​Hırvatistan Gezisi Bölüm 3: Adriyatik Kıyılarında Küçücük Bir Yerleşim, Senj

Hiç aklımızda yokken konakladığımız bir yer oldu Senj. Bazen plansız yola çıkmak insanın karşısına çok enteresan sürprizler çıkartabiliyor. Aynı bize Senj’i çıkarttığı gibi… ZagrebveRijeka duraklarımızın ardından şimdi de Senj'deyiz. 

Hırvatistan gezimizin Zagreb’de başlayıp Dubrovnik’te biteceğinden bu yazı dizisinin ilk bölümü olan “HIRVATISTAN GEZİSİ BÖLÜM 1: ZAGREB”de bahsetmiştim. İlk durak Zagreb, ikinci durak Rijeka,’nın ardından yine yoldayız ama üçüncü durak neresi belli değil. Adriyatik kıyılarında Murat’la sohbet edip şarkılar söyleyerek kuzeybatıdan güneydoğuya doğru yol alıyoruz. İçimizde mayolarımız, istediğimiz yerde denize girip, beğendiğimiz yerde yemek yemek planımız. Akşam mı? Ona saat ilerleyince bakarız, deyip yola devam ediyoruz. Bir deniz, iki fotoğraf molası sonrası karnımız acıktı. İyi ki de acıkmış yoksa Senj ile tanışamayacaktık.

Yoldan geçerken içimizin ısındığı bu kasabada bulduğumuz ilk yere park ettik ve hemen sokak aralarına girdik. Belli ki burada zincir restoran hiç yok, yalnızca küçük aile işletmeleri var. Bu da bir nevi lezzetin garantisi.

Dışarıda 4-5 masası olan ufak bir restorana geçtik. Yemekleri yapan kişi anne, servisi yapan kişi kızı, kasayı tutan kişi baba… Hemen öneri lezzetlerini sorduk: Kalamar tava ve ahtapotlu gnocchi yanına iki de bira.

Sanıyorum hayatımda yediğim en güzel kalamar tavaydı. Murat’ın sipariş ettiği ahtapotlu gnocchi ise inanılmaz derecede lezzetliydi. Ahtapot lokum gibi yumuşacıktı.

Yemek ve atmosfer bizi epey etkiledi. Yemek yerken akşamı da burada geçirip biraz dinlenmeye karar verdik. Yemek sonrası biraz kasabada gezip son dakikada ayarladığımız konaklayacağımız eve gittik. Ev sahibimiz çok şeker bir kadın. Bizi karşıladı, yoldan geldiniz yorgunsunuzdur, dedi bira ve çerez ikram etti. Bize detaylı olarak bölgeyi anlattı.

Hırvatistan’ın Adriyatik kıyısında Velebit kanalında küçük bir liman kasabası Senj. Sırtını Velebit Dağı’nın yamacına yaslamış, rüzgârdan bolca nasibini alan bir yer. O nedenle yazın sizi hiç sıkmayan ferahlatıcı bir havası var. Ama kışın durum zor. Rüzgâr epey sert esiyormuş.

Bu bölge eski çağlardan beri iç bölge ile kıyı kesimini birbirine bağladığından önemli bir kavşak noktasıymış. Hatta önemli tarihçiler buranın eski adının “Senia” olduğunu ve zaman içinde Senj’e dönüştüğünü söylüyorlar. Kasabanın tarihine ilişkin tüm bulgular ise kasaba müzesinde sergileniyor. Ancak müze içinde İngilizce yönlendirmelerin yetersiz olduğunu söyledikleri için girmemeyi tercih ettik.

Kasabadaki diğer önemli yapılar Mala PlacaMeydanı’ndaki gotik mimari eseri belediye binası ve 18. yüzyıla tarihlenen Carina Sarayı. Saray dedim doğru ama böyle devasa bir saray beklemeyin; ufacık, şirin bir saray. Burada azizlerin arşivleri, dini sanat eserleri sergileniyor ve içinde bir de kütüphane yer alıyor.Senj’de çok sayıda halk plajı da var. Kasabanın merkezinden bile denize girebiliyorsunuz. Deniz tertemiz ve pırıl pırıldı.

Bence Senj’de görülmeye değer en önemli nokta Senj’in simgesi haline gelmiş olan Nehaj Kalesi.

1558 senesinde Türk ve Venedik akınlarına karşı korunma amacıyla yapılmış olan kale, gün batımının en güzel izlendiği yerlerden.

Tam evde balkonda oturuyoruz birden telaşla ev sahibimiz geldi. “Hadi güneş batacak, sallanmayın, hemen kaleye çıkın” diye bizi kovaladı. İyi ki çıkmışız; hafif rüzgâr, güneşin vurup kızıllaştırdığı kale, denizde süzülen tekneler, hafif hafif güneşin kayboluşu… Gerçekten nefis bir manzaraydı. Zaten bu tepenin de en kalabalık olduğu saatler bunlar. Yerel halk da turistler de güneşi batırmak için burada.

Senj, özellikle “hadi Senj’e gidelim” diyeceğiniz bir yer olmayacaktır belki ancak Plivitce Gölleri’ne ya da Velebit Doğa Parkı’na gitmek istiyorsanız yol üzerinde konaklamak için harika bir durak.

Hırvatistan Gezisi yazı dizisinin diğer bölümleri için tıklayınız:

TUĞÇE YILMAZ

Yazar Hakkında

TUĞÇE YILMAZ

 Yaklaşık 15 sene Medya satın alma ve Planlama sektöründe çok uluslu şirketler ile çalıştıktan sonra kendi tutkusu olan gezi ve seyahate yönelerek Gezimanya.com’u kurmuştur.1997 - 1999 İstanbul Üni