Romantik Gün Batımları ve Santorini

Ege adaları’nın en romantik adası olan Santorini sessizlik, sakinlik, huzur ve romantizm arayanlar için en doğru adreslerden biri. Kayalıkların üzerinden Caldera’ya bakan havuzlu butik otelleri, begonvillerin süslediği bembeyaz badanalı kesme şeker görüntüsündeki evleri, evleri birbirine bağlayan merdivenli dar sokakları, muhteşem günbatımları ve nefis şarapları ile gideni kendine aşık eden bir yer.

Yunanistan’ın 200 kilometre güneydoğusundaki Cyclades volkanik adalar topluluğundayer alan Santorini, 78 kilometrekarelik yüzölçüme sahip olan küçük bir ada.

Her yıl bir milyonu aşkın turisti ve balayı çiftlerini ağırlayan adadaki ilk yerleşim milattan önce 3000’li yıllara rastlıyor. Girit adasından gelip buraya yerleşen Minoslu’lar adayı ticaret merkezi haline getirmişler. Milattan önce 1650-1450 yıllarındaki volkanik patlamalar neticesinde ada içinde büyük çökmeler oluşmuş, 73 kilometrekarelik Caldera denilen bölüm sular altında kalmış. Adada ki dev patlamalar sonucunda oluşan tsunami Girit adasında ki Minos krallığını yerle bir etmiş. Milattan önce 236’da Thirasia anakaradan ayrılmış ve yine milattan önce 197’de Palaia Kameni adası oluşmuş.1707 depremi sonrası ise Nea Kameni adası ortaya çıkmış. Patlama ve depremler sonucu iki büyük bölge olan Santorini ve Thirasia oluşmuş. Yine bu bölgede üç tane de küçük ada bulunuyor; Palaia, Kameni ve Nea Kameni… Adaların en büyüğü ise Santorini.

Santorini’ye Minos’lardan sonra Dor’lar yerleşmiş.Dor’lar adaya Thira adını vermiş. Yunanlılar bu ismi halen kullanıyorlar. 1207’de adaya yerleşen Venedikliler Azize İreni’ye ithafen adanın ismini Santorini koymuşlar. Ada 1507’de Osmanlılara geçmiş. Ancak 1832’de Cyclades adalar topluluğu ile birlikte ada Yunanistan’ın eline geçmiş.

Adaya ulaşım Atina aktarmalı uçak seferleri ile, ya da Rodos ve Mikanos’tan gemi turları alınarak sağlanıyor.İstanbul ve Kuşadası çıkışlı pek çok gemi turları da mevcut.

Gemi ile adaya yaklaşırken içinizi garip bir duygu sarıyor. Volkan külleri ve lavları ile kaplı hilal şeklindeki adanın sanki tepesine kar yağmış gibi, zirvesi bembeyaz. Beyaz kremalı bir dilim kakaolu pasta gibi beliriyor karşınızda. Çünkü tepedeki yerleşim tamamen beyaz badanalı, çatısız evlerden oluşuyor. Evler öyle güzel yerleştirilmiş ki, her biri denizi görür vaziyette. Hiçbiri bir diğerinin deniz manzarası ve güneşini engellemeyecek şekilde düzenlenmiş.

Gemiler limana yakın bir bölgede demir atıyor ve buradan limana küçük botlarla ulaşım sağlıyorlar. Mikanos ve diğer adalardan da hızlı feribotlar ile adaya ulaşmak mümkün.

Liman bölgesinden Santorini’nin merkezi ve 18.yy’dan beri adanın başkenti olan Fira’ya teleferikle çıkmak mümkün. Fira deniz seviyesinden 275 metre yükseklikte yer alıyor. Fira’ya ulaşmak için diğer alternatifler ise otobüs ile dolambaçlı yollardan çıkmak, ya da 588 basamaklı merdivenleri yürümek ya da eşek kiralamak. Seçim size kalmış.

Fira dik bir uçurumun kenarına kurulmuş. Burada mavi kapı ve pencereli bembeyaz badanalı çatısı olmayan küçük küçük evler, yine bembeyaz badanalı, mavi kubbeli kilise ve şapeller, pek çok hediyelik eşya satan dükkân, mağaza ve kuyumcular ile Caldera manzaralı pek çok cafe ve restoran bulunuyor. Bu cafelerde oturup gün batımını meşhur Santorini şaraplarını yudumlayarak izlemek Santorini’nin olmazsa olmazları arasında.

Santorini’de çok sayıda şarap yapım merkezi de bulunuyor. Bunların çoğu Caldera manzaralı. Bu merkezlere giderek tadım yapabilir aynı zamanda da gün batımını izleyebilirsiniz. Tadımlarda genellikle seçtiğiniz şaraplar yanında peynir ve çeşitli krakerler ikram ediyorlar.

Gün batımlarında Caldera manzarası olan her yerde gelin ve damatları görmek de mümkün.

Santorini fotoğraflarında sıkça rastladığımız Agaou Mina Kilisesi de burada. Agaou Mina ve M. Nomikou sokağı Fira’nın en güzel manzaralı iki sokağı. Müze gezmek isteyenler için Arkeoloji Müzesi, Megaro Ghisi Müzesi, Thera Müzesini önerebilirim.

