Yine şehir merkezinde bulunan Kongre Binası’na gitmek için şehrin her noktasından toplu taşıma aracına binerek buraya ulaşılabilmektedir. Kültür turizmi açısından büyük bir değere sahip Kongre Binası’nda, kongreye ait belgeler, fotoğraflar ve daha birçok detayları inceleme fırsatı bulabilirsiniz.

Narman Peribacaları

Narman_peri_4.JPG

Narman Peribacaları, şehir merkezinden 90 kilometre uzaklıkta olan Narman ilçesinde yer alır. Vadi yamacından inen sel akıntısının ve rüzgârın, tüflerden oluşan yapıyı aşındırması sonucu meydana gelen peribacaları, oldukça ilgi çekici ve hayran bırakan bir doğa oluşumudur. Erzurum’da hayran kalınacak birçok yer gibi Narman Peribacaları da kendine hayran bırakıyor. İlginç şekliyle, “Kırmızı Periler Diyarı” olarak da anılan peri bacaları, kumlu toprağın rüzgâr ve yağmur sonucu aşınarak şekil almasından oluşmuştur. Bu görsel şölenin dünyadan bir diğer benzeri ise Amerika’nın Colorado Kanyonu’dur. Narman Peribacaları, her sene artan turist sayısıyla Erzurum turizmi açısından önemli bir yere sahiptir. Yıl içerisinde Atatürk Üniversitesi tarafından bu bölgeye pek çok etkinlikler düzenlenmektedir. 6.300 hektarlık alanıyla doğanın mucizesi Narman Peribacaları’nı Erzurum gezinizde mutlaka ziyaret etmelisiniz.