Sırbistan Gezisi (5): Felix Romuliana

Roma dönemine ait saray ve tapınaklardan oluşan Felix Romuliana, diğer bilinen adıyla Gamzigrad, UNESCO Dünya Kültür Mirası Alanı olarak koruma altında. Dolayısıyla Sırbistan gezimizde mutlaka görülmesi gerekenlerin de başındaydı.

Biz bu Sırbistan seyahatimizde Belgrad’tan yola çıkıp Tuna boyunca Viminacium, Golubac Kalesi, Lepenski Vir ve Djerdap Milli Parkı rotasında ilerledik. Sıradaki durağımız da Felix Romuliana olduğundan bir gece öncesinde Tuna Nehri kenarındaki Kladovo’da kaldık. Burası yaklaşık 21.000 kişinin yaşadığı, bolca otel ve pansiyon barındıran şirin bir yerleşim yeri.

Akşam otele girdiğimizde hava kararmıştı.Sabah erkenden kalkıp otel odasından dışarı göz attığımda sahildeki şezlong ve şemsiyeleri görünce birden şaşırdım. ‘’Neredeyiz?’’ falan oldum.

Burası Tuna kenarında bir sayfiye yeri, Tuna Nehri de onun en vurucu kısmı.

Sabah kahvaltı sonrası çıktık yola. Buradan Felix Romuliana 115 km ve yaklaşık 1,5 saat sürüyor. Sırbistan’ın en önemli kentlerinden Niş’e, Felix Romuliana’nın mesafesi 107 km ve yol yaklaşık 2 saat sürüyor. Yani aslında her iki yerleşimin tam orta noktasında. Hal böyle olunca yolda bir kahve molası da şart oldu.

Keyifli bir yolculuk sonrası Roma İmparatoru Galerius’un annesi Romula için yaptırdığı ve kendi emekliliğinde yaşamayı planladığı Felix Romuliana’nın antik yerleşim yeri olan saray ve tapınak kompleksine ulaştık. Bu kompleks Galerius tarafından 3. yüzyılda inşa ettirilmiş.

Açıkçası bu kadar geniş ve iyi korunmuş bir alan beklemiyorduk. Surlarla çevrili saray ve tapınaklardan oluşan bu bölge 10 dönüm büyüklüğe sahip.

Surlardan geçtikten sonra burada görevli olan genç bir arkeolog hanım ile buluşuyoruz.

Öncelikle bizi kendi kaldıkları ve bu bölgede yapılan kazı çalışmaları sırasında çıkarılan bazı eserlerin replikalarının sergilendiği ufak alana götürüyor. Burası açık bir alan olduğu için kazı çalışmalarında çıkartılan eserler daha korunaklı olması adına Belgrad Müzesi’ne götürülmüş ve orada sergileniyormuş.

Bugün bildiğimiz kadarıyla İstanbul’un kurucusu olan İmparator Konstantin, aynı zamanda Roma İmparatorluğu’nu Hrıstiyanlığa geçiren yönetici olarak da biliniyor. Halbuki bu din değişimi sürecinin esas başladığı dönem Konstantin’den bir önceki imparator olan Galerius’un hükümdarlığına denk geliyor.

Galerius, annesi Romula adına işte bu saray kompleksini yaptırıyor. Tabii ki amacı emekliliğini de burada geçirmek... Gamzigrad adıyla da bilinen Felix Romuliana, günümüzde Sırbistan’ın Zajeçar şehrinde yer alıyor.

İçinde bir sarayın yanı sıra iki ayrı tapınak, hamam ve birkaç farklı yapı daha bulunduran bu kompleks, surlarıyla ve etrafına dikilmiş 20 adet kulesiyle askeri anlamda da iyi korunan bir yer.

Buradaki tapınak ve sarayların üç ana amaca hizmet ettiği biliniyor:

1) İmparatorun annesi Romula’nın ilahi kişiliği,

2) imparator olarak yaptığı işler için bir anıt ve

3) Galerius için lüks bir villa.

Buradaki en etkileyici yapılardan biri, yapıldığı dönemdeki törenler için düşünülmüş olan Romuliana Sarayı’nın iç avlusu. Halen bazı sütunları ayakta.

Kompleks içinde gezerken Yunan tanrıları Dionysos ve Medusa’nın figürleri ile tasvir edilmiş mozaik koridorlara da rastlıyoruz.

Bazı mozaikler ise üzerine daha korunaklı bir şey yapılana kadar hasar görmesin diye kalın bir kum tabakasıyla örtülmüş. Düşünün bu mozaikler de gün yüzüne çıktığında buranın nasıl görüneceğini...

Antik kent surlarla çevrili. Surlar boyunca da savunma amaçlı kullanılan 20 tane kule var. Biz de bunlardan birinin içini gezdik. İçerisindeki tarihi kapılar en göz kamaştırıcı olan eserlerdi. Kulelerin her birinin duvar kalınlığı 2 metre civarında. Burası gerçekten de iyi korunan bir askeri merkez.

Bu kuleden sonra bir başka kuleye giriyoruz. Burada da o dönemi anlatan müthiş bir sanal gerçeklik videosu yapmışlar. Elinizle hareket ederek sanki kentin içinde kayboluyorsunuz…

Turumuz sonrası arkeolog hanım bizi bir de kahve içmeye davet etti. Bu antik yerleşim içinde oturup kuş sesleri eşliğinde kahvemizi yudumlamak apayrı bir keyifti.

Ve ayrılma vakti... Bir sonraki durağımız ise Sırbistan’ın en popüler kentlerinden Niş!

Sırbistan gezimizin önceki yazıları:Sırbistan Gezisi (1): Belgrad'a Gidiş ve Viminacium
Sırbistan Gezisi (2): Golubac Kalesi ve Hikayesi
Sırbistan Gezisi (3): Lepenski Vir ve Hikayesi
Sırbistan Gezisi (4): Djerdap Milli Parkı

Sırbistan gezimizin sonraki yazıları:
Sırbistan Gezisi (6): Niş
Sırbistan Gezisi (7): Davolja Varos
Sırbistan Gezisi (8): Novi Pazar  

TUĞÇE YILMAZ

Yazar Hakkında

TUĞÇE YILMAZ

 Yaklaşık 15 sene Medya satın alma ve Planlama sektöründe çok uluslu şirketler ile çalıştıktan sonra kendi tutkusu olan gezi ve seyahate yönelerek Gezimanya.com’u kurmuştur.1997 - 1999 İstanbul Üni