Haritadan baktığınızda Hindistan’ın güneydoğusunda Hint Okyanusu’nda damla şeklinde bir ada Sri Lanka. Türkiye yüzölçümünün sadece yüzde 8’i büyüklüğündeki bu ada ülkesinin kıyı uzunluğu ise 1.340 kilometre.“Sri” ormanın en güçlüsü, “Lanka” ise Hint okyanusunun incisi anlamını taşıyor. Sekiz UNESCO dünya mirasına ev sahipliği yapan ülke, doğası ile göz kamaştırıyor. Bembeyaz uzanan kumsalları, çay tarlaları, botanik bahçeleri, nehirleri ve 350’nin üzerinde şelalenin renklendirdiği ülkede 15 tane de milli park var.

Bu ülkeyi bir kez ziyaret etseniz mutlaka yeniden gelmek istiyorsunuz. Bir şekilde sizi kendine bağlıyor.

Pinnawale Fil Yetimhanesi, Kandy şehrindeki insan yapımı göl ve Budha Tooth Relic Tapınağı, Peridanya’daki botanik bahçe, Nuwara Eliya’da uçsuz bucaksız uzanan çay bahçeleri ve İngiliz koloniyal döneminden kalma evleri, Dambulla’daki Budizm mabedi, Sigirya Kalesi, Polonnaruwa’daki antik yerleşim, Negombo sahil şeridi, Hikkaduwa bölgesindeki gece hayatı ve dalgalarla yarışan sörfçüler, Habarana’da fil safarisi Sri Lanka’da sizi etkileyecek şeylere sadece birkaç örnek.

Ancak bu kez ben Sri Lanka’nın güneydoğu sahil şeridinde konumlanmış olan ve ülkenin en fazla ziyaretçi çeken milli parklarından biri Yala’yı anlatacağım. 979 kilometrekarelik alana yayılmış olan milli park, başkent Colombo’ya 300 kilometre mesafede. 1938 senesinden beri milli park statüsünde olan Yala, vahşi hayvanları, özellikle de leoparları ve filleri ile meşhur. Leopar yoğunluğunun en fazla olduğu milli parklar arasında. Bunun yanı sıra Yala, altısı endemik olmak üzere 215 farklı kuş çeşidine de ev sahipliği yapıyor. Bu da bu milli parkı özellikle kuş gözlemcileri arasında çok popüler bir nokta haline getiriyor. Beş ayrı bölgeye ayrılmış olan parkın en fazla ziyaret edilen bölümü ise birinci kısım.

Milli park içinde yer alan Cinnamon Yala konaklamak için ideal bir seçenek. Hatta burada özel talep üzerine gece yemeğinizi vahşi hayatın ortasında timsahlarla dolu bir göletin kıyısında yiyebiliyorsunuz. Tatlı büfesinden tatlınızı seçerken üç metre ötenizde sizi gözlemleyen timsahlarla aynı ortamda bulunmak asla unutamayacağınız bir anı olacak.

Gece odanıza giderken mutlaka elinde feneri ile size bir görevli eşlik ediyor. Çünkü zaman zaman vahşi hayvanlar otelin içine kadar gelebiliyor. Biz bunu sabah gün ışırken gözlemledik. Hani bazı sabahlar horoz sesi ile uyanırsınız ve güne çok dinç başlarsınız ya, burada sesinden hangi hayvan olduklarını tam kestiremediğiniz uğultular ile güne başlıyorsunuz. Biz de sabah erken saatlerde uyanıp dışarı baktığımızda önce kalabalık bir maymun sürüsünün geçidine tanık olduk. Kahvaltı alanına giderken ise yolumuzu bir yaban domuzu sürüsü kesti.

Yala Milli Parkı’nda safari için araçlar çok güzel tasarlanmış. Üç sıra halindeki koltuklar arkaya doğru aynı tiyatro salonunda olduğu gibi yükseliyor ve parka girdiğinizde siz de oyuna dahil oluyorsunuz.

Park içinde çoğunluğunu filler oluşturmak üzere 44 çeşit memeli hayvan var. Bir taraftan filleri gözlemlerken diğer taraftan maymunları takip etmeye çalışıyorsunuz.

