Hatay Gezilecek Yerler

Üç büyük dinin hoşgörü içerisinde temsil edildiği kardeşlik şehri Hatay tarihî güzelliklerinin yanı sıra yaylaları, kaplıcaları ve plajlarıyla ziyaretçilerini ağırlamaktadır. UNESCO tarafından “barış kenti” seçilen Hatay’da geçmiş döneme ait birbirinden güzel eserleri görebilir, yaz aylarında deniz, kum, güneş keyfi yaşayabilirsiniz. Hatay mutfağının eşsiz lezzetlerini tattıktan sonra kente bir kez daha gelmek isteyeceğinizden emin olabilirsiniz. En az üç gününüzü ayırarak Hatay’ı gönlünüzce gezmenizi öneririz.

Hatay Gezilecek Yerler ve Hatay'da Yemek Yenecek Yerler

Hatay Gezilecek Yerler

Hatay’da gezilecek yerlerin sayısı oldukça fazla. İyi bir planlama yaparak Hatay gezinize hem tarihî eserleri hem de doğal güzellikleri sığdırmanız mümkün. Hatay Anadolu’nun ilk camisi Habib-i Neccar’a ev sahipliği yaparken Hristiyanların Hac merkezi sayılan St. Pierre Kilisesi de kentte mutlaka görülmesi gereken inanç merkezlerinden biridir. Dünyanın en büyük ikinci mozaik koleksiyonunun sergilendiği Hatay Arkeoloji Müzesi gezinizde geniş zaman ayırmanız gereken yerlerin başında gelmektedir. Aziz Simeon Manastırı, Titus Tüneli ve Beşikli Mağara Hatay’da görülmeye değer tarihi eserler arasındadır. Hatay çevresinde de gezilecek pek çok yer bulunmaktadır. Payas Kalesi, Kapılı Değirmenli Şelale, Reyhanlı Hamamat KaplıcalarıHıdırbey Musa Ağacı, Harbiye Şelalesi ve Uzun Çarşı Hatay gezilecek yerlere eklemeniz gereken tarihi ve doğal güzelliklerdendir.
Adı geçen tüm bu yerlerle ilgili bilgiler aşağıda mevcuttur.

Hatay Arkeoloji Müzesi

Antakya_Arkeoloji_Muzesi_02369_nevit.jpg

Hatay gezinizde paha biçilemez tarihî eserleri yakından incelemek isterseniz Antakya’da bulunan Hatay Arkeoloji Müzesi’ni ziyaret etmelisiniz. Dünyanın en büyük ikinci mozaik koleksiyonuna ev sahipliği yapan müzedeki bu zenginlikler başta Antakya olmak üzere Samandağ, Narlıca, Güzelburç’ta yapılan kazılar sonucu ortaya çıkartılmıştır. Müze sikke koleksiyonu bakımından da dünyanın üçüncü büyük müzesidir. Mozaik ve sikkenin yanı sıra müzede Hitit döneminden Roma’ya, Helenistik dönemden Bizans dönemine kadar yaklaşık 35 bin eser bulunmaktadır. Eserler sekiz ayrı odanın yanı sıra müzenin bahçesinde sergilenmektedir. Tarihî dönemlere ait eserler ile birlikte Hatay çevresinde yapılan kazılardan elde edilen eserlere de ev sahipliği yapan müze 1948 yılında ziyarete açılmıştır.

Müze 15 Nisan-2 Ekim tarihleri arasında 9.00-18.30 saatleri arasında, 3 Ekim-14 Nisan 08.00-16.30 saatleri arasında açıktır. Antakya Mozaik Müzesi giriş ücreti 15 TL’dir. Müzekart’ınız varsa ücretsiz gezebileceğiniz müze Maşuklu Mahallesi, Atatürk Caddesi’nde yer almaktadır.

