Dünyanın En Kuru Çölü: Atacama Çölü

Şili’nin kuzeyinde bulunan dünyanın en kuru çölü Atamaca... Santiago’dan Calama’ya uçak veya kara yolu ile gelinebilir. Karayolunu tercih ederseniz 19 saatlik bir yolcuğu göze almanız gerekiyor. Ancak yollar gayet güzel. Biz tercihimizi karayolundan yana kullandık. Uzun bir yolculuk sonrasında Antofagasta liman şehrine geliyoruz. Dünyanın en kurak çölünde bulunan bu liman şehri tahminlerimizin çok üstünde bir canlılığa sahip.

İlk olarak trafiğe kapalı olan Colon caddesinde bir tur atıyoruz. Meydandaki büyük madenci heykelini görüp limana doğru iniyoruz. Şehrin çok fazla bir özelliği yok. Şili’nin en önemli ihraç ürünü olan bakır madeni bu limandan dünyaya ihraç ediliyor. Oldukça büyük bir liman.

Rotamız Calama. Calama Antofagasta bölgesinde yer alan bir yerleşim. Çölün derinliklerine doğru ilerliyoruz. Yolda yeşillikten vazgeçtim, ne bir ot, ne de bir kaktüs görebiliyorsunuz.

Deniz kıyısında çöl olur mu diyebilirsiniz, ancak Antartika’dan gelen Humbold akıntısı etkisi ile buraya yıllarca, bazı kaynaklara göre 40-50 yıldır hiç yağmur yağmamış. İklim bilimciler buraya dünyanın en kurak çölü diyorlar. Ve bu çölün 15 milyon yıllık olduğunu ifade ediyorlar. Çöl, Peru’nun güneyinden Şili’nin kuzeyine, kıyı şeridinden And dağlarına kadar uzanıyor ve yaklaşık 90 bin kilometrekarelik bir alanı kapsıyor. Çöl deyince, aklınıza Arap çölleri gibi kum ve kum fırtınaları gelmesin. Buradaki zemin daha çok mineral çökeltiler ve derin vadilerden oluşuyor. Zemin çoğunlukla gri ve çok sert. Çölün büyük bir bölümü tuz havzalarından oluşuyor. Bu bölge dünyanın en büyük tuz havzası. Bu tuz havzası Bolivya’nın Uyuni kentine kadar uzanıyor. Su olmadığından burada nem de yok haliyle.

İlginç vadilerden geçerek Calama’ya geliyoruz. Calama kenti sahil şeridi ile And dağları arasında, çölün tam ortasında yer alan bir şehir. Şehrin özelliği Chuquican bakır madenlerine yakınlığından kaynaklanıyor. 4.300 metre uzunluğunda, 3 bin metre genişliğinde, 850 metre derinliğindeki Chuquicamata bakır madeni, dünyanın en büyük açık hava bakır madeni olma özelliğine sahip. Madenin derinliğinin daha da arttırılması planlanıyor.

1886 yılında şehir Antofagasta limanına demir yolu ile bağlanmış ve halen bakır ihracatı bu limandan yapılıyor.

Madenleri gördükten sonra 1 saatlik yolculukla çölün vahası olarak nitelendirilen San Pedro’ya geliyoruz. San Pedro, Atacama Tuz Gölü’nün batı tarafında bulunuyor. Bu köyde çöl turizmi insanların başlıca geçim kaynağı. Burada küçük kerpiçten yapılmış tek katlı köy evleri yerlerini almış. Turistler için konaklama yerleri de oldukça iptidai.

San Pedro, And dağları eteklerinde bulunduğundan, dağdan akan dereler nedeni ile burada az da olsa yeşillik görebiliyorsunuz. Bu yüzden “çölün vahası” deniliyor. San Pedro’dan çöl safarisi ve kum kayağı (sand broarding) turu alıp kum kayağı yapabilirsiniz. Yine San Pedro’dan “El Tatio” gayzerler turu alınarak gayzer gezisi yapabilirsiniz. Çöl safarisi yapmasanız bile Gayzer turunu mutlaka yapmalısınız.

El Tatio gayzerleri San Pedro’ya 90 kilometre uzaklıkta. 4.200 metre yükseklikteki gayzerlere ulaşmak karayolu ile yaklaşık 2 saat sürüyor. Sabahın ilk ışıklarında gayzerler daha aktif olduğundan, turlar genellikle sabah erken saatlerde yapılıyor. Buradaki gayzerler dünyanın en yüksek gayzerleri. Yerkabuğunun altındaki magma tabakasının kaynattığı mineralce zengin suların metrelerce yükseğe tazyikle fışkırarak yarattığı bu görüntü çok etkileyici. Yer yer tazyikli fışkıran kaynar sular ve buhar bulutları muhteşem bir doğa olayı sergiliyor. Bunun bir benzerini Yeni Zelanda Auckland’da görmüştük ve çok etkilenmiştik.

San Pedro’dan alınan günlük turlardan biri de Vadiler Turu. Bu vadiler turunda “Valle de Luna” olarak bilinen Ay Vadisi ve “Valle de Muertos” olarak bilinen Ölüler Vadisi gezilebiliyor. Ay Vadisi, zemin şekilleri ve rengi, ay yüzeyine benzediği için bu isimi almış. Özellikle güneş batarken vadinin manzarası bir başka dünyaya götürüyor insanı. Ölüler Vadisi ise bizdeki Peribacalarını andırıyor.

Çölde nem olmadığından gökyüzünde bulut da görülmüyor. Gökyüzü çok berrak. Geceleri gökyüzü ışıl ışıl, binlerce yıldır size gülümsüyor. Bu nedenle tarih boyunca çölde gözlem evleri kurulmuş. Dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen gökbilimciler burada incelemeler yapmakta.

Çöl, yüksek irtifada yer aldığından zaman zaman nefes sorunu yaşayabilirsiniz. Bu nedenle koko yaprağı çiğnemeniz ve koko çayı içmeniz öneriliyor. İhtiyaç duyulduğunda oksijen tüpleri kullanılıyor. Peru ve Bolivya’da olduğu gibi, burada da oksijen tüpleri hazır vaziyette turistler için bekletiliyor.

Atacama çölü, ölmeden önce görülmesi gereken yerler arasında, ancak oldukça zorlu ve zahmetli bir rota.

Atacama çölü Ürdün’deki Petra’ya benzeyen dik yamaçlı derin vadileri, tuzla kaplı dev duvarların bulunduğu geniş tuz havzaları, ay yüzeyini andıran “Ay Vadisi”, Ürgüp peribacalarını andıran “Ölüler Vadisi”, muhteşem gayzerleri ile görülmesi gereken çok ilginç yerlerden biri. Antofagasta'da konaklamak için tercih edebileceğiniz Los Salares ve Departamento Amoblado Av. Grecia gibi oteller mevcut. 

NURHAN YILMAZ

Yazar Hakkında

NURHAN YILMAZ

1951 İstanbul doğumluyum. Yıl içinde dönüşümlü olarak Sinop, Bodrum ve İstanbul’da yaşamaktayım.Küçük yaşlarda babamın mesleği gereği, Türkiye’nin pek çok farklı şehirlerinde yaşadım.