Alanya, AkdenizBölgesi’nde bulunan Antalya iline bağlı, şehir merkezinin doğusunda yer alan, turizm ile ön plana çıkmış ilçelerin başında gelir. TorosDağları ile Akdeniz’in muhteşem maviliğinin arasında kurulmuş bir yerleşim bölgesidir. Alanya; Antalya’nınGazipaşa, Gündoğmuş ve Manavgat ilçelerine aynı zamanda da Konya ile Karaman’a sınır komşusudur. Bakılan her noktada doğal, tarihî ve kültürel güzellikleri cömertçe sergileyişiyle eşsiz güzellikteki sahil ilçelerinin en önemlilerinden biri olma özelliğini korumaktadır. Antalya şehir merkezi ile Alanya arasında kara yolu ile yaklaşık 140 kilometre mesafe vardır. Bu mesafe tahminî olarak 2 saatlik bir araç yolculuğu gerektirir. İstanbul’danAlanya’ya kara yolu ile yaklaşık olarak 800 kilometrelik yolu tahminen 10 saatte tamamlayarak ulaşabilirsiniz.
Ulaşım için hava yolunu tercih edecekseniz, bu mesafe yaklaşık 560 kilometre ve tahminen 50 dakikaya inecektir. Eğer Alanya’ya Ankara’dan gelecekseniz kara yolundan yaklaşık 520 kilometrelik ve tahminen 6,5 saatlik bir yolculuk yapmanız gerekecek. Tabii bu süre ve mesafeler hava yolu opsiyonu için yaklaşık 380 kilometre ve 30 dakika civarına inecektir. Havalimanı olarak Antalya veya Gazipaşa’daki alternatifler değerlendirilebilir. Bu konuda karar verirken Gazipaşa Havalimanı ve Alanya arasında 40 kilometre, Antalya Havalimanı’ndan ise 125 kilometre mesafe oluşu özellikle dikkat edilmesi gereken konulardan biridir.
Alanya’ya 12 kilometre mesafede bulunan Kadıini Mağarası’nda MÖ 20-17. yüzyıla dayanan izler oluşu bölgenin tarihinin bu denli eskiye dayandığı hakkında bizlere fikir vermektedir. Fakat bölgeyi ilk kez kimler, ne zaman kurmuştur net olarak bilinememektedir. Kuzeyinde Toros Dağları, güneyinde Akdeniz’in eşsiz mavisi ile çevrelenmiş bir yarımadadır. Bu coğrafî özelliği ile tarih boyunca önemli bir sahil yerleşkesi olarak varlığını korumuştur. Persler, Bizanslılar, Selçuklular, Memlukler, Osmanlılar ve Türkiye Cumhuriyeti Alanya bölgesinde hüküm sürmüş medeniyetlerin bilinenleridir. Bu çeşitliliğin doğal sonucu olarak da kültürel zenginlik kendiliğinden gelmiştir. Camiler, hanlar, mescitler, kiliseler, mağaralar, antik kentler, konaklar ve bunlar gibi çok faklı kültürel izler kucak kucağa ayakta duruyorlar, durmaya çalışıyorlar.
Alanya ülkemizin güney sahillerinde yer alan önemli turizm noktalarından biridir. 290 bini aşkın nüfusuyla Antalya’nın en kalabalık ilçelerinin başında gelir. Hatta ülkemizin bazı illerinden bile daha kalabalık bir nüfusa sahiptir. Nüfus sayımı verilerinin adrese dayalı nüfus kayıt sistemine göre belirlendiğini düşünürsek, turizm sezonunda bu sayının kat kat arttığını tahmin etmek zor olmaz. Alanya da toplamda 180 binin üzerinde yatak kapasiteli 600’den fazla tesis konuklarını beklemektedir. Sayı bu denli olunca da her keseye uygun konaklama imkânı bulunabilmektedir. Ayrıca konaklama konusunda oteller yerine çadır veya karavanda konaklamak isteyenler için bölgede kamping alanları da çokça mevcuttur. Alanya; muazzam plajları, görkemli mağaraları, doğa harikası yaylaları ile bir cazibe merkezidir. Yaz mevsimlerinin uzun sürüp, sıcak ve kurak geçtiği, kışların ise kısa fakat yoğun yağışlı olduğu Akdeniz iklimi hâkimdir. İklim itibari ile ilkbahar aylarından başlayıp, yaz aylarında iyice yoğunlaşan ve sonbaharda azalarak devam eden bir ziyaretçi yoğunluğu vardır. Ayrıca Alanya ülkemizde en çok yabancı uyruklu kişinin ev sahibi olduğu yer olma özelliğini taşır. Bu da beldenin yabancı turistlerce ne kadar çok sevildiğini gözler önüne seriyor dersek yanılmış olmayız.
Alanya damak tadı olarak da çeşitliliği olan, yaylalarında hayvancılık yapılan, Toros Dağları’nda onlarca çeşit bitki yetişen ve turunçgiller üretimi ile ön plana çıkan bir bölgede yer alır. Sonbahar kış aylarında yetişen, ilibada denen bir bitkinin yapraklarından çok leziz sarmalar yapılır. Göleviz denilen ve toprak altında yetişen, patatese benzeyen, ülüb denen ve baklagillerden olan adı çok duyulmadık bitkiler yetişir, bunlardan çeşitli yemekler yapılır. Çeşit çeşit mantarların yemekleri de sofraları süsleyen lezzetlerin başında gelir. Ayrıca bazlamadan ince, yufkadan kalın, şepit de yöresel lezzetlerdendir. Keşkeğe çok benzeyen döğme aşı, yine buğdaydan yapılan yarpuzlu akdarı çorbası da yöresel yemeklerdendir. Alanya’yı gezerken turunç reçeli ile bir kahvaltı yapmanızı da öneririz.
Alanya’nın en önemli özelliklerinden biri de, Türkiye’de triatlon sporu yarışlarının 1991 yılında ilk kez burada yapılmış olmasıdır. Yüzme, bisiklet ve koşu sporlarının tek start ile yapıldığı ve fiziksel güç gerektiren bu spor dalının, her yıl ekim ayında uluslararası formatta yarışları düzenlenmeye devam etmektedir. Her biri uluslararası olmak üzere, triatlon, yüzme, dağ bisikleti, plaj futbolu, plaj voleybolu, plaj hentbolu, sky ball yarışları düzenlenmektedir. Ayrıca Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu da Alanya’dan başlamaktadır.
