Yukarıda bizi çok güzel ve panoramik bir liman manzarası karşılıyor.
Geleneksel kıyafetlerini giymiş Afro-Brezilyalı kadınlar hemen önümüzdeki Belediye meydanında turistlerle 1-2$ karşılığında resim çektiriyorlar. Yürüyüşümüze Se meydanından devam ediyoruz. Buradaki, Mercy kilisesi, Afro-Brasilian müzesi ve Salvador katedralini geçtikten sonra Saint Dominic kilisesinin de bulunduğu Jesus Meydanına ulaşıyoruz. Rengarenk binaların, buraya has mimarideki kuleleri ile çok güzel görsel ziyafet sunan kiliselerin, çan kulelerin ve sokak satıcıları ile capoera dansı yapan gençlerin müzik sesleri ile çoşmuş bir meydan.
Biraz dans seyrettikten sonra sıra sokak tezgahlarındaki lezzetlerin tadına bakmaya geliyor.Buraya has tadı olan meşhur acaraje’den başlıyorum tadıma. Resimlerimde de görüleceği gibi siyah palmiye yağı içersinde kızartılan hamurlar bizim pişiye benziyor. Buradan çıkartıldıktan sonra ortasından yarılarak içersine hazır olan bezelye püresi, karides soslu deniz mahsulleri ve acı sos eklenerek elinize tutuşturuveriyorlar. Bir şise kola ile birlikte 12 R$(Real) alın size öğle yemeği. Tadı fena değil, hiç de beni bozmadı. Elimizde Acaraje’lerimiz etraftaki dükkanları dolaşmaya devam ediyoruz.
Etrafdaki dükkanlarda çok güzel hediyelik eşyalar var. Biblolar, küçük tablolar,boncuklar, içkiler,soslar, parayo ve magnetler, tümü bir görsel ziyafet. Fiyatları aşağıdaki Modello çarşısına göre aynı veya biraz daha pahalı ama biz alışverişi dönüşte oraya saklıyoruz.Yürüyüşe sokak aralarında devam ederken bu sefer önümüze sokak davulcuları çıkıyor. Her yer gümbür gümbür, biraz da onları ve ritmlerini seyrettikten sonra resimlere ve Salvador’un simgesi olan kilise ‘Church of our Lady of the Rosary of the Blacks’ un bulunduğu, Peleurinho Meydanına geliyoruz. Gerçekten muhteşem bir renk harmonisi.
Benin House müzesi ile Şehir müzesi de bu meydanda. Hava çok sıcak ve epey yol da yürüdüğümüze göre artık biraz dükkanlara girip, o taş binaların soğuk havasında serinlemek ve bulursak şöyle güzel bir kahve keyfi yapmak niyetindeyiz.Yukarıya doğru yöneliyoruz ve Se meydanını tekrar buluyoruz. Dinlenmek için en uygun yerin de Salvador Basilica kaderali olduğunda hem fikiriz. Bu kadar çok kiliseyi gör, içersine girmeden olur mu hiç. İşte size üç kare fotoğraf da buradan. Tabii ki Brezilya bayrağı ve papanın resmini eksik etmemişler. Ne de olsa Vatikandaki Papa Brezilyalı. Ne kadar övünseler azdır. Onlar için bu önemli ve din Brezilya’da her şey.
Artık bu kadar dolaşma ve tanıma yeter. Yine asansörümüze biniyor ve geri dönüş yolu üzerinde bulunan Mercado Modello’ya girmeyi unutmuyoruz. Nasıl unutabiliriz ki!
Yazı dizisinin diğer yazıları:
http://gezimanya.com/GeziNotlari/izmir-santos-transatlantik-seyahatine-baslangichttp://gezimanya.com/GeziNotlari/gemi-ile-malta-gezisi
http://gezimanya.com/GeziNotlari/cruise-ile-dunyanin-kesfi-lizbon
http://gezimanya.com/GeziNotlari/lizbonu-kesif
http://gezimanya.com/GeziNotlari/cruise-ile-dunyanin-kesfi-tenerife-la-laguna-orotava
http://gezimanya.com/GeziNotlari/kanarya-adalarinin-baskenti-santa-cruz-de-tenerife
http://gezimanya.com/GeziNotlari/cruise-ile-dunyanin-kesfi-atlantik-okyanusu-seferi
http://gezimanya.com/GeziNotlari/cruise-ile-dunyanin-kesfi-denizdeki-gunler
http://gezimanya.com/GeziNotlari/cruise-ile-dunyanin-kesfi-salvador-de-bahia
http://gezimanya.com/GeziNotlari/pelourinho-meydani-salvador-de-bahiahttp://gezimanya.com/GeziNotlari/mercado-modelo-pazari-salvador-de-bahia