Habib-i Neccar Camii

55929354.jpg

Hatay’da görülmesi gereken en önemli dinî yapı Anadolu’da kurulmuş ilk cami olarak bilinen Habib-i Neccar Cami’dir. Gerek Müslümanlar gerekse Hristiyanlar için büyük bir öneme sahip olan Habib-i Neccar Camii’nin 636 yılında Hz. Ömer’in hilafetinde inşa edildiği düşünülmektedir. Bizansların bölgeyi işgaliyle cami kiliseye dönüştürülmüştür. 13. yüzyılda Baybars’ın tekrar bölgede hakimiyet kurmasıyla kilise yeniden cami olarak hizmet vermeye başlamıştır. Habib-i Neccar Camii’nin kesin yapım tarihi bilinmemektedir ancak 19. yüzyıldaki depremden zarar gördüğü için yeniden yapılan caminin kitabesinde yapım tarihi olarak Hicri 1275 (1858) yazmaktadır. 1858’den beri son haliyle cami olarak kullanılmaya devam etmektedir.

Camide Hz. İsa tarafından gönderildiğine inanılan resulleri korurken şehit olan Habib-i Neccar’ın türbesi bulunmaktadır. Rivayetlere göre MS 40’lı yıllarda Antakya’da yaşayan Habib-i Neccar, Antakya halkının putperestliğine karşı Hz. İsa’nın gönderdiği elçilere inanan ve onları korumak isteyen ilk insan olur. Elçilere inanmayan Antakya halkı onları taşlayıp öldürmek isterken Habib-i Neccar buna engel olmak ister ancak Antakya halkı Hz. İsa’nın gönderdiği elçileri korumak isteyen Habib-i Neccar’ı şehit ederler. Habib-i Neccar’ın ölüm şekline ilişkin birçok rivayet daha bulunmaktadır. Müslümanlar ve Hristiyanlar tarafından huzurun ve hoşgörünün adresi olarak görülen Habib-i Neccar Camii Hatay’da yerli ve yabancı turistlerin sıklıkla ziyaret ettiği yerlerin başında gelmektedir.

Aziz Simeon Manastırı

f2cff7f4d4566bf611065ebacc77aeb9.jpg

Samandağ yolu üzerindeki bir tepe üzerine inşa edilen Aziz Simeon Manastırı bütünlüğünü koruyamamış ve günümüze kalıntıları kalmıştır. Rüzgar güllerinin de eşlik ettiği manastır kalıntıları muhteşem bir manzaraya ev sahipliği yapmaktadır. Rivayete göre Stilit Tarikatı’nın kurucusu Saint Simeon çeşitli manastırlardan eğitim aldıktan sonra dünyadaki bütün nimetlerden arınmak ve Tanrı’ya daha yakın olabilmek için burada inzivaya çekilmiştir. Burada yaşamını sürdürdükten sonra derdine çare arayan Hristiyanların akınına uğramaya başlamıştır. İnsanlardan uzak durmak için ufacık bir kaya üstünde yaşayan Simeon’un sütununun yüksekliği 20 metreye kadar ulaşmıştır. Bu sütun hala orada bulunmaktadır. Aziz Simeon’un ölümünden sonra müritleri tarafından buraya manastır yapılmış olsa da günümüzde manastırın kalıntıları bulunmaktadır. 1500 yıllık tarihiyle yok olmanın eşiğinde olan manastıra toplu taşımayla ulaşım bulunmamaktadır.

St. Pierre Kilisesi

st_pierre.jpg

Dinler şehri Hatay’da görülmesi gereken bir diğer tarihî yapı da St. Pierre Kilisesi’dir. Hatay’a 35 km uzaklıkta Asi Nehri’nin batısında Hac Dağı’nın eteklerine oyulmuş St. Pierre Kilisesi Hristiyanlık dininde oldukça önemli bir yere sahiptir. Hz. İsa’nın 12 havarisinden biri olarak kabul edilen Aziz Petrus Hristiyanlık dinini yaymak için cemaatle ilk toplantılarını burada yapmış ve cemaat ilk kez burada Hristiyan (Hıristos) olarak adlandırılmıştır. Aziz Petrus’un papa olarak kabul edilmesinden dolayı kilise Katolik inancının dünyaya yayılmasında merkez olarak kabul edilmektedir.

