Amasya ve Yakınlarında Mutlaka Görülmesi Gereken Yerler

Türkiye’nin her bölgesi farklı güzelliklerle öne çıksa da, tarihi dokuyu ve doğal alanlarının zenginliğiyle Karadeniz’in yeri bir başkadır. Karadeniz’in tam da bu tanıma uyan tarihiyle, şehrin ortasından akan nehriyle, evlerin ardında yükselen Ferhat Dağı’yla birçok güzelliğe sahip Amasya’da keşfedilecek çok yer var. Dini ve tarihi yapılar olan türbeler ve külliyelerin yanı sıra bol oksijeni ve harika manzaralarıyla derin bir oh çektiren parkları ve tepeleriyle bir hafta sonu kaçamağı için tercih edilebilecek şehirlerden bir tanesi.

Amasya

Birçok uygarlığa ev sahipliği etse de Osmanlılar için ayrı bir önem taşıyan Amasya’da geçmişimize dair birçok iz bulacaksınız. Hem tarihi yapıları gezmekten hem de doğayla iç içe olmaktan keyif alan tüm ziyaretçilere uygun gezilecek yerler sunan Amasya’nın aslında akla ilk gelen özelliği meşhur sulu ve çok lezzetli elması. O yüzden gezilecek yerler kadar Amasya elmasının tadına da doymadan dönmemenizi öneriyoruz.Peki ya bunca özelliğinden bahsettiğimiz bu şirin, küçük ve tarihi kentte gezilecek yerler hangileri?

Borabay Gölü ve Tabiat Parkı

Amasya şehir merkezinden 63 km uzaktaki Taşova ilçesi sınırlarında kalan Borabay Gölü, şehrin en güzel doğal alanı kabul ediliyor. Doğal set gölü olma özelliğine sahip olan Borabay Gölü çevresinde sıralanan kestane, sarıçam, kayın ve sedir ağaçları harika bir ortam yaratıyor. Amasya gezisini doğal güzelliklerle geçirmek isteyenlerin kesinlikle kaçırmaması gereken bir yer olan Borabay Gölü aynı zamanda2013 yılı itibariyle tabiat parkı statüsüne geçirilmiş. Burada, göl kenarında bisiklet sürerek, doğa yürüyüşü veya piknik yaparak, fotoğraf çekimi, yaban hayatı ve bitki gözlemciliği yaparak çok keyifli vakit geçirebilirsiniz. Borabay Gölü ve Tabiat Parkı bünyesinde kır lokantası, piknik masaları, çocuk oyun alanları ve 4 kişi kapasiteli 20 adet kır evi bulunuyor. Dilerseniz burada konaklayarak doğayla iç içe bir gece de geçirebilirsiniz. Yürüyüş gibi doğa aktiviteleri için buraya gelirken uygun ayakkabı ve kıyafetlerinizi yanınıza almayı unutmayın tabii!

Borabay Gölü

Yedikuğular Kuş Cenneti

Yedikuğular Kuş Cenneti, aslında Yedikır Barajı olarak tanınan ve 1982 – 85 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır. Tersakan Çayı üzerinde sulama amacıyla yapılan bu baraj turna, sazan ve kızılkanat balıklarına ev sahipliği etmektedir. Kuş Cenneti olarak adlandırılmasına ise 1989 yılında Yaban Hayatı Koruma Sahası ve Doğal Sit Alanı statüsüne geçmesiyle karar verilmiş. Özellikle günbatımında harika bir manzaraya ev sahipliği eden Yedikuğular Kuş Cenneti, çamurcun, büyük karabaş martısı, yeşilbaş martısı gibi 100’ün üzerinde çeşitli sucul kuşlara da ev sahipliği ediyor. Suluova ilçesine 4 km uzaklıkta kolayca ulaşılabilen bir konuma sahip. Buraya gelmek için en doğru zaman aslında kuşların göç mevsimi zamanları. Mart, Nisan ve Mayıs ayları gibi bahar döneminde Amasya’da olursanız buraya uğramayı unutmamanızı öneririz.

 

Yapısı yanında hikayesiyle daha da ilgi çekici olan Aynalı Mağara’ya Ziyaret Kasabası İl Emniyet Müdürlüğü’nün hemen yanındaki yolu takip ederek ulaşabilirsiniz.

Küçük Ağa Külliyesi

Küçük Ağa Külliyesi II. Bayezid’in Kapı Ağası Ayas Ağa tarafından 1495 yılında inşa edilmiş. Külliye içinde sübyan mektebi, hazire, medrese gibi alanlar yer alıyor. Adını bulunduğu Şamlar Mahallesi’nden alan Şamlar Cami aynı zamanda Ayas Ağa Cami olarak da biliniyor.  Şehir merkezinde yürüyüş mesafesinde bulunduğu için Amasya gezilecek yerler arasında görülecek tarihi ve dini yapılar arasında yer alıyor.

