Bahreyn denince aklına neler geliyor diye sorsalar muhtemelen petrol, gökdelenler, eğlence, lüks, şatafat ve debdebe derdim. Tabii bunun yanında kirli ve yaz aylarında nefes bile aldırmayan havasını da es geçmemek gerekiyor. Dünyanın en küçük ada ülkelerinden birisi olan Bahreyn, özellikle komşu körfez ülkelerinin eğlence için kaçamak yaptığı yer olarak biliniyor.
İki denizin arasında anlamına gelen Bahreyn, yıl boyu zenginliğin, lüksün ve denizin keyfini çıkarmak isteyenler için iyi bir adres. Fakat yaz aylarında, özellikle nem seviyesinin yüzde doksanları geçtiği zamanlarda, bırakın denizin tadını çıkarmayı nefes alabilirseniz şanslısınız.
Biraz insanlarından bahsetmek gerekirse, Bahreyn'in yerel halkı Türklere karşı çok sıcakkanlı ve misafirperver. Bunun sebebi yaklaşık dört yüz yıllık Osmanlı hakimiyetinin vermiş olduğu ortak kültür ve buna ek olarak Türk dizilerinin burada yaygın olarak izlenmesi diyebiliriz. Özellikle Bahreynli hanımların Türklere ilgisi üst düzeyde. Her Türk erkeğini Burak Özçivit veya Kıvanç Tatlıtuğ gibi zannediyorlar. Tabii bu ilgi, ben ve benim gibileri görünce çok geçmeden sona eriyor.
Bahreyn'de yılın birçok ayında katılabileceğiniz eğlenceler, festivaller, konserler düzenleniyor. Şimdi size Bahreyn'e yolunuz düşerse nasıl eğlenceli vakit geçirebilirsiniz, hangi aktiviteleri yapabilirsiniz bunlardan bahsedeceğim.
Formula Bahreyn GP Yarışlarını İzlemek
Dört gün süren etkinlikte ilk üç gün Formula 1 sıralama turları, Formula 2 yarışları, Porsche GT3 Cup Ortadoğu yarışları ve konserler ile geçerken, asıl yarış son gün yapılıyor.
Bahreyn olmasa da olur; fakat Formula 1 yarışlarını seyretmek, ölmeden önce yapılması gereken aktivitelerden birisi diye düşünüyorum.
Bu arada konserlere de ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Mevcut biletinizle Martin Garrix, Kygo gibi ünlü DJ'leri seyretme fırsatını da bulabiliyorsunuz.
Bilet fiyatları 160 ila 400 dolar arasında değişiyor; fakat internet üzerinden eşantiyon biletleri yarı fiyatına satanlar da çok fazla. Dört günlük biletler bulabileceğiniz gibi, bir günlük, iki günlük biletler de bulmanız mümkün.
Şampiyonluk kutlamalarını yerinde izlemek paha biçilmez bir duygu.
Bahreyn Uluslararası Go Kart Pisti'nde Yarışmak
Bildiğiniz tüm go kart pistlerini unutun. Bahreyn’de bu iş o kadar profesyonel yapılıyor ki, kendinizi F1 pilotu gibi hissediyorsunuz. Bahreyn uluslararası formula pistinin hemen yanında bir go kart pisti bulunuyor. Burada iki tür araç bulunuyor. Birisi dokuz beygir diğeri ise on üç beygir gücünde. Burada ilk defa yarışacaksanız, sadece dokuz beygir gücünde olan araç kullanabilirsiniz. Araçlara geçmeden önce ise eğitim almanız şart. Yaklaşık on dakika süren eğitimin ardından size kıyafet veriyorlar. Bu aşamadan sonra ise geriye araçlara binip on beş dakikalık bu eşsiz deneyimin tadını çıkarmak kalıyor.
Bu deneyim için ödemeniz gereken ücret ise on üç Bahreyn Dinarı, yaklaşık 200 TL.
Hindistan'a Özgü Holi Festivali
Bahreyn dedik, petrol dedik, ne alakası var Hint Festivalinin? Böyle düşünebilirsiniz; fakat Bahreyn'de Hintli sayısı yadsınamayacak derecede. Bu sebeple ülkeye gelirken kültür ve festivalleri ile birlikte gelmişler. Bu festivallerden en bilineni Holi Festivali. Özünde Hindu dini festivali olan Holi, kışa karşı baharın, kötüye karşı iyinin galibiyetinin bir simgesi olarak her yıl Mart ayının ilk dolunayında kutlanır. Festival boyunca insanlar rengarenk kıyafetler giyiyor ve birbirlerine boya atıyorlar.
Holi Festivaline katılmak üzere Bahreyn'in en güzel noktalarından birisi olan Al Dar adasına gittiğimde Hintliler beni şaşkınlıkla karşılamıştı. Zira tek yabancı ben ve arkadaşımdık.
Kısa süreli şaşkınlığın ardından bize bu festivalin dini bakımdan önemini anlattılar ve otağlarına konuk ettiler. Tabii gitmeden önce bizi araya alıp güzel bir boyadılar.
Hintliler bu günde düşmanlıkların sona erdiğini ve herkesin kardeş olduğunu belirtiyorlar.