Devamını Oku

Titus (Vespasianus) Tüneli

11_big.jpg

Hatay'ın Samandağ ilçesine 5 km uzaklıkta bulunan Titus Tüneli Roma İmparatoru Vespasian tarafından yaşamı tehdit eden sel ve taşkınlardan korunmak amacıyla yaptırılmıştır. MS 69 yılında yapımına başlanan Titus Tüneli İS 81 yılında Roma İmparatoru Vespasian’ın oğlu Titus tarafından bitirilmiştir. Tamamen dağ içine oyulan tünelin inşasında lejyonlar ve köleler çalışmıştır. Titus Tüneli, o döneme ait kalıntılarla donatılmıştır. Roma su mühendisliğinin önemli eserlerinden biri olan tünelin denize bakan kısmında kaya mezarları da bulunmaktadır. Şehri sel baskınlardan korumak için yapılan Titus Tüneli 1.380 metre uzunluğunda, 6 metre genişliğinde ve 7 metre yüksekliğindedir. Hatay’da gezilecek yerlerin başında yer alan Titus Tüneli yerli yabancı turistlerin sıklıkla ziyaret ettiği yerlerden biridir. Titus Tüneli’nin yakınlarında Seleukeia adında antik bir kent bulunmaktadır.

Devamını Oku

Beşikli Mağara

dsc_0593_fa.jpg

Titus Tüneli’ni gezdikten sonra hemen yakınında bulunan bir başka tarihî eser olan Roma dönemine ait Beşikli Mağara’yı da görmenizi tavsiye ederiz. Samandağ’ın Çevlik bölgesinde bulunan Beşikli Mağara Titus Tüneli’nin deniz tarafına bakan kısmına 100 metre mesafededir. “Seleukeia Pieria” adı verilen antik kentinin en önemli tarihî eserlerinden biri olan Beşikli Mağara tamamen kaya üzerine oyularak yapılan tarihî bir mezarlıktır. Mezarlıkta toplam 12 adet kaya mezarı bulunmakta olup Beşikli Mağarası aralarındaki en genişi ve en ünlü olanıdır. Taş sütunlar, kemerler ve taş merdivenler dikkat çekmektedir. Birbirlerinden duvarlarla ayrılan mezarların kimlere ait olduğu kesin olarak bilinmemektedir. Mezarlıkta Roma dönemine ait kralın yanı sıra halka ait mezar da bulunmaktadır.

Çevlik Örenyeri’ne giriş ücreti 8 TL’dir. Müzekart’ın geçerli olduğu tarihî alanı daha rahat gezebilmek için yürüyüş ayakkabısı giymenizi öneririz.

Payas Kalesi

Payas Kalesi Hatay’a 70 km mesafede bulunan Hatay’ın Payas ilçesinde bulunmaktadır. Hatay’ın Dörtyol ve İskenderun ilçeleri arasındaki Payas konumuyla oldukça önemli bir yere sahiptir. Başta Bizans olmak üzere birçok uygarlığın hüküm sürdüğü Payas, Yavuz Sultan Selim’in Mısır seferi sırada Osmanlı egemenliğine girmiştir. O dönem buranın Hac yolu üzerinde olması ilçeyi ve kaleyi oldukça önemli hale getirmiştir. Payas Kalesi ilk olarak Haçlılar tarafından yapılmış, Osmanlılar tarafından bu kale yıkılarak yeniden inşa edilmiştir. Camii, hamam ve ihtiyaç sahiplerine yardım etmek amacıyla yapılan imarethane kalenin yapımı bittikten sonra tamamlanmıştır. 4 köşeden ve 8 kuleden oluşan kalenin işçiliğine ve yapımında kullanılan malzemelere bakıldığı zaman Osmanlı eseri olduğu kolaylıkla anlaşılmaktadır. Sokullu Mehmet Paşa tarafından inşa ettirilen kalenin yapımına 1567 yılında başlanmış, 1571 yılında bitirilmiştir. Osmanlı Devleti, kalenin yapımından sonra burayı denize yakınlığından dolayı tersane ve lojistik merkezi olarak kullanmıştır. Payas sadece kalesiyle değil kervansarayı ve limanıyla da Osmanlı döneminde önemini korumayı başarmıştır.

