İtalya’nın Puglia bölgesine yaptığımız gezimiz sırasında buraların ne kadar müthiş yerler olduğunu anladık, pek çok yere hayran kaldık. Ülkenin geri kalanına göre daha samimi, daha sıcak ve insanları daha sevimli. Bari, Polignano a Mare, Lecce, Otranto, Gallipoli’nin her biri birbirinden güzel yerler. Ama içlerinde bir tanesi var ki, o işte içimize ateş düşüren yer: Alberobello!
Bizce burası Puglia’nın en can alıcı yeri. Bari’ye yaklaşık 60 km mesafede yer alan Alberobello’ya yaklaştıkça o meşhur konik çatılı evlerinden tek tük de olsa görmeye başlıyoruz. Sanki Şirinler Köyü’ne giden bir çocuk heyecanı gibi anlam veremediğim bir heyecan var içimde. Neyse ki çok geçmeden otobüsümüz park ediyor ve yavaş yavaş bu masal kasabanın içine doğru yürüyoruz.
Alberobello, kelime anlamı “güzel ağaç”. İnanın hiç mi hiç anlamadık buraya neden böyle bir isim koyduklarını. Ağaçları çok mu güzel bilemeyiz ama bu gördüğünüz konik çatılı evleri bir harika. Bu evlere “Trullo” diyorlar. Çoğulu ise “Trulli”İşte Alberobello bu geleneksel mimarisiyle Unesco Dünya Kültür Mirası listesine çoktan girmiş bile.
Peki nedir bu Trullo?
İtalya'nın Puglia bölgesindeki Itria Vadisi'nde geçmişi tarih öncesine kadar uzanan bir ev yapma şekli trullo (tekili çoğulu trulli). Daha sonra yıllarca bu teknikle ev yapma geleneği devam etmiş bu topraklarda. Bilinen en eski trullo 14. yüzyıla tarihleniyor. Peki bu ilkel ev yapma tekniği nasıl olmuş da binlerce yıl devam etmiş derseniz okumaya devam :)
Trullo yaparken harç kullanılmıyor. Yani aslında bu gördüğünüz evler, taşların ilkel şekilde üstüste konup da sıkıştırılması yöntemiyle yapılıyor. Bunun en önemli nedeni ve avantajı ise şu: Özellikle Napoli yönetimine vergi vermek istemeyen bölge halkı, evleri istedikleri zaman yıkıp, gözetmenler bölgeden gidince tekrar inşa edebiliyorlar. Akıllıca değil mi?
Trullo yapabilmek için önce bir çukur kazılıyor. Toprağın altındaki yassı kireçtaşları çıkartılıyor. Çıkartılan taşlar ilkel ama etkili bir konik çatı yapmak için kullanılıyor. Akdeniz kıyıları, biliyorsunuz, kireçtaşı oluşumlarıyla dolu (bkz: Akdeniz bölgemizdeki mağaralar). Yüzeye yakın yerlerde buldukları irice taşlardan evin duvarını dikiyor kireçle boyayarak izole ediyor ve temizliyorlar. Çukur derinleştikçe diplerden çıkan yassı taşlardan da konik çatıların şeklini kolayca veriyorlar. Tepeye konan şekil ise o evi yapan ustanın imzası. Her biri farklı bir obje.
Evin altında kalan büyük çukuru sıvayıp içine de kireç koyuyorlar ki biriken yağmur suları içilecek hale gelsin. Yani aslında her evin altı bir sarnıç. Kireç çok işlerine yarıyor. O kadar ki kireci verdikleri için doğaya, tanrılara teşekkür etme gelenekleri nedeniyle de çatıya dini ya da doğa resimleri içeren kireçten süslemeler yapıyorlar.
‘Şirinler’in evlerine benzer bu sevimli yapıların arasında kaybolmak çok hoşumuza gitti. Öyle ki buraya, mevsim daha sıcakken, tekrar gelmek için kendimize söz verdik.
"Alberobello is Trulli beautiful"
1. bölüm: İtalya Puglia Gezisi ve İlk Durak Polignano a Mare