Tarihî Kral Yolu üzerindeki rotamızda mozaikleriyle ünlü ve önemli bir kent daha var, Madaba ya da Medeba, başkent Amman'ın yaklaşık 30 kilometre güneyinde, ülkenin 5. büyük yerleşim yeri, deniz seviyesinden oldukça yüksekte bir yaylada, küçük ancak hayli ünlü ve turistik bir kent.
Nüfusunun çoğunluğunun Hıristiyan olduğu kentte çok sayıda kilise bulunmakta, bu kiliselerden biri dünyaca ünlü Yunan Ortodoks St. George Kilisesi.
Bu kiliseyi ünlü yapan da tabanında dünyanın en eski Orta Doğu haritalarından biri “Kutsal Topraklar ve Kudüs”ü gösteren bir Mozaik Haritası’nı içinde barındırması. Harita büyük önem taşımakta; kutsal toprakların bilinen en eski haritası.
Lübnan’dan Teb'e (Mısır) kadar uzanan bölgeyi kapsayan ve bize MS 6. yüzyıldan kalma bir şaheser sunan harita 1884 yılında ortaya çıkarılmış ve olduğu yerde korunmuş. Yaklaşık 190 metrekareye yakın bir ebatta, görenleri büyüleyen bir güzelliğe sahip haritanın ne yazık ki büyük bir bölümü kayıp. Tahminen iki milyon parçadan oluşan Bizans ve Umayyad mozaiklerinin mükemmel örneklerini sergilemekte.
İncil’deki Filistin’i tasvir eden en erken Hristiyan harita örneği olmasının yanı sıra Necef Çölü’nde bulunan ve başka hiçbir kaynakta geçmeyen dağlar, tepeler, vadiler, nehirler, kentler, kasabalar, köyleri adlarıyla ayrıntılı bir şekilde gösteren önemli bir erken Hıristiyan harita örneği.
İncil’de bahsi geçmeyen pek çok ismin de yer aldığı haritada daha büyük ölçülere sahip Ölü Deniz ve Kudüs’ün daha büyük ölçülerde, resmedilmeleri bize Bizans dönemindeki önemlerini vurgulamak amacıyla yapılmış olduğunu, Yahudi varlığından ise hiç söz edilmemesi ise Yahudileri yok saydıklarını düşündürmekte. Oysa arkeolojik kazıntılar o dönemde orada Yahudi varlığını kanıtlıyor.
Bölgenin yerleşimini mükemmel bir şekilde gösteren Madaba Haritasımozaiği Bizans Dönemi hakkında olduğu gibi aynı zamanda da Ölü Deniz’in 6. yüzyıldaki gemicilik ve yelkenciliği hakkında bilgi vermesi açısından da oldukça önemli.
Mozaik harita gerçekten çok etkileyici, bu nedenle de Mabada kenti oldukça turistik. Şehirde birçok kilise ve cami göreceksiniz. Tabii çok sayıda hediyelik eşya satan dükkânlar ve restoranlar da bulabilirsiniz. Bizim tercihimiz Haret Jdoudna oldu.
Tam bir Arap yemekleri ziyafeti, humusun en güzel yapıldığı ülkede belki de en güzel humusu burada yedim.
hem mekân hem yemeklerden memnun kaldık, tavsiye ederim.
Söz yemeklerinden açılmışken, Ürdün’de yemekler küçük porsiyonlarda gelen bizim meze dediğimiz türden, ana yemek ise kebap ve çokça tavuk ve et çeşitleri ile ve illa ki “pilaf”lı, Bedevi gelenekleriyle yapılan “mansaf”.
Lavaş ekmeği çok lezzetli, diğer lezzetli yemekleri ise pita ekmeği ile yapılan Fattuş salata, içli köfte, patlıcanla yapılan mütebbel, nohut ve sebzelerle yapılan köfte falafel.
Ürdün; Arap mutfağından lezzetler sunan bir ülke, bizim mutfağımıza da yakın olduğu için burada yemek sıkıntısı çekmeyeceksiniz.
Madaba’da kente hâkim bir tepede, 19. yüzyıla ait bir Osmanlı sarayı da zamana meydan okurcasına heybetle yükselmekte, kentin en önemli tarihî eserlerinden. Osmanlı döneminde yönetim merkezi olmuş, daha sonraki tarihlerde ise farklı hizmetlerde kullanılan saray, artık bir müzenin de bulunduğu bir kültür merkezi. Madaba kentinde tarihî eserlerin de sergilendiği Kültür Merkezi’nde ücretsiz sanatsal ve kültürel etkinlikler de düzenlenerek turizme de kazandırılmış.
Ürdün’e giderseniz mutlaka uğramanız ve görülmesi gereken yerlerden biri Madaba.
Yazı dizisinin birinci bölümü için tıklayın: https://gezimanya.com/GeziNotlari/her-kosesinde-bir-hazine-saklayan-kucuk-komsumuz-urdunYazı dizisinin ikinci bölümü için tıklayın: https://gezimanya.com/GeziNotlari/dunyanin-hala-yasanilan-en-eski-sehri-amman
Yazı dizisinin üçüncü bölümü için tıklayın:https://gezimanya.com/GeziNotlari/colde-bir-roma-kenti-dogunun-pompeisi-ceras
Yazı dizisinin dördüncü bölümü için tıklayın: https://gezimanya.com/GeziNotlari/urdunun-col-kaleleriYazı dizisinin altıncı bölümü için tıklayın: https://gezimanya.com/GeziNotlari/petra-binbir-renkli-gul-sehri-1
Yazar Hakkında
nevinsalmanAnkara da doğdum, TED Ankara Koleji ve Gazi Üniversitesi Mimarlık fakültesi mezunuyum. 6 sene Londra'da yaşadım, sonraki yıllarda İstanbul'a yerleştim ve serbest çalıştım.