Kapılı Değirmenli Şelale

Kapılı Değirmenli Şelale Hatay’a 76 km uzaklıktaki Dörtyol ilçesinin Kapılı köyünde Amanos’un eteklerinde bulunan bir doğa harikasıdır. Geçmişte yaşanan terör olayları nedeniyle gizli kalan şelale yapılan keşif gezileri sonucunda Amanoslar Çevre Derneği tarafından keşfedilmiş olup ismi de bu dernek tarafından verilmiştir. Köydeki dere içinde birçok şelale bulunsa da içlerinden en önemlisi Kapılı Değirmenli Şelale’dir. Kapılı Değirmenli Şelale yaklaşık 15-20 metre yükseklikten dökülmektedir. Civarda yaşayan köylüler tarafından şelalenin döküldüğü uçurumun kenarına tahıllarını öğütmek için değirmen yapılmıştır. Şelale geziniz sırasında değirmeni ilk günkü haliyle görebilirsiniz. Kapılı Değirmenli ŞelaleAmanosların bu doğal güzelliği içerisinde huzur dolu bir gün geçirmek isteyenleri beklemektedir.

Reyhanlı Hamamat Kaplıcaları

_1218522212014_.jpg

Hatay sadece tarihî ile değil kaplıcaları ile de meşhur illerimizden biridir. Reyhanlı Hamamat Kaplıcaları, Hatay’a 38 km uzaklıktaki Kumlu ilçesinin yakınlarında bulunmaktadır. Reyhanlı Hamamat Kaplıcaları’nın suyu bol klorürlü olmasına rağmen toksik madde barındırmamaktadır ve suyunda sayısız mineral bulunmaktadır. Şifalı suyun özellikleri bakımından bu kaplıcanın bir benzeri de Hindistan’dadır. Bölgenin en iyi kaplıcası olarak kabul edilen Reyhanlı Hamamat Kaplıcaları’nın birçok hastalığa iyi geldiği bilinmektedir. Bu hastalıklar arasında boyun fıtığı, eklem ağrıları, cilt hastalıkları, böbrek taşı rahatsızlıkları sayılabilir. Türkiye’nin birçok bölgesinde olduğu gibi kaplıcanın etrafında turizm amaçlı oteller ve tesisler kurulmuştur. Oteller sağlık turizmi adıyla bölgeye turlar düzenlemektedir. Siz de tertemiz dağ havası ve yeşillikler içerisinde dinlenmek, şifalı suların tadını çıkarmak istiyorsanız Reyhanlı Hamamat Kaplıcaları’na uğrayabilirsiniz.

Hıdırbey Musa Ağacı

musa-agaci.jpg

Hıdırbey Musa Ağacı Hatay’a 60 km uzaklıktaki Samandağ ilçesinin Hıdırbey köyünde bir dere kenarında bulunmaktadır. Baştan sonra tarih kokan Hatay’da efsaneler de nesilden nesle aktarılmıştır. Bu efsanelerden biri de Hıdır Bey Musa Ağacı’dır. Efsaneye göre Hz. Hızır ile Hz. Musa köyün yakınlarında Musa Dağı’na çıkmaya karar verirler. Hz. Hızır ve Hz. Musa burada mola verir ve Hz. Musa su içmek için dere kenarına inerken asasını burada bırakır. Su içtikten sonra yollarına devam eden Hz. Hızır ve Hz. Musa asayı orada unuttuklarını fark edip geri dönerler. Döndüklerinde asanın filizlenip ağaç olduğunu görürler. O günden bugüne o ağaç Musa Ağacı olarak kabul edilir. Halk arasında Musa Ağacı’nın yaşının 2.000-3.000 civarında olduğu düşünülse de ağacın yaşının 800-1000 olduğu tahmin edilmektedir. Musa Ağacı’nın çapı 7,50 metre olmakla birlikte dışarıdan çevresi 20 metredir. Ağacın yüksekliği ise 16,70 metredir. Musa Ağacı yerli ve yabancı turistlerin sıklıkla ziyaret ettiği yerlerin başında gelmektedir. Asırlık çınar ağacının çevresindeki mekanlarda kahvenizi yudumlayabilir, hediyelik eşya satan dükkanlardan sevdiklerinize hatıra ürünler alabilirsiniz.

Yorumlar

26 Ara 2024, Perşembe - 12:52
26 Ara 2024, Perşembe - 12:52
HATAY