Filler aile olarak dolaşıyorlar. Bekar erkek filler de aile kurana kadar genelde tek başlarına yaşıyorlar. Çiftleşecek bir dişi fil bulunca da çiftleşip aile kuruyorlar. Filler genelde gündüz dört saat uyuyup gece ayakta kalıyorlar. Safari sırasında fillerin toplu halde nehirde oynaşmalarına, iki filin birbirine kur yapmasına tanık oluyoruz. Ne kadar renkli görüntü olursa olsun herkesin görmeyi en çok arzuladığı şey leopar. Ancak görülme olasılığı da bir o kadar düşük.

Kaplan ve aslana göre çok daha küçük ve hafif olan leoparların boyu kuyrukla beraber 210-270 santime kadar çıkabiliyor. Üreme mevsimi dışında genelde tek başlarına dolaşan leoparların en fazla saldırdığı hayvanlar sığır, maymun, geyik ve antilop. Avlarına ise ya pusuya yatıp ya da bir ağacın tepesine çıkmak suretiyle ağacın altından geçen hayvanın üzerine atlayarak saldırıyor. Avını ensesinden ısırıp boynunu kırarak öldürüyor. İşte size vahşi yaşam…

Safariye sabah gün doğumu ile çıkmak çok daha mantıklı çünkü hava ısınınca ve güneş tepeye çıkınca güneş ışıklarından korunmak için daha çok ağaçlık ve çalılık bölgelere geçiyor bu vahşi hayvanlar.

Sabah erken güne başladığımız için otelin verdiği kutulardaki kahvaltılıkları yemek üzere okyanus kıyısına gidiyoruz. İşte bir enteresan nokta daha. Çünkü bu milli park 2004 senesinde yaşanan tsunamiden büyük zarar görmüş. En yükseği 6,1 metre olan dört dalga vurmuş bu kıyılara. Okyanus kıyısına vuran dalga boylarını gösteren bir de anıt yapmışlar milli parkın içine. Kıyı bölgesinin faunası ise bu olay sonrasında yüzde 60 oranında değişikliğe uğramış. Safari sırasında tsunamiye yakalanan kişilerden 250’si hayatını kaybederken hiçbir fil tsunamiden zarar görmemiş. Bu durumu ise fillerin altıncı duyusunun güçlü olmasına bağlıyorlar.

Kısacası Yala Milli Parkı, hem vahşi yaşam içinde konaklayabileceğiniz, hem farklı vahşi hayvanları kendi doğal ortamlarında gözlemleyebileceğiniz enteresan bir rota.

Sri Lanka gezisinin önceki günleri için:
1) TEKRAR MERHABA SRI LANKA
https://gezimanya.com/GeziNotlari/tekrar-merhaba-sri-lanka
2) SRI LANKA’NIN GÜNEYİNDE İLK DURAK BERUWALA
https://gezimanya.com/GeziNotlari/sri-lankanin-guneyinde-ilk-durak-beruwala
3) BERUWALA VE BENTOTA – KOSGODA KAPLUMBAĞA BAKIM MERKEZİ
https://gezimanya.com/GeziNotlari/beruwala-ve-bentota-kosgoda-kaplumbaga...
4) DODANDUWA’DA LAGÜN TURU VE TARÇIN ATÖLYESİ ZİYARETİ
https://gezimanya.com/GeziNotlari/dodanduwada-lagun-turu-ve-tarcin-atoly...
5) HIKKADUWA: BİLGELİĞİN KILICI
https://gezimanya.com/GeziNotlari/hikkaduwa-bilgeligin-kilici
6) SRI LANKA’NIN GÜNEYİNDE BİR DURAK: GALLEhttps://gezimanya.com/GeziNotlari/sri-lankanin-guneyinde-bir-durak-galle

TUĞÇE YILMAZ

Yazar Hakkında

TUĞÇE YILMAZ

 Yaklaşık 15 sene Medya satın alma ve Planlama sektöründe çok uluslu şirketler ile çalıştıktan sonra kendi tutkusu olan gezi ve seyahate yönelerek Gezimanya.com’u kurmuştur.1997 - 1999 İstanbul Üni