Fira’ya 11 kilometre mesafede yer alan Oia kasabası da en az Fira kadar güzel. Adanın kuzey ucunda bulunan Oia kasabası küçük beyaz badanalı, mavi kapı ve pencereli evleri, daracık sokakları, bu sokaklardaki beyaza boyanmış merdivenleri ve her basamağa yerleştirilmiş teneke kutulardaki rengarenk sardunyaları ile müthiş bir görsellik sunuyor.

Sanat galerileri, tasarım butiklerinin sıra sıra dizili olduğu Oia kasabası günbatımının en güzel izlenebileceği noktalardan biri. Bu nedenle günbatımı saatlerinde bırakın kafe ve restoranları ayakta duracak yer bulmak bile neredeyse imkansız.

Günbatımının en iyi izlenebileceği üçüncü bölge de adanın en yüksek yeri olan İnverovigli köyü.

Santorini daha çok doğa ve romantizme ilgi duyanlara hitap eden tam bir dinlenme rotası. En çok da balayı çiftlerinin tercih ettiği ve evlilik törenlerinin yapıldığı Akdeniz’in en popüler turistik bölgelerinden biri.

Adada ulaşım otobüs, taksi ve motorsiklerle yapılabiliyor. Mesafeler birbirine çok uzak değil. Fira ve Oia’da uçurum kenarındaki oteller balayı çiftlerini ve zengin turistleri ağırlama konusunda yarış içindeler. Buralardaki butik otellerde yattığınız yerden müthiş Caldera manzarasını seyredebilir veya terasınızdaki jakuzinizde manzaranın keyfini çıkarabilirsiniz. Ancak buralarda kalmanın bedeli oldukça yüksek.

Yunanistan’ın bu güzel ve hayat dolu adasında konaklama adına da birkaç otel önerisi vermek mümkün tabii. Fira'daki kaldera kayalıklarında yer alan ve volkanik adacıkların büyüleyen manzarasını izleyebileceğiniz bir otel olan Tzekos Villas adanın en güzel otelleri arasında yer alıyor. Dolayısıyla bu oteli tercih edebilirsiniz. Alternatif olarak ise Kiklad tarzi bir mimariye sahip olan Nonis Apartments’i düşünebilirsiniz. Otel konum olarak şehir merkezinde ve çevresinde ki mağaza, taverna ve barlara birkaç dakika içinde kolayca ulaşabiliyorsunuz. Eğer otele fazla para veremem ekonomik bir şeyler arıyorum diyorsanız da fiyatları gayet uygun olan Tataki Hotel’i seçebilirsiniz. Otelden adanın kaldera manzarası görülebiliyor ve turistik mekanların yoğun olduğu bir konumda yer alıyor. Santorini’de ki diğer otel seçenekleri için isterseniz buradan booking.com’a girebilir ve rezervasyon yapabilirsiniz.

Santorini’de denize girmek istediğinizde bizdeki gibi geniş kumsallar beklemeyin. Volkanik bir ada olduğu için ve ana yerleşim kayaların tepesinde olduğu için otelin önünden denize girme şansı pek yok. Plajlar daha çok Caldera manzarasının tam zıt tarafında. En çok tercih edilen plaj ise Kamari plajı. Burası siyah volkanik çakıl taşlarından oluşuyor. Hele de yaz aylarında bu siyah plajda yürümek neredeyse imkansız, ancak denizi pırıl pırıl. Mondithos ve Perisa da gidebileceğiniz diğer plajlardan.

Başkent Fira’ya yaklaşık 12 kilometre mesafede yer alan Minos kültürüne ait eserlerin çıkarıldığı Antik Akrotiri kalıntıları 3 bin 500 yıllık bir geçmişe sahip olup adanın  en önemli arkeolojik bölgelerinden biri.

Akrotiri Antik Kalıntılarına Fira’dan otobüs ile gitmek mümkün. Volkanik küller altından çıkarılan Minos kültürüne ait eserler Fira ve Atina Arkeoloji müzesinde sergileniyor. Akrotiri kalıntılarına yakın olan plajlar ise kırmızı renkli kaya ve çakıllarla kaplı.

Santorini adasının karşı kısmında bulunan ikinci büyük ada Therasia’ya Oia limanından gidilebilir. Bu adadaki 145 basamaklı merdivenleri çıkarak Oia ve Caldera manzarasını objektiflerinize alabilirsiniz.

Ayrıca yanık adalar diye bahsedilen 2 küçük volkanik ada Nea Kameni’ye gidip, sıcak çamur banyosu yapabilir, Palea Kameni adasında krater üzerinde yürüyebilirsiniz.

Eğer vaktiniz varsa burada yapılabilecek diğer seçenek ise Kytlad adalar turu. Kytlad adalar grubu 56 adadan oluşuyor. Bunlardan yalnızca 26 tanesinde yerleşim var.

Santorini doğası, huzurlu atmosferi, kaliteli butik otelleri ile dünyada balayı turizminde ön sıralarda yer alıyor. Bu huzur dolu adadan alınabilecek en güzel hediye ise ünlü Santorini şarapları.