Yer yer samimiyet sınırlarını aşıp taciz boyutuna geçseler de bir gün deyip sesimizi çıkarmıyoruz ve çılgın Hint müzikleri eşliğinde fütursuzca dans etmeye devam ediyoruz.
Hint Festivali'de olsa, Hint müzikleri de çalsa "Atım Arap" duruşumuz asla değişmiyor.
Deve Çiftliğini Ziyaret Etmek
Konu çöl ve Arap ülkesi olunca akla ilk gelenlerden birisi şüphesiz develer. Bahreyn'de altı yüzden fazla deveye ev sahipliği yapan Royal Deve Çiftliği ziyaretçilerini haftanın yedi günü ücretsiz olarak ağırlıyor. Bahreyn Kralının amcası Şeyh Muhammed tarafından hobi amaçlı kurulan çiftlik, turistler tarafından büyük rağbet görüyor.
Arap ülkelerinde alışık olduğumuz haremlik selamlık uygulama bu çiftlikte de karşımıza çıkıyor. Zira erkek ve dişi develer ayrı ayrı yerlerde bulunuyor.
Çiftlikteki develer gayet cana yakın. Beslediğiniz zaman selfie çekmenize bile izin veriyorlar.
Kandura ile Dolaşmak
Kandura, Irak ve Basra körfezi sınırındaki Arap ülkelerinde erkeklerin vazgeçilmez giysisidir. Havanın sıcak ve bunaltıcı olması sebebiyle, resmi daireler de dahil bu elbise tercih ediliyor.
Suudi Arabistan gibi yerlerde kanduranın yabancılar tarafından giyilmesi alay hissi uyandırabiliyor; fakat Bahreyn'deki insanlar bunu alay etmek olarak algılamıyor, aksine yabancı birinin yerel kıyafetlerini denemesi onlara son derece sempatik geliyor.
Şöyle bir soru akıllara gelebilir: Biz neden böyle bir şey yaptık? Bir akşam ev arkadaşım Hasan ile evde Türkiye'deki paradoksal sorunların çözümüne yönelik yaptığımız sohbet esnasında gelen can sıkıntısı sonucunda, hadi şu elbiseyi diktirelim şöyle bi dolaşalım, dedik. Yaklaşık 20 Bahreyn Dinarı (320 TL) karşılığında elbiseyi diktirdik. Elbiseleri aldık ve çıktık dışarı. İlk etapta çok zorluk çektik. Yürüme alanınızı kısıtlayan bir elbise. Ancak alttan efil efil esen rüzgar her şeyi unutturuyor.
Öncelikle şunu söylemeliyim ki bu elbise sizi olduğunuzdan uzun ve heybetli gösteriyor. Özellikle benim gibi kısa boyluysanız kendinizi bu elbise içerisinde daha güvende hissedeceksiniz.
Bu kıyafeti giyip arabayla bir market veya manavın önüne yanaşırsanız, içeriden hemen birisi fırlayıp bir isteğimizin olup olmadığını soruyor. Bizzat test eden birisi olarak bu durumu çok fazla suistimal etmeden yoluma devam ediyorum.
Hasan ile arkadaşımız Birsel'i almak üzere yola çıktık. Tabii Birsel'in bu durumdan haberi yok. Birsel'e gittiğimizde bizi aşağıda bekliyordu. İyice yanaştık fakat o rahatsız bir biçimde bizden uzaklaştı. Bu durum beni biraz olsun rahatlattı. Birsel bile tanımadıysa bizi kimde tanımaz. Hemen sesleniyorum "Birsel! Benim ben ehe ehe..." Birsel'in olaya ilk tepkisi manidar: " Salaklar!". Birsel kafamızı yol boyunca ütüledi elbette: " Oğlum manyak mısınız, bu ne hal, beni gören ne diyecek? İki tane Arap ayarlamış tüüü şunun sıfatına demezler mi?". Biz kulağımızı tıkayıp yolumuza devam ediyoruz.
Kahvaltı yapmak üzere bir AVM'ye giriyoruz ve o tablo. İçeride aynı şirketten yaklaşık dört aile! Birsel'in beti benzi atmış durumda, bizim ise kafamız rahat. Birsel'i görenler hafif bir baş selamı ve muzur bir sırıtışla yollarına devam ediyorlar. Neyse çok fazla uzatmayayım. AVM'de dolaşırken özellikle bize bakıp gülüşmeler çok fazla oldu. Bunun sebebi ise elbisenin bazı özel tekniklerle giyilmesi ve bizim bunları becerememiş olmamız. Yanımıza gülerek gelen birisi yaklaşık on dakika boyunca elbiseyi düzeltmek için uğraştı.
Gülüşmeler sona erdi mi? Tabii ki hayır. Günün sonunda Birsel bizimle bir daha konuşmayacağını söylese de Hasan ve ben keyifli bir zaman geçirmiş olduk.
Bahreyn Yemek Festivali'ne Katılmak
Bahreyn'in en dikkat çeken festivallerinden birisi de Yemek Festivali. Asya, Avrupa Hindistan ve birçok mutfağın müzik ve dans gösterileri ile birlikte sunulduğu bu festival yaklaşık on altı gün sürüyor.