“Hayat güzel. Sakin takıl ve gevşe. Güzel bir gün olacak”Su satıcısı yüzü asık müşterisine böyle diyordu Montego Bay otobüs durağında. Herhalde tipik bir Jamaikalı’nın hayata yaklaşımını daha iyi ve daha hızlı açıklayacak bir durum olamazdı. Bunun yanında Jamaika'da herkes bu örnekteki gibi sakin ve iyi niyetli değil. Jamaika, diğer Karayip ülkelerindeki gibi, tatil köylerinde kalanların pek göremeyeceği birçok sorunu olan bir devlet. Montego Bay'de kaldığım otel şehrin gece hayatı ve mağazalarıyla ünlü bölgesi “Hip Strip”'in doğu ucundan 500 metre kadar uzakta. İlk geldiğim aksam Hip Strip'te yemek yiyip aksam 9 gibi otelime yürümeye başlıyorum. Yol kenarında arkadaşlarıyla konuşmakta olan çelik yelekli turizm polisi ben geçerken kafasını sohbetten kaldırıyor.
“ Beyefendi, nereye gidiyorsunuz?”
“ Caddenin sonundaki otelime?”
“ Taksiyle gitmeniz daha iyi olur”
“ Ama sadece 500 metre ileride”
“ Yakın zamanda bu cadde civarında sorunlar oldu, burada beklemem gerekmese ben sizinle yürürdüm ama şu anda ayrılamam. Lütfen bir taksiye binin”“ Tamam, iyi akşamlar”
500 metre için taksiye bindikten sonra tabii “nedir Jamaika’nın suç sorunu?” sorusu aklıma takıldı. Internette küçük bir arama sonucunda şaşırtıcı bilgiler edindim. İlk bilgi: Dünya’da kişi başına en fazla cinayet işlenen ülke Jamaika... Ha? Ya Jamaika Reggae'nin çıktığı ve pasifizm hareketinin en çok tutulduğu yerlerden biri değil miydi? Karayip cenneti? Bir yanlışlık mı var? Karayiplerdeki kişi başı cinayet oranı ABD'nin tam dört katı (yüz binde 30 kişi). Hani şu tehlikeli, bildiğimiz ABD'nin. Cennet'te sorunlar var. Jamaika'daki cinayet oranı ABD'nin tam sekiz katı (yüz binde 59 kişi). Jamaika’yı cinayet liginde El Salvador, Guatemala ve Venezuela yakinen takip ediyorlar. Benim sakin sandığım St.Vincent Adası Jamaika'dan sonra en yüksek Karayip cinayet oranına sahip (yüz binde 36). Paralı devletlerden Bahamalar bile ABD'nin oranını üçe katlamış. Nasıl olur? Tek cevap var: uyuşturucu ticareti. Güney Amerika'dan ABD'ye giden uyuşturucu geçtiği ülkelerde çok çeşitli sorunlara yok açıyor, bunlardan biri de yükselen suç oranları. Ülkenin ekonomisinin düzelmesi falan da para etmiyor; Trinidad ve Tobago'da işsizlik son 15 senede %20'den %5'e düşmüş, aynı zaman içinde suç oranı dörde katlanmış. Deniz, güneş, Reggae ve biraz da cinayet...
Montego Bay, Jamaika'da turizmi başlatan kasaba olmuş. 1900'lerin başında bir doktorun “ hastaları iyileştiriyor” diye reklamını yaptığı ve gelen hastalardan suya girme ücreti aldığı Doctor's Cave kumsalı bugün de popüler.
Bu kumsalda başlayan turizm, bugünlerde adanın kuzeybatı kıyısında üç merkez civarında yoğunlaşmış: Montego Bay, Negril ve Ocho Rios.
Montego Bay şehri kalabalık ve pis sokaklarıyla pek çekici değil ama bölgenin ulaşım merkezi. Şehrin dışında dünyaca ünlü şirketlerin “hepsi dahil” tatil köyleri başlıyor. Bu köylerde kalanlar yerli halkla hiçbir ilişkiye girmeden, nerede olduklarını dahi bilmeden deniz, güneş, kum uçlusuyla tatillerini geçirip ülkelerine donuyorlar. Montego Bay'in en fazla turist çeken kısmı, Hip Strip. Şehrin bu kesiminde turist olarak rahat yürümeniz mümkün değil, size satış yapmak isteyen bir hanutçu illaki peşinize takılıyor. Birini atlatınca diğeri size yaklaşıyor; hediyelik eşya satışından girip tutturamayınca, uyuşturucuya, oradan kadın ticaretine uzanan monologları can sıkıcı. Bunun yanında sadece merakından dolayı size yaklaşıp konuşan Jamaikalılar da oluyor, ilk beş dakika içinde size bir şey satmaya kalkmadıysa sohbete devam, genel olarak sakin ve hayatı hızlı yaşamayı tercih etmeyen karakterleri var.
Jamaika'da hoşuma giden yiyeceklerden biri Patty. Bir nevi börek; içinde püre haline getirilmiş et, tavuk ya da sebze oluyor. Jamaikalılar bu böreği hindistancevizi ekmeğinin içine koyup yemeği seviyorlar, ekmek içi ekmek gibi bir şey. İyi de oluyor namussuz.
Montego Bay'in batısında Negril, doğusunda Ocho Rios şehirleri var. İkisine de Montego Bay otobüs durağından gidebilirsiniz, 1,5 - 2 saat sürüyor. Minibüsün kalkmasını beklerken pazar ayağınıza geliyor, satıcılar gelip mallarını sergileyip siparişinizi alıyorlar. Minibüs içinde beklerken bira içebilir, kızarmış balık yiyebilir, dondurmanızı bitirebilir, mangalda mısır götürebilir, çorap, çiklet, patates, portakal, kola, su, şapka alabilirsiniz.
Negril, kuzeybatıda 11 km’lik uzun sahiliyle ünlü bir kent. Montego Bay'e göre daha düzenli ve otel çeşitleri çok daha fazla. Reggae dinlemek isteyenler burada daha şanslı çünkü daha fazla gece kulübü Reggae gruplarını ağırlıyor. Deniz, güneş, kum ve Reggae âşıkları buraya.
Ocho Rios, gelişmişlik olarak Negril ve Montego Bay arasında bir yerde. Şehir, buradan; Kingston (Jamaika'nin başkenti, Bob Marley'in mekani), Blue Mountains (iyi kahve mekânı), 9 Miles (Bob Marley'in koyu ve mezarı)’a gitmek isteyenler için ideal. Aynı zamanda ünlü Dunn's Şelaleleri de burada; 200 metre boyunda bizim Pamukkale gibi aşağı inen bir şelale ve yüzlerce turisti gözünüzün önüne getiriverin. Jamaika ile ilgili tanıtım broşürlerinde buranın fotoğrafı olmazsa olmaz.
Blue Mountain’da kahvemizi içtik, Jamaikalı gruptan Reggae dinledik, Dunn's Falls'ta dolaştık, Negril'de deniz girdik. Jamaika'ya eyvallah demenin zamanı geldi demektir.
Günün şarkısı: Elbette Bob Marley’den bir şeyler dinleyeceğiz. Get up stand up…
*** Başar Kurtbayram'ın diğer yazılarına www.simdigezelim.com'dan da ulaşabilirsiniz.