Burmalı Minare Cami

Mimari yapısıyla oldukça etkileyici yapıya sahip olan Burmalı Minare Camii, yine şehir merkezinde yürüyerek kolayca ulaşılabilecek bir konumda yer alıyor. Dere Mahallesi’ndeki Burmalı Minare Camii, yapılışının ardından 1590 yılında deprem, 1602 yılında yangın nedeniyle büyük hasar görmüş ve yoğun restorasyon çalışmaları nedeniyle orijinal yapısını kaybetmiş. Fakat hala burmalı minaresi ve Selçuklu kümbeti ile Amasya’nın meşhur camilerinden bir tanesidir. Burmalı Minare Camii aynı zamanda Mahkeme Camii olarak da biliniyor.

Amasya Kalesi

Yeşilırmak Nehri’nin kenarında, Harşena Dağı’nın üzerinde heybetiyle duran Amasya Kalesi’nin binlerce yıllık geçmişe sahip olduğu bilinen, şehrin görülmeye değer yapılarından bir tanesi. Yapılışı Hititlere kadar uzanan kalenin günümüze kadar sapasağlam gelmesinin nedeninin 1075 yılında Amasya’yı ele geçiren Osmanlıların kullandığı sürede iyi bir yenileme ve bakım çalışmasının yapılmış olması imiş…Şehre tepeden bakıp manzaraya doyacağınız yerlerden Amasya Kalesi’nde 150 metre basamakla inilen dehlizin yanında hamam kalıntıları, su depoları, sarnıçlar ve Pontus Mezarları da bulunuyor. İçeri Şehir, Yukarı Kale ve Kızlar Sarayı olmak üzere üç bölümden oluşan Amasya Kalesi Hatuniye Mahallesi’nde yer alıyor. Her gün 08:00 – 18:00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.

Amasya Kalesi

Kral Kaya Mezarları

Kral Kaya Mezarlarını görmenin yanında buraya ulaşırken geçilen yollar çok keyifli. Hatuniye Mahallesi’nde yer alan Kral Kaya Mezarlarına bu mahallenin dar sokakları arasından tren yolunu aşarak ulaşıyorsunuz. Sizi nostaljik bir yolculuğa çıkaracak bu şirin parkur sonunda ardında gizli geçitler bulunan büyüklü küçüklü yirmiyi aşkın mezar göreceksiniz. Pontus Krallarına ait olan bu mezarlar arasında en büyük olan batı yüzde kalan, genişliği 8 m, yüksekliği 15 m olan mezardır. Mezarlar oyuldukları konuma göre ast-üst ilişkisini ortaya çıkaracak şekilde adlandırılmış. Tarihin bazı dönemlerinde bu mezarların hapishane ve hücre amacıyla kullanıldığı da görülmüş. Mezarların olduğu yer kente hakim bir noktada olduğundan keyifli bir manzaraya da sahip. Fakat mezarlara tepeye çıkmadan, Amasya’ya has mimarisiyle minik evlerin üzerinde sıralanan haliyle fotoğraflamayı da tercih edebilirsiniz. Manzara aşağıdan da gayet güzel gözüküyor.

Ferhat Su Kanalı

Amasya’nın tarihi görülesi yerlerinden bir tanesi olan Ferhat Su Kanalı, Erken Roma dönemine ait olan, şehrin su ihtiyacını karşılamak üzere yapılan bir kanaldır. Kayalar, tüneller, duvarlar ile desteklenerek arazi eğiminden faydalanarak yapılmış olan bu su kanalı hakkında hikayeler de mevcut. Efsaneye göre Pers döneminde ünlü bir nakkaş olan Ferhat, Şirin için yapılan köşkün süslemelerini yaptığı sırada Şirin’i gördüğünde birbirlerine sevdalanmışlar. Şirin’i ablasından isteyen Ferhat’a Elma Dağı’nı delip su getirmesi söylenmiş. Ferhat dağı delip, suyun akacağı yeri açmak üzereyken Şirin’in ablası yanına gelip, ona Şirin’in öldüğü haberini verince Ferhat elindeki külüngü havaya atmış. Külünk Ferhat’ın başına düşünce oracıkta can vermiş ve Şirin bu olayın gerçekleştiği yere geldiğinde acısına dayanamayarak kayalıklardan kendini atarak intihar etmiş. Efsane sadece bu kadarla da kalmayıp, ikisinin de can verdikleri kayalıklardaki mezarları üzerinde her bahar iki gül yetişir, tam kavuşmak üzerelerken, aralarında bitiveren bir karaçalı ile ayrı düşerlermiş.

Ferhat ile Şirin’in bu hüzünlü hikayesine konu olan Ferhat Su Kanalı, Amasya-Tokat yolunun 3. kilometresinde bulunuyor.

