​Hırvatistan Gezisi Bölüm 7: Sibenik

14.11.2017 - TUĞÇE YILMAZ - 3,061 OKUNMA

Hırvatistan gezimizde Zadar sonrası durağımız Game of Thrones’un Bravos kenti, yani Sibenik.

Zadar’ın 85 kilometre kadar güneydoğusunda, Split’in ise 85 kilometre kadar kuzeydoğusunda yer alan kent, 47.000 kişinin yaşadığı etkileyici bir Orta Çağ kasabası.

Kendine ait bir havaalanı olmasa da Split'teki Kaštela Havaalanı'na 45 kilometre, Zadar’daki Zemunik Havaalanı'na ise 50 kilometre uzaklıkta. Sibenik; Dalmaçya kıyılarının iki önemli kenti Zadar ve Split’in tam ortasında.

Sibenik’in tarihi kent bölgesi içine araç ile girilmiyor. Bu nedenle hemen tarihî kentin girişinde yer alan otoparka aracımızı park edip valizlerimizi alıp kiraladığımız eve doğru yürüyoruz. Ev eski kentin tam göbeğinde yaklaşık 200 senelik bir bina. İçi ise son derece modern dizayn edilmiş. Bu ev kentin tam merkezinde. Eve yerleştiğimiz gibi valizleri bırakıp Sibenik’i keşfe başlıyoruz.

Sibenik’in her sokağı fotoğraflık.

Dinara Dağları’nın yamacında, Krka Nehri’nin denize döküldüğü yerde kurulmuş olan Sibenik, St. Anthony Boğazı ile açık denize bağlanıyor. Sibenik, stratejik bir konuma ve korunaklı bir limana sahip olduğundan yıllar boyu büyük öneme sahip olmuş.

Bu bölgedeki ticareti kontrol etmek için boğaza girişte Adriyatik'in doğu kıyısındaki en önemli Rönesans Kalesi olan St. Nicholas kalesi yaptırılmış. Bu kale aynı zamanda bölgeyi çevreleyen diğer St. Michael, St. John ve Šubićevac kaleleri ile birlikte Sibenik’te yüzyıllarca süren direnişin simgesi olmuş.

Sibenik adı ilk kez Hırvat Kral 4. Petar Kresimir döneminde 1066 senesinde belgelerde karşımıza çıkıyor. 1290 senesinde Sibenik piskoposluğu kurulduğunda ise Hırvat kasabası statüsüne kavuşuyor.

Sibenik manzarasının en güzel izlenebileceği yer St. Michael Kalesi. Bu kale kasabanın tepesinde, tüm limana hakim konumda bulunuyor.

Sibenik’in en önemli yapısı, tüm Dalmaçya’nın da en önemli katedrallerinden olan St. James Katedrali. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Katedral’in yapımı 1431 senesinde başlamış ve yüzyıldan uzun sürerek 1535 senesinde tamamlanmış. Yapımında ahşap ya da tuğla kullanılmamış, sadece çevre adalardan getirilen taşlar kullanılarak inşa edilmiş. Bu özelliği sayesinde dünyanın sadece taştan yapılmış en büyük katedrali ünvanına sahip.

Rönesans kiliseleri arasında ön cephesi ile de diğerlerinden ayrışan bir özelliğe sahip. Ön yüzündeki heykellerin hepsi de birbiri ile uyum içinde.

Katedralin hemen yanı başındaki 15.-16. yüzyıla tarihlenen meydan Game of Thrones’un pek çok sahnesinden tanıdık gelecek. Yine bu meydanda Rönesans tarzındaki belediye binasını, kiliseleri, sanat galerilerini görmek mümkün.

15 ve 16. yüzyıllarda Sibenik, Hırvatistan’daki en önemli Rönesans merkezlerinden biriymiş. Juraj Šižgorić, Antun ve Faust Vrančić, Petar Divnić ve Ivan Polikarp Severitan gibi yazarlar; Ivan Šibençanin, Julije Skjavetić ve Ivan Lukačić gibi besteciler; Nikola Vladanov ve Juraj Aulinović gibi ressamlar; tarihçi Dinko Zavorović, grafik sanatçı Martin Kolunić – Rota gibi isinlerin yanı sıra çok sayıda heyketraş ve mimar da hep bu dönemde yetişmiş. Ancak bunlar arasında en fazla bilinen şahsiyet bilim adamı, sözlük yazarı, filozof ve teolog olan Faust Vrancic. Yani işin özü Sibenik, Hırvat Rönesansı için çok önemli bir merkez durumundaymış. İşte bu meydan da tüm bu isimlere ev sahipliği yapmış.

Sibenik’te hangi sokağa girseniz, kasabanın daracık labirent gibi olan sokaklarından ilerleyip zaten bir şekilde bu meydana bağlanıyorsunuz.

Sokak araları renkli görüntülerle dolu. Hediyelik eşya dükkânlarını, kafeleri, sanat atölyelerini, sokak sanatçılarını hep bu sokak aralarında görebilirsiniz.

Her köşeden bir müzik yükseliyor. Ancak hiçbiri kulağı rahatsız etmiyor.

Hediyelik eşya dükkânlarında yöresel ürünlerin yanı sıra, bol bol da Game of Thrones markasının kullanıldığı baskılı tişörtler, kılıçlar, kupalar görüyorsunuz. Ancak bunlar ateş pahası diyebilirim. O nedenle biz Game of Thrones ürünlerinden uzak durduk.

Sibenik, turistlerin daha çok günübirlik uğradıkları bir yer. O nedenle akşamüstü saat 18.00-19.00 gibi neredeyse tüm mağazalar kapanıyor. Geceleri sokaklar bir hayli sessiz oluyor. Hatta şunu da belirteyim; akşam 22.00 sonrası açık bir restoran bulmakta bile zorlanabilirsiniz. O nedenle akşam Sibenik’te kalacaksanız akşam yemeğinizi saat 22.00 öncesine planlamanızı öneririz.

Akşam biraz daha hareketli bir nokta ararsanız, Katedral’in denize bakan tarafında 3-5 tane bar ve küçük gece kulübü olduğunu unutmayın.

Hırvatistan Gezisi yazı dizisinin diğer bölümleri için tıklayınız:

Bu yazı Gezimanya editörlerinden TUĞÇE YILMAZ tarafından yazılmıştır. Yazılarınızı sitemizde yayınlamak isterseniz üye olabilirsiniz.
Yazıcı Dostu Sürüm
TUĞÇE YILMAZ

Yazar Hakkında

TUĞÇE YILMAZ

 Yaklaşık 15 sene Medya satın alma ve Planlama sektöründe çok uluslu şirketler ile çalıştıktan sonra kendi tutkusu olan gezi ve seyahate yönelerek Gezimanya.com’u kurmuştur.1997 - 1999 İstanbul Üni