 

Çakallar Tepesi

Amasya’ya bir de tepeden göreyim diyenler için harika şehir manzarası sunan Çakallar Tepesi, bu şehirden görmeden gitmemeniz gereken bir yer. Panoramik manzarasıyla hem göz zevkinizi doyuracak hem de harika fotoğraflar çekeceksiniz. Yaklaşık 200 metre yükseklikte yer alan Çakallar Tepesi’nde, arkasında tüm heybetiyle duran Ferhat Dağı’nı da görebiliyorsunuz. Burası geçmişte Osmanlı şehzade ve sultanlarının av için tercih ettikleri yerlerden olup, yazlık köşklere de ev sahipliği ediyor.

Çağlayan Köprüsü

Hemen her şehirde bulunan tarihi köprülerden bir tanesi de Amasya’nın Çağlayan Köprüsü. Amasya şehir merkezine yaklaşık 5 km uzaklıkta yer alan, Tokat karayolu üzerindeki bu tarihi köprünün ne zaman ve kim tarafından yapıldığına dair kesin bilgiler elde edilememiş olsa da, 1075 yılında İltekin Gazi tarafından yapıldığına dair görüşler bulunuyor. Kemerleri tuğladan, ayakları kesme taştan yapılmış Çağlayan Köprüsü 70 m uzunluğa sahiptir. Görsel olarak keyifli bir manzara sunan Çağlayan Köprüsü, Amasya’da görmeye değer tarihi yapılar arasında yer alıyor.

Sultan II. Bayezid Külliyesi

Osmanlı Sultanı II. Bayezid’in emriyle Amasya Sancak Beyi Şehzade Ahmed tarafından yaptırılan II. Bayezid Külliyesi, 1486 yılından günümüze kadar gelmiştir. Külliyede cami, mektep, imaret, muvakkithane gibi bölümler yer alıyor. Külliyeye şehir merkezinde, Hacı İlyas Mahallesi’nde yer alıyor.

II. Beyazıt Camii Ve Külliyesi

Halifet Gazi Kümbeti

Şehir merkezinde yürüyerek kolayca ulaşılabilenkonumuyla Halifet Gazi Kümbeti, adını 1222 yılında Amasya Valisi olarak görev yapan Halifet Gazi’den alıyor. 1232 yılında çıktığı bir sefer esnasında hayatını kaybedince, naaşı buraya gömülmüş. Yalnızca güney cephesinde işleme bulunan kümbetin alt katında doğu batı yönünde yerleştirilmiş mermer lahit yer alıyor. Yapım yılına dair farklı görüşler bulunan kümbetin üzerindeki kitabe, 1210 yılında yapıldığını belirtiyor. Halifet Gazi Kümbeti,Amasya şehir merkezinde sokaklarında dolaşırken, evler arasında bir anda karşınıza çıkarak sizi şaşırtacak.

Aynalı Mağara

Amasya gezilecek yerler arasında en popüler yerlerden bir tanesi olan Aynalı Mağara, şehir merkezine 3,5 km mesafede, Ziyaret Beldesi yolu üzerinde yer alıyor. M. Ö. 2. yüzyıla kadar uzanan tarihiyle Helenistik Dönemde yaşayan Mitra Rahibi TES’in anıt mezarıdır. Mezar odası 11. yüzyılda Bizanslılar tarafından keşişhane olarak da kullanılmış. Duvar yüzeylerinde bu dönemlere ait duvar resimlerini ve sağda ve solda yer alan on iki havari tasvirlerini görebilirsiniz.

Aynalı Mağara’nın diğer adı olan Güzelce Kız ise yapıya konu olan efsaneden adını alıyor. Dünyalar güzeli diye tanınan ve kendisini gören herkesi güzelliğinden bayıltan kralın kızının evlenmesi için dört bir yana haber salan kral, her kim kızını görüp bayılmaz ise onunla evlendireceğiz vaadinde bulunmuş. Buna istinaden Amasya’ya dünya zenginleri, şehzadeler, yiğitler, bilginler, vezir çocukları yani gençliğine ve gücüne güvenen herkes gelmiş. Bu gelenlerin hiçbiri dünyalar güzeli kızın peçesini kaldırıp yüzünü açmaya cesaret edemeyince de, gönüllü olan fakir bir genç tereddüt etmeden kızın peçesini kaldırır ve ikisi de kömüre dönüşürler. Kralın kızının gömüldüğü mezarın dış yüzeyi göz alıcı bir parlaklığa bürününce de adı Aynalı Mağara olarak geçmeye başlar.

Torumtay Türbesi

1278 yılında Amasya Valisi olan Seyfeddin Torumtay tarafından yaptırılmış olan Torumtay Türbesi, Gök Medrese’nin hemen karşısında yer alıyor. Seyfettin Torumtay’ın yanı sıra çocukları ve torunlarının mezarları da bu türbede bulunuyor. Selçuklu mimarisinin farklı bir haliyle bezenmiş olan türbenin üst kısımları süslenmiş, genellikle boş kalan niş kısmında yapımını anlatan bir kitabeye yer verilmiş. Yapılışından yıllar sonra, 1891 - 92 yılları arasında restorasyon çalışması geçirerek bugünkü haline kavuşmuştur. Amasya şehir merkezinde yürüyerek kolayca ulaşılabilecek bir konumdadır.